İmam Hatip Okulları Mezunları ve Mensupları Derneği (ÖNDER) Mısır’da idama mahkum edilen Muhammed Mursi ve arkadaşları için, tüm Türkiye’deki mezun dernekleri ile eş zamanlı tek yürek olarak bir eylem gerçekleştirdi.
ÖNDER mensupları Mursi ve arkadaşları için verilen kararı kınayarak Mısır yönetimine mektup gönderdiler. Erzurum’da Merkez Postane önünde toplanan ÖNDER mensupları, Türkçe, İngilizce, Farsça, Arapça ve Fransızca olmak üzere 5 dilde basın açıklamasıyla Mısır yönetimini kınadılar.
ÖNDER mensupları basın açıklamasının ardından Mısır’daki Cumhurbaşkanlık Sarayı’na, Adalet Bakanlığına ve Ezher Üniversitesine, Mursi ile arkadaşlarının uğradığı haksızlıkları, idamların uygulanmasıyla Mısır’da yeni bir kargaşa ve çatışma döneminin başlayacağı uyarısını dile getiren bir mektup gönderdiler.
MISIR YÖNETİMİNE TEPKİ MEKTUBU
Mektupta şunları yazıldı:“Bizler, Türkiye Müslümanları için çok önemli bir ilim ve irfan ocağı olan İmam-Hatip Okullarının mezunları ve mensupları olarak Muhammed Mursi ve arkadaşları için verilen idam kararları karşısında büyük bir üzüntü ve endişe içerisindeyiz. Bu kararların hukuksuz olduğunu ve adaletin bir an önce tecelli etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sizin; El-Ezher gibi kadim bir ilim merkezine ev sahipliği yapan, hala fikir dünyamızı besleyen büyük mütefekkirler yetiştirmiş Mısır'ın idarecisi olarak, bir zamanlar ülkenizde misafir ettiğiniz Mustafa Sabri Efendilerin, Mehmet Akiflerin mirasçısı biz ilim yolcularının sözlerini dikkate alacağınızı ümit ediyoruz. Bildirmek isteriz ki Mursi ve arkadaşlarının uğradığı haksızlık ve zulüm Türkiye gençliği tarafından büyük tepkiyle karşılanmakta, vicdanlarda derin yaralar açmaktadır. Mısır halkının önemli bir kısmının seçimlerde desteklediği bu insanların geleceği, artık bütün Müslümanlarla birlikte bizim de meselemiz ve gündemimiz haline gelmiştir. Onlar hakkında verilecek adaletsiz bir karar, her birimizin yüreğinde hak ettiği yankıyı bulacak ve asla unutulmayacaktır. İnsanlık tarihi göstermiştir ki halklarının iradesini hiçe sayarak zorbalığa başvuran İdareciler, asla umdukları sonuca ulaşamamışlar ve hüsrana uğramışlardır. Bugün kazanmış gibi görünebilirsiniz ama Allah’ın da bir hesabı vardır ve bu hesabın sizi nerede ve nasıl yakalayacağını asla bilemezsiniz. Eğer Musa'nın kıssasından ibret almazsanız Firavun ‘un akıbetine uğramaktan nasıl kurtulacaksınız? Bugün şerde birleştiğiniz, kirli ittifaklar içine girdiğiniz dostlarınız, sizi Allah'ın azabından da koruyabilecekler mi? Ne yazık! Mısır'ın tarihine, Müslüman kimliğine, ümmetin gönlünde taht kurmuş fikir ve cihat önderlerinin davasına sadık kalmak yerine İslam beldelerini kan gölüne çeviren sinsi düşmanların yanında saf tutmanız Müslümanların hafızasına bir ibret vesikası olarak kazınacaktır. Biliniz ki Mısır'ın öz evlatları olan İhvan-ı Müslimin mensuplarını sindirme politikanızdan vazgeçmezseniz nefret ve lanetle anılan zalimlerden biri olarak tarihe geçeceksiniz. Ayrıca görmelisiniz ki verilen idam kararlarının uygulanması Mısır'da yeni bir kargaşa ve çatışma döneminin başlamasına sebep olacağı gibi, nesiller boyu etkisini sürdürecek düşmanlıkların tohumunu atacaktır. Halkınızın ve bütün Müslümanların beklentisi, Mursi ve diğer İhvan-ı Müslimin mensupları hakkındaki idam kararının kaldırılmasını ve onlara özgürlüklerinin iade edilmesini sağlamanızdır. Bizler verilecek kararda, Mısır'ın kaderiyle oynayan yabancı güçlerin değil, Mısır halkının öz iradesinin belirleyici olmasını bekliyoruz. Unutmayınız ki alacağınız kararla dünya kamuoyu tarafından ya zorba bir diktatör, ya da halkının sesine kulak vererek adaletin tecellisi için sorumlu davranan basiret ve insaf sahibi bir idareci olarak tanınacak ve anılacaksınız. Bizler, Türkiye'nin ümmet sevdalısı gençleri olarak, sorumluluğumuz gereği sizi adalete, hakka ve insafa davet ediyoruz. İnanıyoruz ki bir gün devran dönecek, bu zulüm Çarkı kırılacak ve hak yerini bulacaktır. Allah’ın vaadinin gerçekleştiği o gün, bizler mazlumlarla el ele, zalimlerin acı sonuna şahit olacağız. Ve simdi, çağları aşan bir idrakin inanmış sesiyle diyoruz ki: Hüküm Allah’ındır.”