7 HAZİRAN SÜRECİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin demokrasi tarihinin en önemli seçimlerinden birine hazırlandığını belirterek, "Sandıktan umudunu kesenlerin, kaybedeceklerini anlayanların farklı yöntemlere girdiği bir durumdan geçiyoruz" dedi.
CUMHURBAŞKANI HALKA SESLENDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerine kendine yüzde 74.09 ile büyük destek veren Aksaray’a teşekkür ziyareti için geldi. İlk olarak Aksaray Valiliği’ni ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Hükümet Meydanı’nda düzenlenen mitingde halkla buluştu. Meydanda vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Aksaray 2014 seçiminde Pensilvanya’nın kurduğu çatıyı yüzde 74 ile başlarına yıktı. Ahde vefanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. 12 yıl boyunca siz bize sahip çıktınız. Allah’ın huzurunda rükuda eğilmekten başka hiçbir makamın huzurunda eğilmedik, eğilmeyeceğiz. Bu yola böyle çıktık. Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Allah kuvvetimizi, muhabbetimizi daim eylesin. Bize yüklediğiniz emaneti yere düşürmeden inşallah gece gündüz çalışıyoruz ve çalışacağız. 12 yıl boyunca hep Yunus Emre’nin gösterdiği yolda ilerledik. İhya etmenin çabası içinde olduk. Milletimize tepeden bakanları alaşağı ettik birlikte. Kendimiz böyle bir yanlışa asla düşmedik. Siyasi hayatımız boyunca bizim yerimiz daima milletin yanıydı. İnsanların en hayırlısı onlara faydalı olanıdır. Biz bu yola böyle çıktık. Biz millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Her anımızı, milletimizi ve ülkemizi daha ileriye götürmek için tüm dünyadaki kardeşlerimize hizmet etmek için harcadık. Myammar’da mı var, Filistin’de mi var, Suriye’de mi var oraya gittik. Ecdadımız Osmanlı gibi. Hint adasına kadırgalarını gönderdiyse, biz de dünyaya böyle baktık. Biz Osmanlı torunuyuz. Gereği neyse onu yaptık ve yapacağız. 81 vilayetin her birine hizmet götürme gayreti içinde olduk. 12 yıl boyunca Aksaray’a toplam 4,5 katrilyon değerinde hizmet yapıldı. Cek cakla size konuşmuyorum, yaptıklarımız ile konuşuyorum. Olmaz denilenler hamdolsun oldu, bitmezler bitti ve hayaller gerçek oldu. Bizden önce 79 yılda Aksaray’a ne kadar bölünmüş yol yapılmıştı, 17 kilometrecik. Biz 12 yılda 191 kilometre yol yaptık. Halep oradaysa arşın Aksaray’da. Tarihi köprümüzün restorasyonların yaparak ecdadımızın eserlerine sahip çıktık. Şimdi Aksaray’a 400 yataklı hastane yapacağız. Biz geldiğimizde Türkiye’de 76 üniversitesi vardı şimdi 191 oldu. Üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı. Neden, dedik ki, ilmi gençliğimizin, evlatlarımızın ayağına götürelim. Onun için okullarımızı en ücra köşeye götürdük. Bakın cek ile cak yok. Bunlar yapılıyor. Aksaray Ulukışla ihalesine Haziran’da çıkılıyor. Ama bunlarda ne proje var, sadece pankart var" dedi.
