IŞIK ÇAPANOĞLU
KARS (İHA) - 1877’li Osmanlı-Rus savaşlarının yaşandığı sırada, Ruslar tarafından Kars’ın merkeze bağlı Karacaören Köyü’ne yerleştirilen son Türk asıllı Alman Albuk ailesi, yaz yağmurlarından dolayı evi yıkıldığı için Kızılay tarafından verilen çadırda yaşıyor. Eşi Yadigar Albuk ile birlikte çadırda yaşam savaşı veren Agust Albuk, yetkililerden evin yapılması için yardım kendisi içinde iş istiyor.
Evi yıkıldığı için Kars Sosyal Hizmetler İl Müdürü Yardımlaşma Vakfı’nda 1000 TL. yardım yapıldığını belirten Albuk, bu paranın ancak bir miktar kum ve çimento almak için yettiğini söyledi. Çocuklarını da evi yıkıldığı için akrabalarının yanına gönderen Albuk, kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor.
“AFGAN MÜLTECİLERE HER TÜRLÜ YARDIM YAPILIYOR. AMA BİZE YAPILMIYOR?”
Çocuklarından ayrı çadırda yaşam mücadelesi veren Agust Albuk’un eşi Yadigar Albuk ise ağlayarak yetklilerden kendileri için duyarlı olmalarını istedi.
Anne Yadigar Albuk; “Her şey ortada daha ne diyeyim. Yetkililer durumumuzu biliyor. Suriyeli ve Afgan mültecilere her türlü yardım yapılıyor. Ama bize yapılmıyor? Bizde bu ülkenin evladıyız. Evimiz yapılsın ve çoluk çocuğumuzu başımıza toplayalım. Günlerdir çocuklarıma hasretim. Çocuklarım halalarının yanında kalıyor. Koca bir devlet bir aileye sahip çıkamıyor mu? Ben 14 kuşatan beri bu memleketteyim ve şehitler verdik” diyerek yetkililere sitem etti.
“ALMAN BÜYÜKELÇİ AİLEYİ ÇADIRDA ZİYARET ETTİMİŞTİ”
Öte yandan geçtiğimiz günlerde Kars’a bir takım ziyaretlerde bulunmak üzere gelen Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Eberhard Pohl, Agust Albuk’u evinde ziyaret etmiş ve Albuk ise evi yıkıldığı için Büyükelçi Eberhard Pohl’u kaldığı çadırda ağırlamıştı.
Alman Büyükelçi Pohl’e yaşadığı köyü dedelerinin kurduğunu belirten Agust Albuk, “Ben kardeşim Pedro ile birlikte Kars’ta yaşayan son Alman vatandaşım. 1873’lü yıllarda Ruslar tarafından dedelerim bu bölgeye yerleştirilmiş ve Karacaören Köyü de onlar tarafından kurulmuştur. Şu anda köyde Alman olarak yaşayan tek aileyiz. Burada yaşamaya çalışıyorum. Babam 1997 yılında annem ise 2001 yılında rahmetli oldu ve ikisini de vasiyetleri üzerine hemen köyümüzün yakınlarında bulunan ve şuanda şeker fabrikası arazisi içerisinde bulunan ve 200 Alman’ın yattığı mezarlığa defnettim. Ama şu anda burasına mezarlık demek mümkün değildir. Çünkü sahipsiz olduğu için durumu çok kötüdür. Babamın anlattıklarına göre akrabalarımız o zaman ekonomik zorluk ve işsizlik yüzünden göç ederek özellikle Almanya’ya gitmişler. Babam ve Annem ise Kars’ı ve Türkiye’yi çok sevdikleri için burada kalmışlar. Daha önce de verdiğim bir röportajda mezarlarımıza bakılmadığı için ‘Türkiye’de yaşamak kolay ama ölmek zor’ demiştim. Babamlar yabacı düşmanlığı yaşamamışlar ama sahipsizlik görmüşler. Şu anda ise evimiz yıkıldığı için çadırda kalıyoruz. Daha önce Kars Belediyesi’nde çalışıyordum. Ama işten çıkartıldım. Kendim de kalifiye demir doğrama ve tarım makineleri ustayım. Valiliğimiz sadece 1000 lira yardım etti. Onla da kum ve çimento aldım. İki çocuğum ise bir aydan bu yana halasında kalıyor” dedi.
Ramazan ayına kısa bir süre kala karı-koca yaşlarını çadırda sürdüren Alman Albuk ailesi, yıkılan evlerinin yapılarak biran önce kendilerine teslim edilmesi ve mübarek ramazana çocuklarıyla birlikte onarılan evlerinde girmek istediklerini de sözlerine ekledi.