AB’YE GİRİŞ ÇABALARI SÜRECİNDE ERZURUMLUNUN NABZINI TUTTUK. HALK DİYOR Kİ:
AB’DEN BAŞKA ÖNCELİKLERİMİZ DE VAR
Türkiye’nin gündeminde Avrupa Birliği var. AB’ye girecek miyiz, girmeyecek miyiz, tartışmaları yoğun. İşsizliğin ağır ekonomik sorunlara yol açtığı, ekonomik durgunluğun yüksek dozda bulunduğu Erzurum’da, gazeteniz ERZURUM AB Konusunda halkın düşüncelerini tespit etti.
AB’YE EVET DİYENLERİN ORANI YÜZDE 40’DA KALDI
Kesin bir ölçü teşkil etmemekle birlikte, muhabirlerimizin yüz yüze görüştüğü Erzurum halkının çeşitli kesiminden insanların yüzde 56’sı AB’ye girilmemesi, yüzde 40’lık dilimi de mutlaka girilmesi şeklinde görüş belirtti. Kararsızların oranı ise yüzde 2,7. Düşünceleri tespit edilen şahısların yüzde 27.8’i AB’ye girileceğine inanırken, yüzde 64.8’lik kısmı ise her türlü girişime rağmen Türkiye’nin AB’ye alınmayacağına inanıyor. 59. Hükümetin AB konusundaki girişimlerini değerlendiren katılımcıların yüzde 72’lik bölümü hükümetin çabalarını yeterli bulurken, yüzde 23’lük kısmı ise yetersiz kabul ediyor.
HÜKÜMETİN AB KONUSUNDAKİ ÇABALARI YETERLİ BULUNUYOR
ERZURUM Gazetesi muhabirleri AB konusunda 219 kişinin görüşüne başvurdu. Katılımcıların176’sı (yüzde 80.1) erkek, 43’ü (yüzde 19)’u da kadınlardan oluştu. Görüşlerini belirtenlerin mesleki dağılımları da şöyle oldu: Öğrenci 78 kişi yüzde 35.6; memur 23 kişi yüzde 10.5; işçi 29 kişi yüzde 13.2; serbest meslek 41 kişi yüzde 18.7; işsiz 37 kişi yüzde 16.8 ve ev hanımı 11 kişi yüzde 5. Yaş dağılımında ise yoğunluk 19 ile 41 yaşları arasında odaklaşıyor.
AB’ye girilmeli mi sorusuna evet diyenlerin sayısı 89 kişi, oranı yüzde 40.6 iken hayır diyen 124 kişinin oranı da yüzde 56. Yüzde 2.7’lik dilimi oluşturan kararsız sayısı ise 6 kişi.
AB’YE GİRECEĞİMİZE İNANMAYANLAR, İNANANLARDAN FAZLA
AB’ye girebilecek miyiz, sorusuna verilen karşılıkların dağılımı ise şöyle oldu: Evet diyenler 61 kişi oranı yüzde 27.8; hayır diyenlerin sayısı 142 oranı yüzde 64.8; kararsız 16 kişi oranı yüzde 7.3. Hükümetin AB’ye girilmesi konusunda gerçekleştirdiği çabalar ise şu şekilde değerlendirildi: Yeterli diyenler 158 katılımcı oranı yüzde 72; yetersiz diyenler 51 kişi oranı yüzde 23, bir şey söylemek mümkün değil diyenler ise 10 kişi oranları yüzde 4.5.
ERZURUM gazetesince gerçekleştirilen Erzurum halkının AB’ye yaklaşımını belirleme çalışmasına katılanlardan görüşlerinin yayınlanmasını isteyenlerden bazıları şunları söylediler:
Saadettin Subaşı (öğrenci)
“Avrupa ulusal olarak siyaset basamağıdır. Avrupa Birliği hakkında önceden bir şeyler söylemek imkansızdır. Yorum olarak tahminler yapılabilir. Ülke görüşü olarak Avrupa Birliğine girmek isteyen bir milletiz. Avrupa'da bunun farkında. Bu dikkate alınmıyor gibi görünse de çifte standartla karşılaşabileceğimiz kesin. Öznel olarak gireceğimize eminim. Avrupa tarafından istenen bazı istekleri yerine getirmiş bir ülkeyiz. Çifte standart olmazsa Avrupa birliğine girmemiz kesindir. “
Onur Erbilen (öğrenci)
Türkiye yüzünü Asya'daki ülkelere, Türkiye Cumhuriyetlerine dönmelidir. İşte o zaman Avrupa'nın korktuğu gerçekleşecektir. AB'ye girmemeliyiz. Çünkü, tamamıyla Avrupa'ya yüzümüzü dönmek bizim için zararlı olacaktır. Geçtiğimiz yüz yıl içinde Osmanlı ve Sovyetler birliği tarihe karıştı. Bu iki devletin de yıkılma sebebi bilinçsiz batılaşma çabasıdır.”
Mustafa Bilirdönmez (öğrenci)
“Sahip olduğu jeopolitik konum itibariyle dünya siyasetine yön vermeye aday olan bir Türkiye'nin bugüne kadar AB'ye kabul edilmemiş olması gerçekten büyük bir hata. Zira Avrupa’nın Ortadoğu'ya açılabilmesi ve bu iki kutbun birbirleriyle gerek kültürel gerek ticari alanda ilişkiye girmelerinde Türkiye etkin bir rol üstlenecektir. Biraz geç olsa da şu an birlikte yer alan bazı güçlü ülkelerin Türkiyesiz bir birlikte ve yakın gelecekte dünya siyasetinde oluşacak handikapların varlığını sezinleyip, ülkemize destek verdikleri de göz ardı edilemez bir gerçek. Türkiye'nin şu ana kadar bir çok şeyden ödün vermesini göz önünde bulundurduğumuzda, dönüşü olmayan bir yol girdiğimiz kanısındayım. Gerektiği zaman masaya yumruğumuz vurabiliyoruz, ancak masadakileri titretmek için birliğe girmemiz şart.”
Fatih Kaylı (esnaf)
“Bence Avrupa Birliğine girmeden önce, ülkemizin kendi iç dinamiklerinin hareket geçmesi gerekiyor. Bölgesel kalkınmışlık farkının giderilmesi gerekiyor. Ben Türkiye Cumhuriyetlerinin birleşmesinden yanayım. Onlar ülkemizin liderliğinde, Türk birliğinin kurulmasını istiyorlar. Tabiki ilk hareketi Türkiye'den bekliyorlar. AB’ye girmek gerektiğine inanmıyorum”
Salih Bay (esnaf)
“Avrupa Birliği benim için olmazsa olmaz. Yaklaşık 40 yıldır bu uğurda bir çok hükümet gerekli çalışmayı sergiledi. Şu anki mevcut hükümetimiz bu anlamda gayretli çalışmalar sarf etti. Bir kaç gün önceki görüşmelerden son derece olumlu sonuçlar aldık. Modern bir toplum, bütüncül bir ulusal politika hedefine ancak AB’ye girmekle ulaşabiliriz..”
Metin Peker (esnaf)
“Avrupa Birliğine girilmelidir. Ekonomide canlanma olabilir. Avrupa birliğine 40 yıldır girme çabası veriliyor. Şu anki hükümetin gayretleri çok yüksek, ama yine de zor gireriz. Gireceğimize inanıyorum ama 40 yıllık giriş mazisi olan Avrupa Birliği kapılarının zorlanması şart. Bu zorlanma sonrasında AB kapıları sonuna kadar açılırsa Türkiye'nin lehine olur.”
Hatem Şakar (esnaf)
AB’ye girmemiz ve bu yolda çabalar bence saçma. AB’ye girmeden önce ilk olarak kendi içimizdeki düzenlemeleri yapmamız gerekiyor. İşsizlik hat safhada, esnafın durumu içler acısı. Bu sorunlar bir kenara bırakılıp mevcut hükümet AB kapılarını zorlamaya çalışıyor. AB'ye girdiğimizde tüm bu sorunların kalkacağı düşünülüyor; ancak bana sorunlar daha da artacakmış gibi geliyor. AB'ye girdiğimizde bence oraları iş adamları, siyasi adamlar tercih eder ve gider. Ben hayatımda yurt dışına çıkmadım bu halimle çıkamadım. Zaten AB’ye gireceğimize inanmıyorum.”
Cevat Şenol (esnaf)
“AB’ye alınacağımıza inanmıyorum. Bu yolda Türkiye sürünceme içinde bırakılacak. Şimdiye kadar Avrupa Birliğinin tüm istekleri Türkiye tarafından yapıldı. Çocukluğumdan beri Türkiye Avrupa Birliğine girmeye çalışıyor. Halen daha girecek. Ben AB'ye gireceğimize inanmıyorum.“
İbrahim Gürel (öğrenci)
“AB ülkemiz açısından bir hayli önemli. Biz özellikle doğu insanları Avrupa Birliğiyle bölgesel kalkınmanın daha hızlı bir şekilde gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bu nedenle AB Türkiye için bir ekonomik reform niteliğindedir. Girilmelidir”
Murat Korkmaz (serbest meslek)
AB’ye girilmesine karşıyım. İç işlerine karışıyor. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Avrupa Birliğine girmesek de olur demişti. Ben Başbakanımızın bu sözünün arkasındayım. Alman gazeteleri Türkiye bir köpek olarak manşete taşımışlardır. Türkiye bunu hak etmiyor. Türkiye çok güçlü bir devlet, bunun için bizim kimseye ağız eğmemize gerek yok.”
Ömer Orhan (esnaf)
Türkiye'nin AB’ye girmesi iyi olur. En azından ortam değişir. Hayat standartları yükselir. Doğuya yapılmayan yatırım AB'ye girdiğimiz zaman belki yabancı iş adamları sayesinde yapılır ve Doğu Anadolu Bölgesindeki işsizlikte ortadan bir nebze dahi olsa kalkmış olur. Ben hükümetimizin Avrupa Birliğine girmek için gayretleri çok doğru buluyorum. En kısa zamanda AB'ye gireceğimize inanıyorum.”
Yunus Akbulut (esnaf)
AB’ye girilmesi gerekiyor. İş istihdamı sağlanmış olur. AB, bütçedeki iç açıkların kapanması yolunda iyi bir adım olacaktır. İç pazarın payı artacaktır. Bütün kurum ve kuruluşlar tamamen düzene girmiş olur. Avrupa birliğine ben gireceğimize inanıyorum. 40 yıldır AB'ye girmek için çalışmalar sürüyor. Ancak mevcut hükümetimizin günümüzde gösterdiği çaba ile en kısa zamanda Avrupa Birliğine gireceğimize inanıyorum.”