Türk Silahlı Kuvvetlerinin, 22 Ağustos 2015 günü Tunceli bölgesinde tespit edilen bölücü terör örgütü mensuplarına ait 22 noktaya düzenlediği hava harekatında, 14 barınma noktası ve makineli tüfek mevzileri tamamen imha edildi. TSK’nın 22 Temmuz 2015 tarihinden itibaren düzenlediği hava harekatları sonucu bölücü örgütte moralleri alt üst ettiği ve çok sayıda örgüt mensubunun kaçtığı güvenlik birimleri tarafından tespit edildi.
Güvenlik birimlerinden alınan bilgiye göre, Tunceli bölgesinde bulunan ve çok ciddi bir çalışma sonucunda teyitli olarak tespit edilen terör örgütü mensuplarına ait 22 noktaya, 22 Ağustos 2015 günü 03.00-04.30 saatleri arasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından ani yakın hava desteği kapsamında hava harekâtı icra edildi.
14 BARINMA NOKTASI İMHA EDİLDİ
İcra edilen harekât neticesinde; terör örgütü tarafından yaz mevsiminde kullanıldığı değerlendirilen 14 değişik yerdeki barınma noktası imha edildi.
Terör örgütü mensuplarınca hava hedeflerine karşı kullanmak maksadıyla hazırlanan 4 ağır makineli tüfek (Doçka) ve 2 makineli tüfek mevzisi ile 2 Zağros keskin nişancı mevzisi kullanılamaz hale getirildi.
Sözde Batı İl Merkez Gücü içerisinde faaliyet gösteren 5 terör örgütü mensubu örgütten kaçarken, bunlardan ikisinin Kandil ve civarına yapılan hava bombardımanlarından kaçarak Türkiye’ye gelen teröristler olduğu ifadelerinde yer aldı. Önümüzdeki günlerde bu sayının artabileceği değerlendiriliyor.
ÖRGÜTTE ÇÖZÜLME SÜRECİ BAŞLADI
Güvenlik birimlerinden alınan bilgilere göre, teröristlerin ayrı ayrı alınan ifadelerinde öne çıkan ortak noktalar şöyle:
"Örgütün 22 Temmuz 2015 tarihinde başlayan hava harekatları neticesinde tarihindeki en büyük darbeyi yediği ve bunun çok kısa sürede ve çok yıkıcı olması morallerini alt üst etti.
Çok sayıda teröristin kaçarak teslim olduğu, kaçarak teslim olmayı başaramayanların terör örgütünün Kuzey Irak’ta hakim olmadığı bölgelerde saklandığı ve fırsat kolladıkları ilk anda teslim olacakları ifadelerde yer aldı.
Terör örgütünün bu hava harekatları neticesinde örgüte eleman bulmakta çok zorlandığı ve çocukları kaçırarak veya ailelerine yüksek meblağlar vererek çocuk terörist devşirdiği; ama bunları da etkin olarak kullanamayacağı; zira yaşları çok küçük olan bu çocukların eğitilerek belli bir seviyeye gelmesinin uzun bir zaman alacağı ve bu süre içerisinde de bunlardan çoğunun öleceği ifadelerde tespit edildi."
KANDİL VE CİVARINDAKİ KAMPLARDAKİ ÇOCUKLARIN BİR KISMI ÖLDÜ
Son yapılan operasyonlarda özellikle Kandil ve civar kamplarda bu çocuklardan bir kısmının öldüğü bildirildi.
Özellikle Kandil ve Hakurk’ta ölen terörist sayısının fazla olmasından ve her an tepelerinde yeni bir hava harekatı olacağı korkusundan dolayı cesetlerinin oldukları yerde bırakıldığı ve bunların çürüyerek 5-10 km.lik alana korkunç bir koku yaydığı, kokunun civardaki yerleşim yerlerinden dahi hissedilebildiği kaydedildi.
Cesetlerini bile toplamaktan aciz bir örgütün eleman bulmakta çok büyük bir problem yaşamasının da gayet normal olduğu, şu anda örgüte katılımın azaldığı, özellikle ailelerin çocukları üzerinde büyük bir baskı kurarak örgüte gitmelerini engellemeye çalıştıkları belirtildi.
