Erzurum’da düzenlenen milli mücadele nöbetinde Dadaşlar tıpkı 15 Temmuz’da olduğu gibi yine destan yazdı.
Erzurum Polisevi önünde ay yıldızlı bayraklarıyla nöbet tutan Dadaşlar, Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını Cumhuriyet Caddesi’ne kurulan dev ekranlarda izledi. Kur’an-ı kerim tilaveti, ilahiler, mehteran gösterisinin gerçekleştiği milli mücadele nöbetinde vatandaşlara seslenen Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Bize o tarihi günde Aziziye Destanı’nı hatırlatan Dadaşlar bugün de yine destan yazıyor” dedi. Başkan Sekmen, şunları kaydetti: “Dadaş kabına sığmaz, söz konusu vatan olunca, söz konusu iman, bayrak, ezan ve mukaddesat olunca Dadaş sığmaz kabına Vatan dedin mi akla ilk Dadaş gelir Kahramanlık deyince akla, düşmana göğsünü siper eden Nene Hatun gelir Çelik bir yaydır Dadaş. Dadaş rükuda Cenab-ı Hak’tan başka kimseye baş eğmez Dadaş 1048’de Bizans’a Pasinler’de baş eğmedi, 93 Harbi’nde baş eğmedi, 1918’de baş eğmedi ve 15 Temmuz’da da darbecilere baş eğmedi ve eğmeyecek Bugün burada demokrasi destanını canımızla kanımızla yazdığımız o tarihi günü yeniden yaşıyoruz. Tabyalar şehit yatağı ve vatan toprağının en kadim nişanesidir. Sizler bize o kanlı gecede 139 yıl önce gerçekleşen o muhteşem Aziziye Destanı’nı yeniden yaşattınız. Ayaz Paşa İmamı Osman Bedrettin hocanın minareden yaptığı vatan çağrısıyla genç, ihtiyar, çocuk, gelin; orakla, satırla, bıçakla kamayla tabyalara akın edip düşmanı bozguna uğratmıştı. İşte Erzurum’un yiğit Dadaşları da tıpkı Aziziye Tabyası’na koşan ecdadı gibi Başkomutanımızın çağrısıyla bayraklarıyla sokağa çıkarak Anadolu’da bir kıvılcım başlattı. Dadaşların yazdığı bu destanın adı 15 Temmuz Direnişi’dir. Kısa zamanda Ankara’ya, İstanbul’a hatta memleketin her bir sathına ulaşan bu destanın adı İstiklal ve Hürriyet mücadelesidir. ‘Erzurum geçilmezdir, Türkiye geçilmezdir’ diyerek Dünya’ya en anlamlı vatan mesajını veren sizlere şükran ve minnet borçluyuz. İşte sizlerin bu vakarlı duruşu, bu cesareti, bu feraseti, bu iman dolu göğsü her daim var oldukça bizi ne top ne tüfek ne de tank durdurabilir.”
Başkan Sekmen, konuşmasında vahdet ve tevhit vurgusu yaptı. Sekmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün de vatan mevzimizi, sokağımızı, meydanlarımızı doldurarak milli mücadele nöbetimizi tutuyoruz. Millet olarak o gece ‘Kanla yazılıp vatan’ diye okunan bu mübarek toprakların, bayrağımızın, ezanın ve imanın Müslümanlar için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha idrak ettik. Şimdi de o tarihi anı yeniden yaşıyoruz. Yüce dinimiz İslam, bizlere tek ruh ve tek vücut olmayı emreder. Türkiye’yi küresel terör ve savaş arenasına çevirmek isteyen vatan haini Fetö ve diğer terör örgütlerinin tek bir hedefi vardır. Ümmetimizin birliğine, vahdetimize ve tevhidimize na mahrem eli değdirmek. Kanımızın son damlasına varıncaya kadar aziz vatan toprağını korumak her bir Müslüman’ın en temel vazifesidir.
Vatanımız, milletimiz ve bayrağımız için hiçbir fedakârlıktan çekinmedik, çekinmeyeceğiz de.
Vatanımız, milletimiz, ezanımız ve ay yıldızlı bayrağımız uğruna şehit düşen tüm kahramanlarımızı saygı, sevgi, hürmet ve minnetle anıyorum. Destan yazdığımız o gece gazilik mertebesine ulaşan yiğitlerimize ve nene hatunlarımıza da şükranlarımı sunuyorum. Bütün şehitlerimizin ruhları şad, makamları cennet olsun.”