ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
HABERLER>TÜRKİYE
31 Ağustos 2019 Cumartesi - 02:57

Erdoğan: “Vesayetçi tonun artık değişmesi gerekiyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Türkiye ne basın hürriyetinden ne de millî güvenliğinden taviz verebilir. Bunun için özgürlük, güvenlik dengesini sağlamak suretiyle yolumuza devam etmek mecburiyetindeyiz. " dedi

Erdoğan: “Vesayetçi tonun artık değişmesi gerekiyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Türkiye ne basın hürriyetinden ne de millî güvenliğinden taviz verebilir. Bunun için özgürlük, güvenlik dengesini sağlamak suretiyle yolumuza devam etmek mecburiyetindeyiz. Uzun yıllar medyamıza hâkim olan vesayetçi tonun artık değişmesi gerekiyor. Türk medyasının, milleti ile daha barışık bir düzlemi yakalaması önemlidir” dedi

“SERGİLEDİĞİMİZ İLKELİ DURUŞ, BELLİ GÜÇLERİ RAHATSIZ ETMEKTE”

"Filistin davası başta olmak üzere, Suriye, Mısır, Libya, Yemen meselelerinde sergilediğimiz ilkeli duruş, belli güçleri rahatsız etmektedir" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kendilerini özgür ve tarafsız diye tanımlayan yabancı medya organlarının mesele Türkiye olunca, gazetecilik yapmak yerine nasıl birer propaganda makinesine dönüştüğünü hep birlikte gördük.’ kaydını düştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Biz basını daha özgür, daha çoğulcu bir Türkiye arzu ediyoruz. Biz şiddete bulaşmadığı, hakarete varmadığı sürece ne kadar aykırı olursa olsun tüm fikirlerin temsil edildiği bir basın arzu ediyoruz” dedi.

İLETİŞİM TEKNOLOJİSİ

Basın yayın sektörünü doğrudan ilgilendiren iletişim teknolojilerinde baş döndürücü bir ilerlemenin yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojiye bağlı olarak yepyeni medya araçlarının ortaya çıktığını kaydetti. “Sosyal medya gibi hala isimlerini dahi telaffuz etmekte zorlandığımız yeni araçlarla tanıştık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, matbu gazetelerle beraber internet gazeteciliğinin, vatandaş gazeteciliğinin yaygınlaştığını kaydetti.

BİLGİNİN FİLTRELEŞMESİ

Erdoğan, “Her meslek gibi gazetecilikte bu süreçte büyük bir dönüşüm yaşadı. İnternetin yaygınlaşmasıyla beraber bilginin filtreleşmesinin önü açıldı. Bugün dünyanın en ücra köşesinde meydana gelen hadiseyi saniyeler içinde cep telefonunuzdan takip edebiliyoruz. Farklı dillerde on binlerce yayına, kitaba, dergiye tabletinize indireceğiniz bir uygulama ile ulaşabiliyorsunuz. Sanal ortamda insanlar mekan sınırı olmaksızın birbirleri ile iletişim kurabiliyor. Elbette bu yeni medya araçları fırsatların yanında çok ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Hayatımızın hiçbir döneminde olmadığı kadar dezenformasyona maruz kalıyoruz. Bugün hiçbir denetimin, düzenlemenin olmadığı sosyal medyada yalan ve provokatif haberlerin hakimiyeti doğrulara göre katbekat fazladır. İnternetin kendisi medyasıyla, sosyal ağlarıyla adeta dev bir malumat çöplüğü oluştu. Veriye dayanın doğru bilginin, haberin yerini giderek zanna, vehme ve manipülasyona dayalı malumat alıyor. Bilgiye erişim kolaylaşırken insanla hakikat arasındaki perde kalınlaşıyor. Siber saldırılar şirketlerden devlet kurumlarına kadar her şeyin güvenliğini tehdit eder boyuta geldi. Terör örgütlerinin propagandalarını yaymak, yeni militanları devşirmek için en sık istismar ettikleri alanların başında yine internet geliyor. Bireyin mahremiyetini ihlal gün geçtikçe ürkütücü boyutlara ulaşıyor. Linç kültürü ve itibar suikastı sosyal medya ortamında çok büyük yaygınlık kazanıyor. Çoğu zaman bu manipülasyonları kimlerin yaptığını, bilgi kirliliğine kimlerin neden olduğunu bilemiyoruz. Provokatörler ve itibar süikastçileri internetin dehlizlerinde izlerini kaybettiriyor. Hayatı bir anda altüst olan mağdurlar çoğu zaman hesap soracak muhatap dahi bulamıyor. Sadece insanı değil günümüz demokrasilerini de tehdit eden unsurlardan biri. Dünyanın birçok ülkesi gibi Türkiye ve Türk demokrasisi de bu tehditten azade değildir. Son 6 yıldır meydana gelen hadiseler bize bu acı gerçeği bize pek çok kez göstermiştir” diye konuştu.

