Cindilli Erzurum’un Sesi Oldu

ERZURUM HOŞGÖRÜ KENTİ

  ''Kentte her düşünce ve inanca sahip kişilerin rahat ve özgür bir şekilde yaşadığını'' vurgulayan Cindilli, şöyle konuştu:  ''Palandöken'de yerli ve yabancı turistler çılgına eğlendiler. Hiç kimse kendilerine baskı yapmadı. Erzurum, kişilerin birbirlerine 'öteki' diye bakmadığı bir şehirdir. Yılbaşında bunun yanında Seyit Ahmet Arvasi anıldı, Mekke'nin fethi kutlandı, ama hiç kimse birbirine 'öteki' diye bakmadı. Türkiye'nin olduğu gibi Erzurum'un da güzelliği budur. Bugün de kimi camilerimizde İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılar protesto edildi. Ve o kalabalığına arasından biri Filistin'de teröristler eğitim görürken kimse neden bir şey demedi? diye düşüncesini ifade etti. İşte Erzurum budur.''

     ''TÜRKİYE'DE KOBİ TANIMININ DEĞİŞMESİ GEREKİR''

      Erzurum'da insanların kısıtlı imkanlarla yaşam mücadelesi verdiğini ifade eden Cindilli, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre satın alma paritesi en üşük bölgenin Kuzeydoğu Anadolu olduğuna dikkat çekti.

     Kuzeydoğu Anadolu'daki yatırıcıların çok zor şartlarda büyük fedakarlık göstererek çalışmalarını yürüttüğünü belirten Cindilli, sözlerini şöyle sürdürdü:  ''Bu durumu Türk siyasetinin gündemine kalın harflerle taşıyıp gündem oluşturmalıyız. Türkiye'de KOBİ tanımının değişmesi gerekir. Özellikle satın alma paritesi Türkiye ortalamasının altında olan iller için KOBİ tanımı değiştirilmeli, Avrupa Birliği (AB) normlarına uygun hale getirilmelidir. Yoksa KOBİ'ler için çıkartılan can suyu krediler Ardahan'a, Kars'a Erzurum'a girmez. Çare KOBİ tanımının değiştirilmesidir.''

     BÖLGE SIKINTILARI SİYASİLERE İYİ ANLATILMALI

Bölgenin sıkıntılarını siyasilere iyi anlatamadığını da kaydeden Cindilli, ''Erzurum'a başbakanlarımız, bakanlarımız gelir. Bakanlarımız, başbakanlarımız bizim daha güneyimize de gider. Ama oradaki her programda muhtarlardan, sivil toplum kuruluşlarına kadar herkes yer alır ve derdini anlatır. Bizde ise durum farklıdır. Erzurum bu manada derdini anlatmakta güçlük çeken bir şehirdir. Ve bu bölge bir bütün olarak ele alınmadığı sürece fukaralığın, işsizliğin boyutları maalesef daha da artacaktır'' dedi.

       ''KRİZİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMELİYİZ''

      Cindilli, Türkiye genelinde, uluslararası piyasalarda yaşanan krize bağlı olarak yaşanan işçi çıkartmaların Erzurum ve çevresinde görülmediğini, bunun sebebinin ise sanayi ve üretimin olmayışından kaynaklandığını anlattı.

     Türkiye'nin yaşanan krizi fırsata çevirerek, yüzyıllardır Batı karşısında devam eden ezikliğinin üstesinden gelebileceğine dikkati çeken Cindilli, ''Çareyi kendimiz üretmeliyiz. En son feda edeceğimiz çalışanlarımız, iş arkadaşlarımız olamalıdır. Çok çalışarak, çok üreterek hayatta kalabilirsek sadece krizi atlatmış olmalıyız, krizi fırsata dönüştürürüz. Krizden kazançlı çıkmak Türk'ün yeniden kendine güvenini sağlayacaktır'' şeklinde konuştu.

     Cindilli, Erzurum hipodrom kurulması için çalışmaların devam ettiğini ancak 10 Ocaka kadar hipodrom için arazi tahsisi yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.