Mersin Limanı'nda bir taşeron firmada çalışırken işten çıkarılan işçilerin başlattığı eylem 32. gününü geride bırakırken, işten çıkartılanların sayısının da 100'e ulaştığı bildirildi. TÜMTİS Genel Sekreteri Gürel Yılmaz, eylemin sadece Mersin ile sınırlı kalmadığını ifade ederek, "Uluslararası arenada imajınız, 'işçi düşmanı ve yasaları hiçe sayan işverenler' olarak damgalanmadan gelin bu soruna nokta koyalım" dedi.
Mersin Limanı'nda yükleme-boşaltma ve nakliye işlerini yapan bir firmada çalışırken, işten çıkartılan liman işçilerinin başlatmış olduğu eylem devam ediyor. Liman A Kapısı önünde 32 günden bu yana aileleriyle birlikte eylemlerini sürdüren işçilere bir destek de Yol-İş Sendikası Mersin ve Erzurum Şubeleri'nden geldi. Sendika yöneticileri eylemdeki işçileri ziyaret ederek içinde kuru gıda, yağ ve çeşitli gıda malzemelerinin bulunduğu yardım paketleri dağıttı.
Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan TÜMTİS Genel Sekreteri Gürel Yılmaz, 6 Ocak 2009 tarihinde 60 işçinin işten çıkartılmasıyla başlayan eylemin, talepleri kabul edilinceye kadar büyüyerek devam edeceğini söyledi. Gürel Yılmaz, işveren tarafından herhangi bir olumlu adım atılmaması durumunda eylemin sadece Mersin ile sınırlı kalmayacağını vurgulayarak, eylemin uluslararası arenaya taşınarak Türkiye ve dünya emekçilerini birleştireceğini savundu. Uluslararası Taşımacılık Federasyonu'nun üyesi olan
toplam 148 ülkedeki sendikalara Mersin'de yaşananların anlatılarak, Akan-Sel işçileriyle dayanışma çağrısı yapıldığını hatırlatan Yılmaz, söz konusu çağrının da her geçen gün daha çok sahiplenildiğini, bu durumun da sorunun çözümü için baskı kurmaya kadar gideceğini vurguladı.
İşveren firma tarafından yapılan ve basına da yansıyan açıklamaları 'talihsizlik' olarak nitelendiren Gürel Yılmaz, "Burada ekmeği, onuru için mücadele eden işçileri 15-20 kişi olarak göstermek ve burada sadece çay içmek ve yemek yemek için toplanan bir kalabalık olarak tarif etmek; bu insanların onuruyla oynamaktır. Gerekli yasal işlemleri başlatacağımızı da işveren bilmelidir. Bir kez daha hem alt ve üst işverenlere sesleniyoruz; 'Gelin, bu sorunu daha da büyümeden, uluslararası arenada imajınız; 'işçi
düşmanı, yasaları hiçe sayan işverenler' olarak yaftalanmadan bu soruna noktayı koyalım. Üyelerimizin işbaşı yapmalarını sağlayın, biz de iş barışı için elimizden gelen çabayı gösterelim" dedi.
Yol-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Saim Evren ise, iş yaşamında örgütlenmenin, sendikalı olmanın en temel insan hakkı olduğunu ve bu hakların yasalarla belirlendiğini dile getirdi. Evren, işten çıkartılan işçilerin en büyük suçunun da 'sendikalı olmak' olduğunu ileri sürerek, ortaya konulan eylemin de dalga dalga yayılarak Mersin'i saracağını savundu.