“MUHALEFET GRUP TOPLANTILARI VE MİTİNG MEYDANLARINI FETÖ’NÜN PROPAGANDA KÜRSÜSÜNE ÇEVİRDİ”

Son yıllarda yaşanan gelişmelere ve Gezi olaylarına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ağaç bahanesi ile Gezi olaylarının fitili ateşlendi. Kimi sözde sanatçıların da merkezinde olduğu bu olaylarla ülkemizin sokakları karıştırılmak istendi. Bilhassa sosyal medya Gezi olaylarını adeta bir provokasyon üssü olarak kullanıldı. Ülkemizle alakası olmayan nice yalan haberlerle milletimiz, özellikle gençlerimiz galeyana getirilmeye çalışıldı. Sokaklar ateşe verildi, esnafımızın malı yağmalandı, içinde yolcuların olduğu belediye otobüsleri yakıldı, insanımız huzursuz edildi. Bundan başarı elde edemeyince 17-25 Aralık’ta bu sefer farklı bir yol denediler. FETÖ’cülerin eli ile hükümete yönelik bir darbe teşebbüsünde bulundular. Bu süreçte FETÖ hem kontrolü altında tuttuğu basın yayın organlarından hem de sosyal medyadan demokrasimizi hedef alan yoğun bir iftira kampanyası yürüttü. Maalesef dönemin ana muhalefet partisi de FETÖ’nün bu yalan furyasına arka çıktı. Biz tüm gücümüzle milli iradeye sahip çıkarken muhalefet grup toplantıları ve miting meydanlarını FETÖ’nün propaganda kürsüsüne çevirdi. Türk demokrasisinin en çetin mücadelelerinden birinde ana muhalefet, muhalefet demokrasiyi korumak, milli iradeyi savunmak yerine ne yazık ki FETÖ’nün siyasi uzantısı gibi davranmayı tercih etti. MİT tırları ihanetinde olduğu gibi kimi medya mensupları da bu dönemde örgütün ajanlığını yapmakta hiçbir beyis görmedi. Onbinlerce Suriyeliyi katleden PKK’lı teröristler özgürlük savaşçısı olarak sunulurken, milyonlarca Suriyeli sığınmacıya kapılarını açan Türkiye terörle ilişkili hale getirilmeye çalışıldı. Uluslararası medya organlarının Türkiye’ye yönelik tavırları objektiflikten uzaktır. Kendilerini ‘özgür ve tarafsız’ diye tanımlayan yabancı medya organlarının mesele Türkiye olunca gazetecilik yapmak yerine nasıl birer propaganda makinesine dönüştüğünü hep birlikte gördük. Özellikle 15 Temmuz gecesi yapılan haberleri bir utanç belgesi olarak halen hatırlıyoruz. Darbenin başarısız olmasının getirdiği hayal kırıklığını ertesi gün atılan manşetlerde bizzat şahitlik ettik. Türk hükümeti aleyhine konuşacak insan bulamamaktan şikayet uluslararası basın kuruluşları bile oldu. Bunları da gördük. Birçok medya kuruluşu darbecileri aklamaya çalışırken, Türk milletinin dünya demokrasi tarihine geçen şanlı direnişi ısrarla görmezden gelindi. Bu tarafgirliğin varlığını güçlü bir şekilde devam ettirdiği hakikattir. Dünyanın her ülkesinde yaşanabilecek sıkıntılar abartılarak manşetlere taşınırken Türkiye’nin başarıları kasıtlı bir şekilde görülmüyor. Söz konusu milletimiz olunca bağımsızlığın yerini yandaşlık, doğrunun yerine çarpıtmak, tarafsızlığın yerini ise önyargılar alıyor. Ülkemizdeki kimi medya kuruluşları da manşetleri ile bu değirmene su taşıyor” şeklinde konuştu.

“BİZ BASINI DAHA ÖZGÜR, DAHA ÇOĞULCU BİR TÜRKİYE ARZU EDİYORUZ”

