ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Tüketici etiket denetimi istiyor
Tüketici etiket denetimi istiyor
Sürat pateninde Kupa heyecanı
Sürat pateninde Kupa heyecanı
561 gıda işletmesi denetlendi
561 gıda işletmesi denetlendi
Tazegüllü girişimciden ata tohumu üretimi
Tazegüllü girişimciden ata tohumu üretimi
‘Temiz Bir Erzurum İçin Çöp Atma’
‘Temiz Bir Erzurum İçin Çöp Atma’
HABERLER>TÜRKİYE
19 Şubat 2011 Cumartesi - 01:18

Başbakan Gündemi Değerlendirdi

Başbakan Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "Nerede bu Ergenekon? Adresini verin gidip üye olacağım" şeklindeki sözleriyle ilgili olarak, "Siz elinizde üye kayıt fişi Ergenekon örgütünü aramayı bırakın da, gidin Türkiye'nin yurt dışında itibarını görün" diye konuştu.

Başbakan Gündemi Değerlendirdi

ERZURUM gazetesi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Nerede bu Ergenekon? Adresini verin gidip üye olacağım" sözleriyle ilgili, "Danıştay'ın 2. Dairesine git orada aradığın örgütün izlerini bulursun. Çorum'a git, Sivas'a git, Kahramanmaraş'a git, Gazi Mahallesi'ne git, kanlı 1 Mayıs'ın yaşandığı Taksim Meydanı'na git oralarda aradığının izlerini bulursun. Orada zaten onların üye kayıt büroları var hemen seni orada kaydederler" dedi.
GÜNDEM DEĞERLENDİRMESİ
Başbakan Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "Nerede bu Ergenekon? Adresini verin gidip üye olacağım" şeklindeki sözleriyle ilgili olarak, "Siz elinizde üye kayıt fişi Ergenekon örgütünü aramayı bırakın da, gidin Türkiye'nin yurt dışında itibarını görün" diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU’NA GÖNDERME
"Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin kanını emen, enerjisini tüketen Ergenekon'a üye olmak istediğini 'pervasızca' söylediğini ardından utanmadan, yüzü kızarmadan iktidarı 'sivil diktatörlük, baskı ve korku siyaseti' ile itham ettiğini" söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Danıştay'ın 2. Dairesine git, orada aradığın örgütün izlerini bulursun. 'Yeri nerede üye olayım' diyor. Yeri orada. Diyarbakır'ın karanlık sokaklarına git, bir gece vakti ensesine kurşun sıkılanların izinde aradığını bulursun. Çorum'a git, Sivas'a git, Kahramanmaraş'a git, Gazi Mahallesi'ne git, kanlı 1 Mayıs'ın yaşandığı Taksim Meydanı'na git, oralarda aradığının izlerini bulursun. Orada zaten onların üye kayıt büroları var; hemen seni orada kaydederler. Hiçbirini yapamıyorsan Dersim'e git. Benim
oradaki kardeşlerime sor, akrabalarına sor onlar sana anlatırlar. Eski genel başkan avukattı. Ama yeterli olmadı. Yeni genel başkan işi üyeliğe kadar götürdü. Ana muhalefet partisi genel başkanının bir örgüte üye olma arzusu karşısında 'vatana millete hayırlı olsun' diyemiyorum. Çetelere, mafyaya, karanlık suç örgütlerine hayırlı olsun diyorum."
"BİZE TALKIN VERENLER MAŞALLAH SALKIMI GÖTÜRÜYOR"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizi bazı diktatörlere benzetenlere söylüyorum; defalarca seçime girdiniz, defalarca kaybettiniz, defalarca partinizin oylarınızı düşürdünüz, ikinci üçüncü parti oldunuz, baraj altında kaldınız. Yine de o koltuğu terk etmediniz. Mısır'ı biz mi örnek alacağız yoksa asıl siz mi örnek alacaksınız. Bize talkın verenler maşallah salkımı götürüyor. Bizi dikta özentisi ile suçlayanlar, maşallah kendi partilerini dikta ile yönetiyorlar" dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Konuşmasında muhalefete yüklenen Erdoğan, "MHP'de Genel Başkan Devlet Bahçeli başta olmak üzere partiden mikrofon ve kamera başına geçen her yöneticinin ilk kelimeden son kelimeye kadar kontrolsüz insafsız, izansız şekilde küfrettiğini" söyledi. Erdoğan, MHP'nin bir yandan özgürlüklerin baskı altına alındığını, bir yandan 'korku siyaseti' dediğini; diğer yandan da sistematik şekilde hakareti, milleti hükümeti korkutmayı bir siyaset tarzı olarak benimsediklerini söyledi.
"AYNAYA BAKIN BEYLER"
Erdoğan, Bahçeli'nin ülkenin başbakanına, bakanlarına, hatta ailelerine dil uzatıp, bürokratlarını 'burnunuzdan fitil fitil getireceğim' diyerek külhanbeyi ağzıyla korkuttuğunu, sonra da çıkıp hükümeti korku siyasetiyle itham ettiğini belirterek, "Aynaya bakın beyler aynaya. Eğer diktatör görmek istiyorsanız da aynaya bakın. Mübarek bir yüz görmek istiyorsanız da yine aynaya bakın. Bizi bazı diktatörlere benzetenlere söylüyorum; defalarca seçime girdiniz, defalarca kaybettiniz, defalarca partinizin oylarınızı düşürdünüz, ikinci üçüncü parti oldunuz, baraj altında kaldınız. Yine de o koltuğu terk etmediniz. Mısır'ı biz mi örnek alacağız yoksa asıl siz mi örnek alacaksınız? Ben her seçim öncesinde samimiyetle, 'partim ikinci parti olursa derhal genel başkanlığı bırakırım' dedim. Siz bunu söyleyemediniz. O koltuklarınızı, o makamlarınızı bırakıp gidemediniz. Allah aşkına Mısır'ı Tunus'u örnek alacak acaba ben miyim, yoksa siz misiniz? Tunus'ta, Mısır'da 30 yıldır sıcak koltuklarından bir türlü kalkamayanlar, halkın haykırışlarıyla nihayet kalktılar. Peki siz halkın mesajını ne zaman okuyacaksınız? Siz ne zaman sandıklara kulak vereceksiniz? Siz acaba ne zaman o koltukları ehline teslim edeceksiniz? Ya bize teslim edin demiyoruz. Yine teşkilatınızdan gelenlere teslim edin. Ama bırakın da hiç olmazsa tabanınız da yeni simalar görsün. Bize talkın verenler maşallah salkımı götürüyor. Bizi dikta özentisi ile suçlayanlar, maşallah kendi partilerini dikta ile yönetiyorlar."
"SÜHEYL BATUM İÇİN NE YAPTIN?"
Erdoğan, CHP, MHP ve BDP'nin son dönemdeki bazı olaylardan yola çıkarak, 'korku ve dikta' söylemini artırdıklarını belirterek, "Özellikle CHP ve Genel Başkanı öyle zannediyorum ki artık Haziran seçimlerinden umudunu kesti. Süreci tamamen korku üzerine kurguluyor. Kendi tabanını korkutarak, buradan başarı elde edeceğini, bir çıkış yolu bulacağını zannediyor. Buradan soruyorum Sayın Kılıçdaroğlu; sokak sokak direnme çağrısı yapan milletvekillerinizle ile ilgili hangi işlemi yaptınız? CHP'nin üzerinde o
kara leke öylece dururken, siz he hakla çıkıp AK Parti'yi sivil dikta ile tabir ediyorsunuz. TSK'ya hakaret eden, yani sadece 'kartondan kaplan' demekle değil, aynı zamanda 'ABD'nin içini oyduğu' diye ifade eden genel başkan yardımcınızla ilgili acaba hangi işlemi yaptınız. 'TSK ile ilgili sadece ben konuşurum, benden başka kimse konuşamaz' derken bunu neyle ifade edeceksiniz? Bu mu sadece genel başkan yardımcınıza vereceğiniz ceza. Veya genel başkan yardımcınıza yaklaşım tarzınız. Partinizin üst düzey
yetkilisi tarafından dile getirilen 'müdahale özlemi' karşısında defteri kapatmak dışında ne tavır aldınız? O soru işareti orada öyle dururken bizi ne hakla çıkıp korku imparatorluğu yapmakla itham ediyorsunuz?" diye konuştu.
"TORNA MAMULÜ BAYAN MI ARIYORSUNUZ"
Başbakan Erdoğan, türban tartışmalarıyla ilgili olarak 'Arap kadınlarına benzemek istemiyoruz' diyen CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman'a da yanıt verdi. Erdoğan, "Hanımefendi dava açacakmış. Siz torna mamulü bayan mı arıyorsunuz? Biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz" dedi.
 ODA TV DEĞERLENDİRMESİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Oda Tv adlı internet sitesinde yapılan aramalar ve yöneticilerin gözaltına alınmasıyla ilgili olarak, "Son günlerde Oda Tv ile ilgili bu kadar sahip çıkma gayreti içinde olan yazılı ve görsel medyanın temsilcileri Niçin Mehmet Metiner ve Orhan Miroğlu için kalkıp da kalemlerinizi, dilinizi konuşturmuyorsunuz. Oda Tv nin şu anda yargılananları yazılarından, düşüncelerinden dolayı değil, başka bir eylemden dolayı takip altındadır" dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Oda Tv isimli internet sitesinde yapılan aramalar ve Soner Yalçın ile iki yöneticinin daha gözaltına alınması olayını da değerlendirdi. Erdoğan, PKK tarafından tehdit edilen Taraf Gazetesi yazarı Orhan Miroğlu ve Star Gazetesi yazarı Mehmet Metiner'i örnek gösteren Erdoğan, "Buradan BDP'ye açık açık soruyorum: Gazeteci-yazar Orhan Miroğluna yönelik tehditler faşizm değil de nedir?
Gazeteci-yazar Mehmet Metiner'e yönelik ortaya çıkarılan suikast planları, basına, basın özgürlüğüne, ifade özgürlüğüne aleni tehdit değil de nedir? Son günlerde Oda Tv ile ilgili bu kadar sahip çıkma gayreti içinde olan yazılı ve görsel medyanın temsilcileri Niçin Mehmet Metiner ve Orhan Miroğlu için kalkıp da kalemlerinizi, dilinizi konuşturmuyorsunuz? Oda Tv'nin şu anda yargılananları yazılarından, düşüncelerinden dolayı değil, başka bir eylemden dolayı takip altındadır. Bunu yapan yargı" diye konuştu.
"İŞTE BUNA 'ACEMİ ELÇİLİK' DENİR"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi basın özgürlüğü konusunda eleştiren ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone'ye de tepki gösterdi. Türkiye'nin 8 yıl öncesine göre çok daha özgür bir ülke olduğunu belirten Erdoğan, bundan 8-10-15 yıl önce talimatla manşetler atılırken, bu dönemde bunun söz konusu olmadığını anlattı. Geçmişte emirle, sipariş üzerine köşe yazısı yazıldığını, bugün ise yazarların bağımsız olduğunu belirten Erdoğan, "Bizim 8 yıl boyunca müdahale ettiğimiz, üzerinde baskı kurduğumuz, sesini
kıstığımız tek bir yayın organı yok. Zaten olmaz da, olamaz da yasalarımız buna müsaade etmez" şeklinde konuştu.
Oda Tv'ye tamamen yargı yoluyla bir tasarrufta bulunulduğunu belirten Erdoğan, "'Vay efendim hükümet basını susturuyor' Ya bunun bizimle ne alakası var. Malum koro hemen devreye giriyor. Yargıda, medya patronlarının, medya mensuplarını dokunulmaz olduğuna ilişkin hüküm var da, bizim mi haberimiz yok. Medya kuruluşları her şeyden muaf mıdır? Vergiden muaf mıdır? Her türlü suçtan muaf mıdır? Onlar sorgulanamaz mı, yargılanamaz mı? Maalesef bu yaygaraya hiç üzerine vazife olmadığı halde hariçten birileri de
inanıyor ve görüş bildiriyor. Türkiye'yi tanımaz, bilmez, ne nedir, hangi yasa var hiç haberi olmaz. Çıkar orada hemen bir tuzağa gelir kalkar açıklama yapar. Dur ya önce bir açıklama yap. Sor nedir. Yargı hangi neticeye varacak, bunu bir öğren. İşte buna 'acemi elçilik' denir. Bunlar acemi" dedi.
"MEN DAKKA DUKA"
Başbakan Erdoğan, 8 yıldır kendisine aralıksız hakaret eden yazarlar olduğunu belirterek, "Sistematik hakareti, iftirayı yayın politikası yapmış gazeteceler, televizyonlar, internet siteleri var. Bu ülkenin hükümetine, hükümet üyelerine en ağır küfürleri eden köşe yazarları var. Gerektiğinde 'hakkımız' dedik ve hukuk yoluna başvurduk. Ama hukukun dışına çıkılmasına, ifade özgürlüğünün dışına çıkılmasına da tevessül etmedik. Öyle hakaretler yedik ki, yargı 'siz siyasetçisiniz, bu hakaret değil, ağır
eleştiri' dedi. Hakkımızda böyle kararlar çıktı. Hakaretin adı ne zamandan beri ağır eleştiri oldu ya. Acaba aynı küfrü, hakareti size yapsalar buna ağır eleştiri diyebilecek misiniz. Arapların bir sözü var; Men dakka dukka (eden bulur). Kim böyle 'dak' ederse ona da 'duk' ederler. Alma mazlumun ağını çıkar aheste aheste" diye konuştu.
OTURUP BİR HESAP YAPMADINIZ MI?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun aile sigortası programını eleştirerek, "Allah aşkına çok önemli bir projeyi kamuoyuna açıklarken oturup bir hesap yapmadınız mı? Sizin akıl hocanız kimler? Kılavuzunuz kim? Bir hesap makineniz yok muydu? Böyle ciddiyetsizlik olur mu? Daha ilk açıklamada çarpmayı, bölmeyi, çıkarmayı yanlış yapıyorlar" dedi.
Partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan, CHP'nin yaklaşan seçimlerle birlikte popülist vaatlerine de hız verdiğini belirterek, "Normal şartlarda bu kadar uçuk vaatler savrulan bir ülkede anında faizler fırlar. Bizim anamuhalefet partisi ne ulusal ne de uluslararası piyasalarda neyse ki ciddiye alınmıyor" diye konuştu.
"DÖRT İŞLEM SORUNU VAR"
CHP'nin seçim öncesinde nihayet sosyal devleti hatırladığını ifade eden Erdoğan, "Ben CHP genel başkanına kaynak ne diye sormuyorum. CHP'de kaynak sorunundan ziyade küçükler için aritmetik büyükler için matematik sorunu var. Ciddi bir dört işlem sorunu var aslında" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'deki 12 milyon 715 bin yoksul aileye en az 600, en fazla 1250 TL maaş olmak üzere yapılacağını söylediği sosyal yardım projesini hatırlatan Erdoğan, hesap hatası yapıldığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"'Yoksul ailelere en az 600 lira en fazla 1250 lira maaş bağlayacağız' diyor. Onu da neye göre diyor bilemiyorum. 'Bunun da bütçeye yükü ne biliyor musunuz. 7 milyar Türk lirası' diyor. Bunu anlatırken bir noktayı da vurguluyor diyor ki 'hesabımızı kitabımızı yaptık' diyor. Bakın bu ifadeler bizzat Sayın Kılıçdaroğlu'na ait. CHP'nin resmi web sitesinde bulunan ifadeler. 12 milyon 715 bin yoksul varsa, ayda 600 lira verseniz, yıllık bütçeye maliyet 24 milyar TL. En azından hesap yapıyorum, yükseğini
yapmıyorum. Söyledikleri rakamın 3 katından fazla çıkıyor. Ortalama hesaplarsanız ayda 925 lira yapar, yıllık bütçeye maliyeti bu defa 36 milyar lira. Söyledikleri rakamın 5 katı. Allah aşkına çok önemli bir projeyi kamuoyuna açıklarken oturup bir hesap yapmadınız mı? Sizin akıl hocanız kimler? Kılavuzunuz kim? Bir hesap makineniz yok muydu? Böyle ciddiyetsizlik olur mu? Daha ilk açıklamada çarpmayı, bölmeyi, çıkarmayı yanlış yapıyorlar. Yalan yanlış rakamlarla milletin karşısına çıkıyorlar. Bu sadece
umut simsarlığı değildir, bu aynı zamanda dört işlemi dahi yapamama durumudur. Bu büyük bir skandaldır."
YÜRÜYEN MERDİVEN GÖNDERMESİ
Başbakan Erdoğan konuşmasının sonunda Kılıçdaroğlu'na yönelik olarak, "CHP Genel Başkanına samimi bir tavsiyede bulunacağım. Adayken Kağıthane'ye Kağıttepe dedi. Oy vereceği sandığı bulamadı. Herkesi 'hayır' demeye çağırdığı kendisi 'hayır' diyemedi" dedi.
Bu sırada salondan birilerinin Kılıçdaroğlu'nun yürüyen merdivende yaşadığı olayı hatırlatması üzerine ise Erdoğan, "Bunlar tabi insanlık halidir. O kadar ileri gitmeyim. Her insanın başına gelir. Kendinize iyi bir ekip seçmezseniz, bu tür hadiseler başınızdan eksik olmaz. Kendinize ekip seçerseniz, iyi bir kılavuz seçerseniz bu tür zorluklar yaşanmaz. Ekip iyi olmazsa patinaj yaparsanız. Koşu bandında enerji tüketir bir adım yol alamazsınız" şeklinde konuştu.
