Diyarbakır’da, geçtiğimiz Perşembe günü terör örgütü PKK mensuplarınca bomba yüklü kamyonun infilak ettirilmesi sonucu cesetleri parçalanan ve yapılan DNA eşleşmesi sonucu ailelerine teslim edilen 13 cenaze, defnedildi. Bakanların katıldığı cenaze namazında hayatını kaybedenlerin yakınları sinir krizleri geçirdi.
Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Sarıkamış köyü Dürümlü mezrasında, terör örgütü PKK mensuplarınca 15 ton patlayıcı yüklü kamyon patlatılmış, olayda 16 kişi hayatını kaybetmişti. Hayatını kaybedenlerden 13’ünün cenazesi, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda yapılan DNA eşleştirilmesi sonucu ailelerine teslim edildi. Dicle Üniversitesi Hastaneleri’nden alınan cenazeler, ambulanslarla Yenişehir ilçesine bağlı Tanışık köyüne getirildi.
Burada kılınan cenaze namazına İçişleri Bakanı Efkan Ala, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, AK Parti Diyarbakır milletvekilleri Galip Ensarioğlu ile Ebubekir Bal, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, Emniyet Müdürü Adnan Taşdan, AK Parti İl Başkanı Muhammed Akar, hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Ağıtlar eşliğinde alınan tabutlar, Tanışık Köyü Yasevi önüne getirildi. Cenaze namazının kılınmasının ardından okunan dualarla birlikte tabutlar yine ağıtlarla alınarak köy mezarlığına defnedildi.
“ONLARIN HEPSİ BİZİM ŞEHİTLERİMİZDİR”
Defin işlemlerinin ardından konuşan İçişleri Bakanı Efkan Ala, hayatını kaybedenlerin yakınlarına sabır dileyerek, terörün dininin, etnik kimliğinin, kimliğinin, milliyetinin olmayacağını söyledi. Bakan Ala, “İşte bir köyü yok edecek kadar araç çalınıyor. İçine bomba yükleniyor 15 tondan fazla ve getirilip burada patlatılıyor. Biz hep söylüyoruz bu tür saldırılar 79 milyon insanımızın huzuruna yapılmış saldırılardır, herkese yapılmış saldırıdır. Türkiye'de yine 79 milyon teröristlere karşı, teröre karşı kesin bir kararlılıkla mücadele etme azmindedir. Bu terör belasını da ayağından pranga olmaktan çıkaracaktır ve yoluna devam edecektir. Kimse bizim insanlarımıza bu kadar hunharca saldırarak arkada kalanları yıldıracağını sanmasın. Biz burada birlikte mücadele ettik bu ülkeyi kurarken, şimdi de bu ülkeyi yok etmek, parçalamak bir kısmını yok etmek koparmak isteyenlere karşı yine topyekun mücadele ediyoruz” dedi.
ALA’NIN TESPİTLERİ
Terör örgütünün, teröristlerin hiç bir insanlıktan nasibi almamış tarz içerisinde olduklarını hiç bir ilke gözetmediklerini aktaran Bakan Ala, şöyle konuştu:
“Zaten terör, terörist dediğimiz zaman herhangi bir ilkeden söz edemezsiniz. Ama bunların siyasi destekçileri yada uzantıları zaman zaman sanki bazı ilkeleri gözetiyorlarmış gibi propaganda yapıyorlar. Milletimize yalan söyleme cüretini gösteriyorlar. Onu açığa çıkarmak için söylüyorum. Diyarbakır'ın yanı başında çiftçi, bugüne kadar en ufal bir huzursuzluk çıkarmamış, kimsenin elinden dilinden zarar görmediği evlatlarını millet için yetiştiren vefakarlık ve cefakarlık içerisinde memleketin ileri gitmesini sağlayacak, kendi hayatlarını idame ettirmek için ellerinden geleni yapan insanlara vatandaşlarımıza karşı hunharca katliam yapılıyor, hunharca saldırıda bulunuluyor ve bir katliam gerçekleştiriliyor. Onların hepsi bizim şehitlerimizdir. Onları rahmetle anıyorum, mekanları cennet olsun. Bu memlekete çok hizmet ettiler, hep sadık oldular. Ama başkalarının maşaları, başkalarına uşaklık edenler, yine bu topraklardan çıkmış ama bu topraklarda yaşayan insanlara saldıranlar, bilsinler ki onlar hainlik içerisindeler başkalarının maşası olarak kullanılıyorlar.”
