Bitlis'te düzenlenen 1. Uluslararası Doğu Anadolu Bölgesi Geleneksel Mutfak Kültürü ve Yemekleri Sempozyumu" sona erdi.Sempozyumun son oturumunda konuşan Musa Dağdeviren 'Halk Mutfak Kültürü Üzerine Gözlemler' konusunda bilgiler verdi.
YEMEK KÜLTÜRÜNDE KAYIPLAR
Dağdeviren, yemek kültüründe kayıpların olduğunu vurgulayarak, "Bu sempozyumda Bitlis'in seçilmesi bir tesadüf değildir. Mutfak kültürü en zengin iller arasında bulunan Bitlis bu sempozyum için en uygun yer olarak görüyorum. Bitlis'in 'Perde Pilavı' dünya mutfak kültüründe 28'nci yerini aldı. Yılda bin çeşit yemek çıkarıyoruz. Bunlardan birçoğunu ancak bir-iki kişi yapabiliyor. Günümüzde birçok yemek kültürümüz kayıp olmuş durumdadır. 1940'lı yıllardan beri yapılan sempozyumlar sadece sözde kalıyor. Bu sempozyumunda sözde kalmaması için kitap haline getirilmesi çok önemlidir" dedi.
DOĞU MUTFAĞI ENSTİTÜSÜ ÖNERİSİ
Dağdeviren, sempozyumda söz alan akademisyenlerin Bitlis yöresi evlerden örnekler verdiğini de ifade ederek, "Bakınız Safranbolu'da tarihi evler var. Bunlar restore ediliyor. Ancak içinde kimseler yaşamıyor. Bitlis'te de bu örnek vardır. Evler eski ve yaşanabilir hale getirilmeye çalışılıyor. Ancak içinde insan yaşamadığı ve bu kültürü yansıtmadığı müddetçe bu yapılar sadece bir maddeden öteye gitmez. Yemek kültürü de buna bağlı bir örnektir. Sempozyumlar düzenlenerek, bunların enstitü haline getirilmesi sağlanmalı. Yemek kültüründe enstitü olmazsa kaybolmaya mahkumdur" şeklinde konuştu.
BELLİ’DEN TEŞEKKÜR
Sempozyumun sonunda bir değerlendirme konuşması yapan İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Müdürü Prof. Dr. Oktay Belli ise, Bitlis'te bu sempozyumu düzenlemekten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Belli, "En samimi ve içten duyguları Bitlis'te yaşadık. Bir sofrada aynı ekmeği bölüp aynı suyu paylaştık. En kutsal değerleri Bitlis'te yaşadık. Başta Bitlis Valisi olmak üzere emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.
2. SEMPOZYUMUN ERZURUM’DA YAPILMASI ÖNERİSİ
Belli, sempozyumda sunulan bildirilerin önümüzdeki günlerde bir kitap haline getirilerek bastırılacağını da sözlerine ekleyerek, "Bu sempozyum bir denemeydi. Bir ilkti. Bazı eksikliklerimiz olabilir. Ancak sempozyumların sürekli olabilmesi için çok sağlam temellere oturtulması gerekiyor. Biz bu sempozyumun ikincisi Erzurum'da yapmayı isteriz. Bitlis Eren Üniversitesi'ne de değinmeden geçemeyeceğim. Daha 2 yıl önce kurulan bu üniversitemiz sanki 40 yıl önce kurulmuş gibi bütün konulara vakıf olmuştur. Bitlis bölgedeki hiçbir ile benzemiyor. Bitlis'ten daha güzel bir müze kent yoktur. Çok farklı bir yemek kültürü ve damak tadı var. Sempozyuma emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
SEMPOZYUM VERİMLİ GEÇTİ
2 gün süren sempozyuma çeşitli üniversitelerden ve sivil toplum kuruluşlarından akademisyenler bildiri sundular. Sunulan bu bildiriler önümüzdeki günlerde hazırlanacak bir kitapta bir araya gelecek.Sempozyuma Bitlis Valiliği, Bitlis Eren Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Bitlis Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Anadolu Geleneksel Mutfak Kültürünü Koruma ve Yaşatma Derneği, TMMOB Mimarlar Odası Van Şubesi, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği, Yemek ve Kültür Dergisi ve ÇERKÜL Vakfı destek verdi.