‘Göç’le ‘Güç’ Kaybediyoruz

GÖÇ KIRSALDAN

Sonuçlara göre 2008 ile 2008 yılları arasında il nüfusunun yüzde 1.2’si olan 9 bin 974 kişi ilden göç etti. 485 bin 563 olan kent nüfusu 356 kişi eksilerek 485 bin 107’ye geriledi. 2007 ADNKS sonuçları itibariyle 299 bin 378 olan kırsal kesim nüfusu ise 289 bin 860’A indi. Kırsaldan gidenlerin toplam göç içindeki oranı yüzde 95.42 olarak belirlendi.

YAŞANILIR KÖYLER VAR MI?

Kırsaldan gerçekleşene ve batı illerine yönelen göçün temelinde, köylerin yaşanılır olmaması, yaşam kalitesinin düşük olması yatıyor. Milenyum çağında artık köylerin temel ihtiyaçlarını yalnız yol, su ve elektrik değil, yatırım alanları da oluşturuyor. Köylü ürettiğini katma değere dönüştüremiyor. Tarımsal sanayi eksikliği, tarımsal ürünler için pazar yeri ihtiyacının giderilmemiş olması kırsalda göç hareketliliğini artırıyor.

NE ŞEHİRLİ, NE KÖYLÜ..

Erzurum’un belde ve köylerinde yaşayanlar ne şehirli gibi yaşayabiliyor ne de çiftçi olarak üretim yapabiliyor. Şeker Fabrikası gibi tarımsal ürünleri değerlendiren kamu işletmelerinin özelleştirilmesi ve ürünlere kota uygulaması sanayi bitkisi üretimini sınırlı hale getiriyor. Besicilik yapmak isteyen kırsal kesim yaşayanları EBK’nın kapasitesinin düşük olması sebebiyle ürettiğini zamanında değerlendiremiyor. Tek yol kalıyor geriye, o da emeğin karşılığının bulunabileceği bir başka alana yönelmek.

KÖYLERE HİZMET IŞIĞI YANMAZ MI?

Belde ve köylerde taşımalı sistemle eğitim yürütülse de, kalite ve verimlilik açısından beklenen sonuçları doğurmuyor. İlçeler ve beldelerdeki YİBO sayısı oldukça sınırlı. Belde ve köy çocuklarının eğitim aldığı kurumlarda öğretmen açığı büyük. Kırsal kesim yaşayanları ne kendileri ne çocukları için ışık bulamıyor ve göç kaçınılmaz bir sonuç haline geliyor.

ULAŞIM SORUNLARI

Erzurum’da kırsal kesimle kent merkezlerinde ulaşım ağı henüz yeterli düzeyde değil. Köylerle beldeler, beldelerle içler arasındaki yolların önemli bir bölümü asfalta muhtaç. Sağlık ve diğer ihtiyaçları için merkezlere erişimde güçlük çeken kırsal kesim yaşayanları, özellikle kış aylarında kapanan yollar yüzünden hayattan kopuyor. Yıllardır yol yapımlarında kırsala yoğunlaşmak noktasında atılacak kararlı atılımlar bekleniyor..Ama ne yazık ki hala bekleniyor…

YETKİLİLER SUSKUN…

Göçün durdurulmasına yönelik olarak bir sürece ihtiyaç var. Bunun oluşabilmesi için de il kaderinde Göç’ün hayati önem taşıdığı vurgusuna yoğunlaşmak ve gündemde tutmak zorunluluğu var. Ne yazık ki çözüm üretebileceklerin gündeminde göç yok. Toprağından ayrılan çiftçinin yüreği buruk…Siyasilerden ise ses yok, seda yok..