BÜLENT MAVZER (İHA) - Iğdır'daki Caferi din adamları, yaptıkları ortak basın açıklaması ile Diyanet'e bağlanmak istemediklerini belirtti.
Iğdır Ehlibeyt Mektebi Din Adamları Derneği ile Iğdır Ehlibeyt Alimleri Derneği, Iğdır Hacı Yusuf Hacer Cami'inde yaptıkları basın açıklaması ile Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, "Diyanet İşleri Başkanlığının din bilgisi olan ve toplum tarafından sevilen mollalardan yararlanması amacıyla kanun hükmünde kararname çıkarıldığı ve Diyanet`in yapacağı sınavda başarılı olanların sözleşmeli imam hatip olarak atanacağı" yönündeki ifadelerinin kabul edilmez olduğunu belirterek kesinlikle Diyanet'e bağlanmak
istemediklerini söyledi.
Iğdır Ehlibeyt Mektebi Din Adamları Derneği Başkanı Hüseyin Yeşil, yaptığı açıklamada, Diyanet'e bağlanma meselesini önceki beyanatlarında olduğu gibi kesinlikle kabul etmediklerini söyledi.
Iğdır Ehlibeyt Alimleri Derneği Başkanı Veli Bedel ise, kararnamenin yıllardan beri içlerinde bulunan en büyük sancılardan biri olduğunu ifade ederek, "Geçmişte Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakçıoğlu Iğdır'a geldi. Bu konu burada tartışıldı ve konuşuldu. Ayrıca bu konu ile ilgili Iğdır'dan bir heyet o dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile görüşüp bu konuyu konuştu. Kesin karar o zaman söylenmişti. Bugün de sözümüzün arkasındayız. Dünyada paradan tatlı bir şey var, o da insanların iman ve inançlarıdır.
Caferi inancı ile bilgili bir hocamı sınava mı tabi tutacaklar? Bunu gecelim, bizlere verilen hutbeleri verdiğimizde İmam-i Caferi Sadık Mektebi'nden vazgeçmemiz lazım. Bundan vazgeçtiğimizde o zaman bu hocalığımızdan da vazgeçmemiz lazım. Bütün bunlardan vazgeçtiğimizde halkımızı aldatmış oluruz. Bunun için Molla sözleşmesine karşıyız ve karşı olmaya da devam edeceğiz. Derneğimize üye yüzlerce molla olarak biz bu işi kabul etmeyeceğiz" açıklamasını yaptı.
Iğdır Ehlibeyt Alimleri Derneği Başkan Yardımcısı Zeki Tümay ise, Şia ve Caferi mezhebi olarak, tarih boyu hiçbir idarenin, yönetimin emri altında çalışmadığını ifade ederek, bunun 12 İmam'dan bugüne gelen bir gelenek olduğunu söyledi. Tümay, "Bu yüzden biz bu olaya hep ihtiyatlı olarak yaklaştık. Bundan dolayı da kimse bizi başka türlü algılamasın. Bu bizim keyfi yaptığımız bir uygulama değildir. Tamamıyla inancımızla alakalı bir uygulamadır" dedi.