Gazeteciler gibi siyasetçilerin de en büyük sermayesinin doğruluk ve dürüstlük olduğunu ifade eden Erdoğan, “İtibarını ve inandırıcılığını yitirmiş bir medyanın ne topluma, ne takipçilerine ne de insanlığa bir katkısı olabilir. Aynı şekilde milleti ile samimi bağ kuramayan bir siyasetçinin de millete ve memlekete bir faydası olmaz” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 hedefleri, 2053 ve 2071 vizyonlarının sadece ekonomik büyümeyi kapsamadığını belirterek, “Bu hedef ve vizyonlar medya dahil hayatımızın her alanında yeni bir inşa sürecini ifade ediyor. Biz sadece ekonomisi, savunması, ticareti, altyapısı diplomasisi sağlam bir Türkiye istemiyoruz, aynı zamanda demokrasisi çok daha güçlü bir ülke de istiyoruz. Biz basını daha özgür, daha çoğulcu bir Türkiye arzu ediyoruz. Biz şiddete bulaşmadığı, hakarete varmadığı sürece ne kadar aykırı olursa olsun tüm fikirlerin temsil edildiği bir basın arzu ediyoruz. Biz kendi halkına tepeden bakan değil, halk adına gözcülük yapan bir medya düzenini savunuyoruz. Bunun yolu da demokrasideki rolünü layıkıyla oynamasından geçiyor. İnsanı, ahlakı, basın etik ilkelerini merkeze alan bir bakış açısıyla bu süreci yönetmek zorundayız. Türkiye ne basın hürriyetinden ne de mille güvenliğinden taviz verebilir. Bunun için özgürlük-güvenlik dengesini sağlamak suretiyle yolumuza devam etmeliyiz. Uzun yıllar medyamıza hakim olan vesayetçi tonun artık değişmesi gerekiyor. Türk medyasının milleti ile daha barışık bir düzeni yakalaması önemlidir. İnşallah kendi bakış açısını genişlettikçe, dilini düzelttikçe toplumdaki itibarını güçlendirecektir. Biz de bu amaçla yeni medya düzeninin ihtiyaçlarına uygun kamu politikalarını İletişim Başkanlığımız ve ilgili kurumlarımız vasıtasıyla hayata geçirmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“HER TÜRLÜ RİSKİ GÖZE ALAN MESLEĞİNE AŞIK GAZETECİLERİMİZ VAR”

Meslek adına pek çok gurur tablolarının yanı sıra medya açısından sorunlu sahnelerin de yaşandığının altını çizen Erdoğan, “Demokrasiye sahip çıkmak yerine darbeleri alkışlayan, gerçeğin peşinde koşmak yerine hakikati katleden gazetelere de şahit olduk. Terör örgütlerine tetikçilik yapan, kalemini ve klavyesini şiddeti övmek için kullanan gazeteci kılıklı şahıslar da var. Ama aynı zamanda foto muhabiri şehit Mustafa Cambaz gibi gerektiğinde vatanımızın istiklal ve istikbali uğruna canını feda eden cesaret abidelerini de gördük. Bu ülkede bir yerel radyoyu veya televizyonu yaşatmak için malını mülkünü feda eden pek çok kardeşimiz var. Anadolu’nun ücra bir köşesinde yayınları ile insanımızın gönlüne taht kuran meslektaşlarımız var. Kimi zaman bir haber için ölüm dahi her türlü riski göze alan mesleğine aşık gazetecilerimiz var. Haber peşinde koşarken uçurumdan yuvarlanan bir gazeteci kardeşimizin ardından sosyal medyada dolaşıma sokulan utanç verici yazıları da unutmadık. Vefat eden meslektaşlarını linç edecek kadar gözünü nefret bürümüş karakter fukaralarının olduklarını da biliyoruz. Darbe ve terör şakşakçılığı, çıkarcı düzenbazlar, cahil fırsatçılar asla yok değil. Bizim medyamızın gerçek temsilcileri Mustafa Cambaz gibi gözünü kırpmadan şehadete yürüyen kahramanlardır. Hakikatin hatırını yere düşürmeyen tüm gazetecilerimize, muhabirlerimize şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Sizlerin gayretleri ve çabalarıyla Türkiye’yi her alanda olduğu gibi basın yayın sektöründe de çok daha yukarılara taşıyacağız” açıklamasında bulundu.

 
Erzurum’da 61,5 kilo eroin ele geçirildi
 
‘Söyleyecekleri ne varsa bunları söylesinler’
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
‘Büyük Zafer, Türk Milleti’nin yeniden şahlanışıdır’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla ...
"Fırat’ın doğusunda terör koridoruna izin vermeyiz"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fırat'ın doğusunda güvenli bölge kurulması ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Kararlılığımız tamdır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Türkiye'ye sınırdan zaman zaman yapılan tacizlere ...
 
‘Türkiye uzay teknolojilerinde söz sahibi’
Türkiye’nin savunma, havacılık ve uzay teknolojilerinde söz sahibi bir ...
"Heveslerini kursaklarında bırakacağız "
Erdoğan Malazgirt Zaferi'nin 948. yılı münasebeti ile Bitlis’in Ahlat ...
“Bizim medeniyetimiz bir fetih medeniyetidir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdağan, “Bugün pek çok yerde Müslümanlar zulüm ...
 
Cumhurbaşkanından ‘Malazgirt Ruhu ‘ vurgusu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 26 Ağustos Malazgirt Zaferi’nin yıl ...
“Birkaç ay içinde gerçek yüzlerini gösterdiler”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İstanbul’u sel bastı, beyefendi tatilde. ...
‘Biz kovalıyoruz onlar kaçıyor’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Artık insansız hava araçlarımız teröristlere ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Çözümün Kuşkulusu
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Berhan Yılmaz hocam kitabın ortasından konuşmuş: Sistem değişmeli
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva