//UZMANLARDAN UYARI
Uzmanlar, “Yaz mevsiminin sona erdiği şu günlerde, hava sıcaklıkları da inişli çıkışlı bir grafik çizmesi, sağlığımızı olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle de, kalp hastaları, tansiyon hastaları, diyabet hastaları, kanser hastaları, normal kilosunun çok altında ve üzerinde olanlar, psikolojik yada psikiyatrik rahatsızlığı olanlar, böbrek hastaları, 65 yaş üzeri kişiler, hamileler, bebekler ve çocuklar, sürekli ve bilinçsiz diyet uygulayanlar ve yeterli miktarda su içmeyenler; sıcaklık farklılıklarından çok daha fazla etkilenmektedirler. Bu gibi durumlarda 37 dereceye kadar normal olan vücut ısısı, birden bire 40 ile 41 dereceye kadar yükselebilir. Bu seviyeye yükselen vücut ısısı, hücrelerde, özelliklede beyin hücrelerinde tahribat yapar. Serin bir havya adapte olan vücut, birden bire sıcağa maruz kalınca, kişinin beynindeki ısı ayarlama merkezinin fonksiyonu bozulur ve ciddi sağlık sorunu ortaya çıkar. Bu sorun nedeniyle adale krampları, güçsüzlük, yorgunluk, baş dönmesi, davranış bozukluğu, sinirlilik, solgun ve sıcak deri, bol terleme (daha sonra azalır), mide krampları, kusma, bulantı, bilinç kaybı, hayal görme ve hızlı nabız gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu durumda derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.” diye konuştular.
//SERİNLERKEN HASTA OLMAYIN
Uzmanlar, mevsimlerde meydana gelen bu değişik dolayısıyla bir takım korunma yöntemleri de sıraladılar. Uzmanlar, “Mevsim şartlarına uygun terletmeyen, açık renkli ve hafif giysiler giyilmelidir. Her öğünde yeterli miktarda gıda alınmalıdır. Bol su ve sulu gıdalar tüketilmelidir. Sindirimi kolay hafif besinler tercih edilmelidir. Besinler uygun ortamlarda saklanmalıdır. Gereksiz ve bilinçsiz ilaç kullanılmamalıdır. Bilinçsiz diyet uygulanmamalıdır. Havaların serin oluşuna aldanarak yünlü kıyafetlerden uzak durulmalıdır. Çünkü sabah saatlerinde serin olan hava, öğleden sonra dayanılmaz bir hal alabilir. Giyilen kıyafetlerin uygun olmaması nedeniyle vücuttaki ısı merkezi, yine sağlık sorunları yaşanmasına neden olabilir.” şeklinde konuştular.