“BU, HERKESE YAPILAN SALDIRIDIR”
Buraya bir bomba yüklü araçla girip patlatmak ve bu kadar insanın canına kastetmenin izahının olamayacağını kaydeden Bakan Ala, şöyle devam etti:
“Bu izah edilebilir bir durum değildir elbette ama izah etmeye çalışanlara söyleyeceğim şu sussunlar bari ve bir sözleri varsa dönüp bu topluma değil dağda bu katliamları yapan ülkeye bu kadar zarar verenlere söylesinler. Eşkıyalık yapanlara, teröristlik yapanlara söylesinler ki bir faydası olsun. Ve bu memleket bu prangadan kurtulsun. Ne zaman Türkiye biraz kendini toparlasa ileriye doğru adım atsa, ayrı ayrı saldıran teröristler, terör örgütleri biraz daha güçlenince Türkiye ittifak yapmaya başladılar. Bunu görmemezlik demek artık kör olmak demektir. Bu herkese yapılan saldırıdır. Bunlarda zaten hiç bir zaman dünyanın neresinde görülmüş ki teröristin, eşkıyalığın başarılı olduğu burada görülsün. Burada bakın kardeş ve vatandaşlarımız dimdik ayakta, bizimde tanıdığımız kardeşimiz burada katledildi şehit oldu. Bu millete bu eziyeti çektirenlerin arkasında duranlara sesleniyorum çekilin bunların arkasından ve bu terör, terör örgütler, teröristler artık bitsin Türkiye’de topyekun olarak. Nasıl ki burada el birliği, iş birliği ile topyekun karşıyız Türkiye de topyekun olarak siyaseti, ekonomisiyle, sivil toplum örgütüyle, basınıyla tüm dinamikleriyle hep birlikte bu meseleye karşı durarak bu meseleyi çözüp yolumuza devam etmenin çaresini bulacağız. Türkiye bu çukurlarla engellenemeyecektir.”
“TERÖRÜN KAZANMA İHTİMALİ YOKTUR”
Türkiye’nin önemli bir mesafe kat etmeye başlayınca birtakım uluslararası ve içerideki iş birlikçileri tarafından saldırıya maruz bırakıldığı dile getiren Bakan Ala, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bunların zaman zaman adı değişiyor. Ama nitelikleri hiç değişmiyor. Vatandaşlarımız şunu bilsin ki Türkiye elbette bedel ödüyor işte burada kardeşlerimizin katliamını gerçekleştirdiler. Onlar şehit oldu, onların hatırası için buradayız. Bedel ödüyoruz, ama zarar verme kapasitesi olan terörün ve terörist organizasyonların, örgütlerin kazanma imkan ve ihtimalleri yoktur. Biz bunu da çözeceğiz. çok kararlı bir biçim de ve yolumuza devam edeceğiz. Türkiye olarak yeter ki el birliği, güç birliği ile amasız, fakatsız terörün karşısında duralım, doğrularında yanında olalım. Bu ülkede kimsenin, kimseden bir gram daha fazla hakkı var, ne de daha fazla imkanı ya da bir sözü var. Herkes eşit şekilde bu memleketin sahibidir. O zaman eşit şekilde bu memleketi korumak da bizim boynumuzun borcudur. Elbette devlet üzerine düşeni fazlasıyla yapmak durumundadır. Vatandaşlarımızı koruyacağız, vatandaşlarımızın çocuklarımızın geleceği berbat etmek isteyenlere karşı devletin bütün imkanlarıyla seferber olacağız, oluyoruz, bunları gerçekleştiriyoruz. Ama dünyanın her yerinde terör olabiliyor ama bunların hiç birisinin kazanma imkanı ve ihtimali yok, burada da kazanamayacaklar. Yıllardır vatandaşa verdikleri zarar, verdikleri eziyettir bizi çok üzen. Memleketin önüne kazdıkları çukurlardır üzen yoksa kazanamayacaklarını biliyoruz. Ödediğimiz maliyete yazık. Bu ülkede bakın biraz huzur olduğu zaman Diyarbakır nasıl gelişti, bu bölgeler nasıl gelişti. Çocuklarımızın ufukları nasıl açıldı, geleceğe inançları nasıl arttı. Bunları yok ediyorlar. Bunun Hakkari'nin, Edirne'nin, Diyarbakır'ın, İstanbul'un, Sinop'un hepsinin hep birlikte olduğu zaman bu ülkede neler başarabileceklerini bildikleri için bunu başkalarının adına, onlardan aldıkları ihaleyi gerçekleştirmek üzere bu tür saldırıları gerçekleştiriyorlar. Bu tür saldırlar bu memlekete zarar verebilir ama bu memleketin yolunu kesemez. Biz de bunları topyekun Türkiye'nin gündeminden çıkması için her türlü çalışmayı yapıyoruz. İnşallah bugüne kadar önümüze çıkarılan her bir engelin aşılmasına şahit olan bu millet çözümüne şahit olacaktır.”