"BUNLARDA YALAN DÜMDÜZ, BÖYLE BİR SİYASET, BÖYLE BİR SİYASETÇİ OLUR MU?"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle devam etti:
"Kardeşlerim, ben şu anda sizlerle geçmişe gitmek istiyorum. Gençler bilmeyebilirsiniz ama daha öncekiler bilir. 12 yıl önce nasıl bir Aksaray vardı, bugün nasıl bir Aksaray var. Biz birileri gibi sadece laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz. Biz eserlerimiz ile konuşuyoruz. Milletimize elimiz boş gelmedik gelmiyoruz. Biz karnemizi milletimize sunduk. 2023 derken dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacağız derken 12 yılda sağladığımız başarıları referans gösteriyoruz. Çünkü biz dağlardakinin verdiği mesajlarla hareket eden bir demokrasi tanımıyoruz. Dağdan birileri konuşuyor. İmralı İslam’ı çok iyi bilirmiş. Bunlar ateist. Taksim Kabe'mizdir diyenler. Bunlar benim meydanlarda gösterdiğim Kürtçe mealli Kur'an-ı Kerimi Diyanet hazırlatıp Cumhurbaşkanına gönderdi dediler. Bunlar değil mi, zorunlu din derslerini kaldıracağız diyenler. Diyaneti kaldıracağız diyenler bunlar değil mi? E nasıl oluyor, ah benim Kürt kardeşlerim, onlara sesleniyorum. Bak biz Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Roman gibi bir ayrım yok. Neden, biz yaradılanı Yaradan’dan ötürü sevdik. Ne Türk’ün Kürt’e ne de tam tersi bir üstünlük yoktur. Üstünlük sadece takva iledir. Ana muhalefetin başındaki yüz yılın projesi diye çıkıyor. Elle tutulur bir proje yok. Ne dedi, muhalefetin başındaki İmam Hatipleri kapatacağız dedi. Fakat Kayseri’ye gitti ve ben demedim dedi. Seçim beyannamesinde var. Çünkü geçmişte bunlar bunu yaptı, orta kısmını kapattılar. 600 bin öğrenci vardı ve 60 bine düştü. Şimdi biz orta kısmı yeniden açınca, kat sayıyı kaldırınca öğrenci sayısı 1 milyona çıktı. Bunları rahatsız eden bu. Bu milletin mayasında bu var diye bakıyorlar şimdi. Neden bunlardan rahatsız oluyorsun. Ben istediğim yere yavrumu eğitime gönderirim. Ben de imam hatip mezunuyum. 4 çocuğum İmam Hatip mezunu. Ama bu ülkede kızlarım, oğlum okuyamadı. Neden, başörtülü olduğu için, oğlum katsayıya takıldı. Devlet başkanları, Amerika’dakiler bana dedi ki, neden gönderdiniz. Başörtülü olduğu için dedim. Siz Müslüman değil misiniz dediler. Orada hançer saplandı göğsüme. Orada okuyor ama kendi ülkende okuyamıyorsun. Şimdi kat sayı kalktı, istediğiniz üniversiteye de gidebiliyorsunuz. Şimdi sizden başarı bekliyoruz. Meydan meydan dolaşıp ne diyor, 4 yıl verin işsizliği bitireyim diyor. Burada da aynı şeyleri söyledi. 4 yıl diyorsun sonra da 2035 diyorsun. Bunlarda yalan dümdüz. Böyle bir siyaset, böyle bir siyasetçi olur mu. Bir taraftan gittiği her yerde taşeronu kaldıracağım diyor, madem kaldıracaksın, sizin belediyelerinizde olanları bir kaldırın. Kaldır da sana inanalım. Yani kendi belediyelerinde bunu kaldırmıyorsun, kaldıracağım diyorsun. Hak isteyen taşeron işçiler bunlara meydan dayağı attılar. Asgari ücret ile ilgili şimdiden çark etmeye başladı. Emekli vaadinden de dönebilir. İşçi ve memurdan 15 katrilyon para kesilmiş. Bunda geçmişteki tüm partiler var. Konut edindirme adı altında da para kestiler. 3,5 Katrilyon da o var. Bir taraftan memuru ve işçiyi gözeteceğim diyorsun ama dediklerine bak. Hemen toplandık ve bu paraları 18 katrilyonu biz ödedik. MHP, 25 bankayı batıran bunlar değil mi? 40 milyar dolar ülkeyi borçlandıran bunlar değil mi? Bunlara 5 yıl görev verilmedi mi, neden 3,5 yılda kaçtılar. 5 koyun verin bunlara koyup giderler. Bular Bolu, Sakarya depreminin altında kaldılar. Simav depremi oldu, 1 yılda yeni bir Simav inşa ettik, Van’da oldu, 1 yılda yeni bir Van inşa ettik. İman öyle bir şeydir ki, tekeden bile süt çıkartır. Mesele bu, azmedeceksin. Bunlar bizi ne zannediyorlar. Bunlar alışmışlar milleti cahil yerine koyup aldatmaya. Onun için de bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam diyorlar. Millete yutturamayacaklar artık. Kar eden SSK’yı 6 yılda batırmış kişiye değil 4 yıl 4 dakika bile müsaade etmez. 6 yılda iflasa gidiyordu SSK. İşte 7 Haziran ders günüdür ders."