Alınan telsiz kestirmelerine göre terör örgütü üst yönetimi tarafından imha edilen terör noktalarına yakın noktaların teröristlerce kesinlikle kullanılmaması yönünde talimat verildi.
MİLYONLARCA DOLAR DEĞERİNDE UYUŞTURUCU VE PARA İMHA EDİLDİ
Geçen günlerde Zargali (Zergele) barınma alanına gerçekleştirilen hava operasyonunda örgüte ait milyonlarca dolar değerindeki uyuşturucunun ve yüksek miktardaki döviz paranın imha edilmesi sonucunda, olaydan sorumlu tutularak infaz edilen 10 kişi için bile infazı gerçekleştirenler hakkında Örgüt Üst Yönetimince soruşturma açıldığı; zira örgütün artık eleman kaybetmeye tahammülü olmayacak bir seviyeye gerilediği; çok ağır suçlarda bile şu anda infazların uygulanmaması yönünde talimat verildiği ifade edildi.
ÖRGÜTTE BÜYÜK KORKU VE PANİK HAVASI
Örgüt içinde büyük bir korku ve panik havası yaşandığı; alt düzeydeki yönetici konumundaki teröristlerce, “Biz burada kurbanlık gibi beklerken, bize kolay zamanda komutanlık yapan, ayaklarını yıkatan, tırnaklarını kestiren, köleleri gibi davranan komutanlar nerede? Nereye kaçtılar? Yerlerinden bile haberimiz yok” şeklinde şikâyetlerde bulundukları ve bunun da moral bakımından örgüt içinde büyük bir çöküntüye sebep olduğu ve bu söylemlerin giderek yayıldığı bildirildi.
Türkiye içinde askerle karşı karşıya gelebilecek yeterlikte ve eğitim almış personellerinin olmadığı, çoğunun tuzaklama mayınlarla ve uzaktan yapılan ateşlerle askerle mücadele etmeye çalıştıkları, bazen ateş ederken bile acemi olmalarından dolayı kendi kendilerini vurdukları ve son bir ay içerisinde hiç beklemedikleri kadar iç kayıp verdikleri ve bu kayıpların gizlendiği, ağır yaralı durumda tedavi görenlerin hastaneye gidemedikleri için örgüte ait evlerde ve mağaralarda bulundukları ve çoğunun hayatını kaybedebileceği ifade edildi.
Terör örgütü tarafından devamı beklenilen hava harekâtı kapsamında grup sorumluları tarafından “Eski ve deşifre olmuş yerlerin kesinlikle kullanılmaması gerektiği” ve mevcut grupların ikiye veya üçe bölünerek hareket etmeleri yönünde talimatların verildiği belirtildi.
“GÖK YARILDI, GÖK ÜSTÜMÜZE ÇÖKTÜ SANKİ”
Kandil ve civarındaki kamplara özellikle ilk günlerde yapılan hava operasyonlarında örgütün çok büyük bir kayıp verdikleri ve çoğu terörist tarafından telsiz aracılığıyla verilen ilk raporlarda “Gök yarıldı, gök üstümüze çöktü sanki.” şeklindeki ifadelerin dilden dile yayıldığı ve bunun psikolojik bir travmaya sebep olduğu belirtildi. Bölgede barınmaya çalışan teröristlerin sürekli bir hava operasyonu yapılacakmış korkusu ile sürekli havayı gözledikleri kaydedildi.
Oluşan büyük tedirginlik ve korku nedeni ile örgüt mensuplarına ait büyük telsizlerin, uzun bir mesafe katederek kendilerince daha emniyetli buldukları arazi derinliklerine kaydırıldığı, ama bölgedeki Türk istihbarat birimlerinin çok etkili bir çalışma yürüttükleri ve bu nedenle kısa sürede bunların tespit edilerek imha edilme ihtimallerinin yüksek oldukları belirtildi.
Terör örgütü mensuplarınca, kurye/işbirlikçileri ile irtibat tesisinde büyük sorunlarla karşılaşıldığı tespit edildi.