SEÇİM ÖNCESİ TERÖR EYLEMLERİNE DİKKAT
Erdoğan, genel seçimlere seçime 4 ay kala PKK terör örgütü ve onun uzantılarının her seçim öncesinde olduğu gibi yine taşeronluğu üstlendiklerini, son günlerde sokakları savaş alanına çevirme gayreti içinde bulunduğunu kaydetti. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Zaten bunların belli tarihleri var, o tarihleri, o günleri ne yapıp, edip allayıp pullayıp kendilerine göre güya anma törenleri adları altında, ne yazık ki nasıl anma ise, yaralamalarla, ölümlerle vesaire bu süreçleri doldururlar. Çünkü terör örgütünün bu eylemlerle varabileceği başka bir hedefi yok. Amaç gerilimi artırarak hükümeti zor durumda bırakmaktır. Türkiye'de her seçim öncesinde terör örgütü bu şekilde taşeronluk üstlenmiştir. Gerilimden nemalanmaya çalışmıştır. Türkiye'de iç siyaseti
yönlendirmek, şekillendirmek, milleti korkutarak iktidarı yıpratmak amacıyla her seçim öncesinde terör örgütü ihale üstlenmiştir. Son günlerde ortaya konulan eylemler Türkiye'nin ulaştığı konumdan rahatsızlık duyan ulusal ve uluslararası düzeydeki karanlık odaklarla ülke içindeki o malum çetelerle işbirliği içinde sahnelenmektedir. Bugün artık Kandil'deki terör örgütü ile kendisini iktidar ortağı gibi gören güç odaklarının işbirliği iddianamelerle açık ve net olarak ortaya konulmuş durumdadır."
Vatandaşlardan sahneye konulan bu oyunu, bu çirkin ve kirli senaryoyu iyi anlamalarını isteyen Erdoğan, Türkiye'de on yıllardır oynanan bu kirli oyunu milletin desteğiyle kendilerinin bozduğunu, yine milletle birlikte bozacaklarını belirtti. Erdoğan, "Bu ülkede söz de karar da yetki de terör örgütlerinde, çetelerde, mafyada, karanlık güç odaklarında değil, artık sadece ve sadece millettedir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin, bugün artık söz de, karar da, yetki de milletin'' dedi.
"BU KAMPANYA, BAYAT BİR KAMPANYADIR"
Başbakan Erdoğan, CHP, MHP, BDP ortak bir dil, ortak bir söylem oluşturarak, arkalarına bazı destekçilerini, yandaşlarını da alarak, Türkiye sanki bir korku tünelindeymiş, Türkiye'ye sanki korku hakimmiş, bir korku imparatorluğu kuruluyormuş gibi koro halinde kampanya yürüttüklerini söyledi. Erdoğan, "Tamamen yargı tasarrufundaki bazı olaylardan yola çıkarak sanki Türkiye'de haklar, özgürlükler, demokrasi, tehdit ve tehlike altındaymış gibi bir atmosfer oluşturmaya, bununla da kendi kitlelerini güya
korkutmaya çalışıyorlar. Zira kendi ayaklarının altındaki kilimlerin de kayacağından endişe ediyorlar. Bu kampanya, bayat bir kampanyadır. Bu kampanya, 1960 öncesinde merhum Adnan Menderes ve hükümetine uygulanmış son derece sanal, gerçek dışı ve bayat bir kampanyadır" diye konuştu.
 

 
 
Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Hocalı Şehitleri dualarla anılacak
Ermeni güçlerinin 25-26 Şubat 1992'de Yukarı Karabağ'ın Hocalı kentinde ...
Halk Eğitiminde Aile önceliği
Erzurum’un Yakutiye ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından “Aile Eğitim Kursu” açıldı.
Tüketilen etin yüzde 5'i EBK’da üretiliyor
Türkiye’de, tüketilen etin yüzde 5'inin Et ve Balık Kurumu’nda (EBK) tarafından ...
 
Ticaretin 'alfabesi' yeniden yazıldı
Türk Ticaret Kanunu Resmi Gazete'de yayımlandı. Türk Ticaret Kanunu'na ...
SCIJ Erzurum’da toplanacak
Uluslararası Kayak Yapan Gazeteciler Federasyonu(SCIJ) üyeleri 2012 yılında ...
Torba Tasarı yasalaştı
TBMM Genel Kurulu, bazı kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasını ...
 
Kaleme Adanmış Bir Ömür..
Elazığ Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile Fırat ...
Siyasete Üslüb-u Hakim Çağrısı
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Mısır olaylarından Sevgililer gününe ...
Hamar, Türk Kültürüne hayran kaldı
FİSU Medikal Komitesi Başkan Yardımcısı Hamar, Kış Oyunları Kapsamında ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Çözümün Kuşkulusu
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Berhan Yılmaz hocam kitabın ortasından konuşmuş: Sistem değişmeli
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva