Gastrointestinal emilimin ve çözünürlüklerinin zayıf olması gibi nedenlerle farmakokinetik profilleri uygun olmayan ilaçların geliştirilmesinde nanoteknolojik yaklaşımlara başvuruluyor. Nanoteknolojinin bir diğer etkin kullanım alanının merkezi sinir sistemine ilaç taşınımın da yaşanan problemlerin giderilmesi olduğu belirtiliyor. Son dönemlerde kolloidal sistemler özellikle katı lipid nanopartikülleri ilaç taşınımında bilhassa ön planda tutuluyor. Bu partiküller aracılığı ile ilaçların kanda dolaşım süreleri uzatılabilmekte, retiküloendotelial sistem alımı azaltılabilmekte ve dahası kan beyin bariyerinden geçişlerini kolaylaştırabilmektedir.
Erzurum Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Başkanı Doç. Dr. Hasan Türkez, alzheimer hastalarına umut olacak çalışmayla ilgili şöyle konuştu:
“Türkiye, İtalya, ABD ve İngiltere’ye ait araştırmacılardan oluşan ilaç Ar-Ge grubu ile özellikle son beş yılda alzheimer başta olmak üzere çeşitli nörodejeneratif hastalıklar ve kanser tedavisinde kullanılabilecek moleküller üzerinde araştırma yürüttük. En son yaptığımız araştırmada geliştirdiğimiz ko-drug yaklaşımı ile oldukça güvenli ve yan etkileri en aza indiren ve alzheimer tedavisinde kullanım potansiyeli yüksek olan bir nanoteknolojik yaklaşım önerdik. Bu çalışmamız, geçen ay, yüksek etki değerine sahip ve alanın en saygın dergilerinden biri olan ‘International Journal of Pharmaceutics’te yayınlandı. İlgili bulgular bilimsel kamuoyundan oldukça iyi tepki aldı.”
Araştırma ekibinde yer alan İtalyan araştırmacılardan Prof. Dr. Antonio Di Stefano, antialzheimer aktivitesine sahip yeni nanoformülasyon geliştirdiklerini belirterek, geliştirdikleri bu formülasyonun tamamıyla biyouyumlu malzemelerden oluşturulduğunu ifade etti.
Antonio Di Stefano, ilgili formülün kan beyin bariyerini kolaylıkla geçerek sinir sistemine ulaştığı ve ilaçları beyinde hedeflerine ulaştırdığını belirtti.
Doç. Dr. Ivana Cacciatore ilgili nanoformulasyonun yapısı hakkında detay vererek, "fizyolojik koşullarda oldukça stabil olduğunu tespit ettik" dedi.
Doç. Dr. Ivana Cacciatore, antialzheimer ilaçların taşınmasında sitotoksik etkileri bulunmayan, çok küçük boyutlu ve oldukça etkili bir sistem geliştirdiklerini ifade etti.
Dr. Lisa Marinelli, ilgili sistemin boyutları hakkında bilgi verdi. İlgili sistemin yaklaşık 80 nanometre büyüklüğünde olduğunu ifade eden Dr. Lisa Marinelli, bu büyüklükte bir sistemin ilaç taşınışında büyük sorun olan kan beyin bariyerini kolaylıkla geçebildiğini ve ilaç salınımını gerçekleştirebildiğini söyledi.
Proje ekibi ayrıca, bu sistem sayesinde, ilaçlar zarar görmeden ve etkinliğini yitirmeden hedefe ulaştırılmasının mümkün olduğunu üstelik alzheimer tedavisinde uzun süreli kullanıma bağlı olarak gelişebilecek ilaç toksisitesinin önüne geçilebileceğini ve böylece kullanılması gereken dozların nanoteknoloji ile azaltılabileceğine ve yan etiklerin ortaya çıkmasının engellenebileceğine dikkat çekmek istediklerini belirtti.