Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Selçuk Esin, çocuklar üzerinde kullanılacak her türlü ilaç veya tedavinin önce uzmanına danışılması gerektiğini vurguladı.
EN ETKİLİ TEDAVİ EĞİTİM
Otizm hakkında bilgi veren Esin, “Bilindiği gibi geçen ay otizm farkındalık ayı idi. Otizm; genel olarak psikososyal, davranışsal ve bilişsel alanda sıkıntıların olduğu ve yaşamın ilk yıllarında belirtileri görülen nörogelişimsel bir rahatsızlıktır. Otizm hastalığının oluşumuna neden olan faktörler henüz tam olarak bilinmemekle birlikte çevresel ve genetik faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Otizmin etkin bir tedavisi henüz bilinmemektedir. Şu an için otizmin en etkili tedavisi özel eğitimdir. Son zamanlarda etkili tedavisi olmayan birçok tıbbi rahatsızlıkta (örneğin; kanser) olduğu gibi otizmde de alternatif diyebileceğimiz tıbbi tedavi seçenekleri kullanılmaya başlanmıştır. Alternatif tedavinin kısaca tanımını yapacak olursak; etkinliği bilimsel yöntemler ile kanıtlanmamış, ancak kullanıcıları tarafından etkili olduğuna inanılan tedavi yöntemleri olarak tanımlanabilir. Araştırmacılar, eğitim ve sosyo ekonomik düzeyi yüksek ailelerin alternatif tedavilere daha çok rağbet ettikleri belirtmektedir. Bunun nedeni bu ailelerin gerek alternatif tedavi seçeneklerini araştırma olanaklarının daha fazla olması, gerekse yüksek maliyetleri ödemekte zorlanmamaları olabilir.” dedi.
‘ALTERNATİF YÖNTEMLER ÖLÜME NEDEN OLABİLİR’
Alternatif tıpın dahi kontrolünün uzmanı tarafından denetlenmesi gerektiğini söyleyen Esin, “Yapılan araştırmalarda; otizm rahatsızlığında birçok alternatif tedavi (örneğin; Şelasyon, Hiperbarik Oksijen, Kazein-Gluten’den arındırılmış diyet, Melatonin, Sekretin ….) seçeneği üzerinde çalışmaların yapıldığı görülmektedir. Alternatif tedavi seçenekleri üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde; bu tedavilerin otizme ait çeşitli belirtilerin şiddetinde azalma sağlayabileceği öne sürülmekle birlikte, ölüme neden olabilecek düzeyde ciddi zararlarının da olabileceği bildirilmiştir. Sonuç olarak, piyasaya sürülmeden önce birçok aşamadan geçen, üzerinde birçok çalışma yapılan ve kullanılması önerilen hastalığın tedavisinde etkinliği kanıtlanan ilaçların bile hekimin önerdiği dozdan düşük dozda kullanıldığında etkin oflamayabildikleri, yüksek dozda kullanıldıklarında ise ölümcül yan etkilere neden olabildikleri bilinmektedir. Ailelerin, kullanacakları alternatif tedavilerin gerek etkinlikleri, gerekse yan etkileri konusunda ilgili branş uzmanından mutlaka bilgi almaları gerekmektedir. Ayrıca; ilgili branş uzmanlarının ve ailelerin alternatif tedaviler konusundan yapacakları işbirliği, bu tedavilerin kötü niyetli insanlar tarafından bir sömürü unsuru haline gelmesini engelleyebilir.” diye konuştu.