"SANDIKTAN UMUDUNU KESENLERİN, KAYBEDECEKLERİNİ ANLAYANLARIN FARKLI YÖNTEMLERE GİRDİĞİ BİR DURUMDAN GEÇİYORUZ"
Türkiye'nin demokrasi tarihinin en önemli seçimlerinden birine hazırlandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu seçimler rahmetli Adnan Menderes ve arkadaşlarının başlattığı yarışta final çizgisini geçeceğimiz an olacak. 7 Haziran’da sadece milletvekilliği için değil, aynı zamanda eski ve yeni Türkiye arasındaki tercih yapılacak. Sandıktan umudunu kesenlerin, kaybedeceklerini anlayanların farklı yöntemlere girdiği bir durumdan geçiyoruz. Terör örgütünün arkasında olduğu malum parti, 6-7-8 Ekim’de milleti sokağa çağırıyor. Kardeşlerim, nerede kan varsa orada bunlar var. Bunların hepsi bir araya toplandılar. Gerçi biz bu çatıları daha önce gördük. Hepsi başlarına yıkıldı. Milli gelir Türkiye’nin 230 milyar dolardı, şimdi 800 milyar dolar. 36 milyar dolar ihracat vardı, şimdi 158 milyar dolar. Buralara geldik. 76 üniversite vardı, 191 üniversitemiz var. Orta Asya’ya gidin, nereye giderseniz gidin, Balkanlara gidin orada yatırımlarımızı görürsünüz. Arnavutluk'taydım. Tiran’da 130 yıl önce kaldırılan namazgahın temelini attık. Bütün bunları neden yapıyoruz, neden gidiyoruz, orada kardeşlerimiz olduğu için gittik ve gidiyoruz. Gitmeye de devam edeceğiz. Biz zaten üniversite harçlarını kaldırmışız, bunlar çıkmışlar harcı kaldıracağız diyorlar. Biz zaten kaldırdık. Paralel ihanet çetesinin sırtını sıvazlıyorlar. Ne olursa olsun, şunu bilmeliyiz. Hangisi bu milletin faydasına olacak işler. Bunların böyle bir derdi yok. Bunların tek hedefi Türkiye’yi rayından çıkarmak. IMF’ye 23,5 milyar dolar borcu bunlar yaptı. Kim ödedi, biz ödedik. Merkez Bankası'nın kasasında 27,5 milyar dolar vardı, şimdi 122 milyar dolar var. 27 nere, 122 nere. Fark bu. İtibarımızın sıfır olduğu o günlere ülkemizi döndürmeye çalışıyorlar. Biz eskiden tuvalete 1 liraya giderdik. Ama öyle bir noktaya geldi ki 1 milyona gider olduk. Bugün MHP kendine oy istemek yerine bölücü örgütün güdümündeki partiye oy istiyor. Şimdi buradan soruyorum, Sayın Bahçeli, 2002 seçimlerine girdiniz ve baraj altında kaldınız. Bunlarda dahi erken seçim isteriz diye dediniz mi?. Hayır, 4 yıl beklediniz ve bu şekilde meclisteki yerinizi aldınız. Şimdi neden bu partiye oy istiyorsunuz. İşte tezgah bu kadar açık. Türkiye’nin kazanımlarını komşunun iki gözü çıksın mantığı ile ateşe atabilecek kadar gözleri dönmüş. Milletimin basiretine inanıyor ve güveniyorum. bu sese kulak vermeyenler iflah olmaz. Hocaefendi neden kaçıp gittin ya, gideceksen neden Amerika’ya gittin, Mekke, Medine’ye gitseydin. Şimdi bunların illerde imamları var. Şimdi onlar da kaçıyorlar. Bunların inlerine gireceğiz demiştim. Şu an inlerine girdik. İmam mihrabı bırakıp kaçar mı, bunlar kaçar. Kovalayacağız, çünkü, bu ülkeyi, milleti parçalamaya müsaade etmeyeceğiz" diye konuştu.