“TERÖR EN BÜYÜK ZARARI BÖLGEDE YAŞAYAN İNSANIMIZA VERİYOR”
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise yaralılara şifa dileyerek yakınlarına baş sağlığı diledi. Bakan Yılmaz, şöyle dedi:
“Ben de bir kez daha terörü lanetliyorum. Terörün ne kadar büyük bedeller ödettiğini hep birlikte görüyoruz. Özellikle teröre kurban olmuş insanların yakınlarıyla bir araya gelindiğinde ateş düştüğü yeri yakıyor. Bunun acısını hep birlikte görüyoruz ama onların acısı elbette çok daha büyük. Bu saldırı bir kez daha gösteriyor ki terör aslında en büyük zararı bu bölgemizde yaşayan insanımıza veriyor. 79 milyona da zarar veriyor ama en büyük zararı aslında Diyarbakır'a bu bölgede yaşayan insanlarımıza veriyor. Bu bölgenin normalleşmesini istemiyorlar. Halkın huzur içerisinde yaşamasını, çoluk çocuğunu geleceğe hazırlamasını istemiyorlar. Her fırsatta yaptıkları terör saldırılarıyla bu bölgedeki sosyal hayata, ekonomik hayata darbe vuruyorlar. İnsanların özgürlüklerini yaşamalarına darbe vuruyorlar. Ama hiç bir zaman başaramayacaklar. Devlet ve millet el ele bununla mücadele edeceğiz. Bu olaylar da gösteriyor ki terör örgütünün insana en küçük bir saygısı yok, en küçük bir değerle, ne yasal ne ahlaki değerle hareket etmiyor. Maalesef bir propaganda makinesi var bu örgütün, hangi lanet olayı yapıyor olursa olsun, bir propaganda ile bunun üstünü örtme gayreti içine giriyor. Ama gerçekler ortada, bunun insanlarımızın vicdanlarında gerekli karşılığı bulacağına inanıyorum. Güvenlik güçlerimiz bu hadiseleri yapanların peşini bırakmayacak, adaletin önüne çıkarmak için ellerinden gelen tüm gayreti sarf edecek. Terörü kim yaparsa yapsın, kime karşı yaparsa yapsın amasız, fakatsız terörün karşısında olduğumuzu ifade ediyorum. Bütün siyasi kişilikleri de aynı şekilde tavır almaya davet ediyorum, sivil toplum kuruluşlarını, akademik dünyayı insana saygı duyan herkesi terörün karşısında olmaya davet ediyorum."
“PKK TERÖR ÖRGÜTÜ EN ÇOK KÜRTLERE ZARAR VERDİ”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker de hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyerek, Kürtlerin de Türklerin de bu topraklarda yaşayan bütün vatandaşların da meşru demokratik haklarının hepsini hayata geçirme imkanına sahip olduklarını, PKK’nın bunlar meşru yollardan yapılmasın diye bu eylemleri başlattığını söyledi. Eker konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Seyithan Yakar ve diğerleri suçsuzdu bir günahları yoktu. Bu toprakların sahipleri, evlatları, üzerinde yaşayan Türk, Kürt bütün kardeşleri gibi birer insan olarak ama gerçekte insan olarak burada yaşıyorlardı ve masumdular. PKK terör örgütü, onlar gibi binlerce masumu öldürmek üzere bir tuzak hazırladı. 15 ton bombayı bir kamyona yükleyip bu köyden getirip Diyarbakır’a götürüp bir yerde patlatmak istedi. Seyithan Yakar diğer kardeşlerimiz ile birlikte buna engel olmaya çalıştı. PKK terör örgütü bu insanları katletti. PKK terör örgütü en çok Kürtlere zarar verdi, herkese zarar verdi, terör örgütünün zihniyetinde insanlığa düşmanlık vardır. Ölü sevicilik üzerinden bir eylem gerçekleştiriyor. Bu çocuklara iftira edildi, onların eylemi sonucu bu patlamadı, bunu uzaktan patlattılar. Biz bu düşünceyi, zihniyeti lanetliyoruz. Ne Kürt’e ne Türk’e hiç kimseye bir faydası olmayan başkalarına sadece taşeronluk yapan bu karanlık zihniyeti açıkça lanetliyorum. Herkesten de bu tavrı ortaya koymalarını bekliyoruz. Bütün hemşehrilerimi, bütün Kürt kardeşlerimiz ve Türkiye cumhuriyetinin bütün vatandaşları bunu bekliyor. Bugün yüreğimiz yanıyor. Onların makamı ve mekanı Allah’ın izni ile cennettir çünkü bunlar haksız yere katledildiler. Bundan sonra başka masum insanların ölmemesi için hepimiz el birliği ile bu karanlık terör örgütünü menfur davranışlarını ifade etmemiz gerekiyor. Biz zulme karşı zalimlere karşı hep birlikte durmak durumundayız. Ben Seyithan Yakar ve akrabalarını yakından tanıyorum, ben şahidim bunlar temiz masum çalışkan gayretli bu toprakların öz evlatlarıdır. Zalimler için yaşasın cehennem. Allah milletimize başka acılar göstermesin.”
Konuşmaların ardından Bakanlar ve beraberindekiler, patlamada hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye dileklerinde bulundu. Bombalı saldırıda ölen 16 kişinin yakınları, defin işlemleri sırasında sinir krizleri geçirdi.