TİCARET, GELENEĞİNİ YİTİRİYOR
Erzurum’da sosyo ekonomik gerilemede yerleşik ve yerel ticari geleneklerin terk edilmesinin önemli rol oynadığını kaydeden DOSİAD Başkanvekili Yusuf Kocabeyoğlu, ticaret ahlakının ciddi bir bozulma sürecinde olduğuna işaret etti.
KOLAY PARA KAZANMA HASTALIĞI
Dürüstlük, ilkelilik, emek ve ciddiyet isteyen ticaret vizyonunun, “kolay para kazanma, hemen zengin olma, emeksiz kazanma” şeklindeki niyetlerle şekillenmeye başladığını, bunun da esnaflık töre ve disiplini yitimine yol açtığını söyleyen Kocabeyoğlu, “ticari ahlak zedelenirse bundan toplumun tüm kesimi zarar görür. Geleneksel ticari terbiyeyi yeni nesle ve yeniden anlatmak zorundayız” dedi.
EMEKSİZ YEMEK OLUR MU?
Erzurum’un esnaflık töresi ve yüksek ticaret ahlakıyla bölge ve ülkede geçmişte örnek il olduğunu, tarihsel süreçte İpekyolu merkezi olmasında da bunun önemli rolü bulunduğunu hatırlatan Kocabeyoğlu, esnaflık ve tacirliğin para kazanma değil, parayı hizmette doğru yönetme ve alım satım hizmetini insani değerlerle gerçekleştirme işi olduğunu, Erzurum’un bu gerçeğin göz ardı edilmesiyle eski itibarını arar hale geldiğini belirtti.
ESNAF BOZULURSA, TOPLUM BOZULUR
Erzurum’da geçmişte ticaretin esnaflık ve sanatın birleşmesiyle oluşan bir “zanaatkarlık” şablonu üzerinde bulunduğuna dikkat çeken kocabeyoğlu, “üretmeden kazanmak, emeksiz zengin olmak ve bütün bunları yaparken de etik değerleri hiçe saymak anlayışı gün geçtikçe yerleşmeye başlıyor. Böylesi bir süreç, toplumsal dinamizmi yanlış yöne kanalize eder. Ticaret ahlak ve edebine yeniden işlerlik kazandırmak, her kesimin görevi olmalı” uyarısını yaptı.
SABAH ERKEN DÜKKAN AÇAN KAÇ ESNAF KALDI?
Erzurum’daki ticari zihniyet ve uygulamalardaki bozulmaları örneklendiren Kocabeyoğlu, ”söz senetti, şimdi senet bile artık eski itibarında değil. Dürüstlüğün zedelenmesine hepimiz seyirci kalıyoruz. Rahat ve kolaycılıkla para kazanma anlayışı yüzünden işyerleri sabahın erken saatlerinde açılmıyor, esnaf işyeriyle güne başlama yerine, dükkan ve tezgahını öğleye doğru açıyor. Sonra da kazançtan şikayet ediliyor. Bu işin suçlusu ticareti hafife alanlardır” diye konuştu.
TİCARETTE BEREKET MOTİFİ
Erzurum’daki ticaret geleneği içinde “bereket” motifine vurgu yapan Kocabeyoğlu, esnaf ve tacirin kendine ve işyerine ait para ve malına dair ticari sırlarını koruma düşüncesinden koptuğunu, kazanç ve borçların aşikar biçimde sergilendiğini, bunun da ticari dejenerasyonun bir parçası bulunduğunu söyledi.
BİRBİRİNİN MÜŞTERİSİNİ SAYMA HASTALIĞI
Esnaflık ve tacirlikte, dedikodu, çekememezlik ve iftira gibi kötü alışkanlıkların artık yer etmeye başladığı uyarısını yapan Kocabeyoğlu, “herkes birbirinin kazancını kollar, malına göz diker, borçlarını araştırıp ifşa ederse, komşu esnafın müşterisini sayarsa, iş ve alış veriş üretmek yerine dedikodu üretir. Bundan da katma değer çıkmaz. “ yorumunu yaptı.
AHİLİĞİ YENİDEN ÖĞRENMEK ZORUNLULUĞU
Ticaret ve esnaflığa başlayan herkesin, bir terbiye ve disiplin kazanmak için, yüksek Türk kültür ve Medeniyetini oluşturan ahilik töresini mutlaka bilmesi gerektiğini vurgulayan Kocabeyoğlu, “Esnaflık insana saygı mesleğidir. İnsanı yaradılmışların en şereflisi olarak bilenlerin, ticari ahlakı bozan çirkinliklere alet olması mümkün değildir. Galiba biz, bu gerçeği unuttuk” dedi.