Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü öğretim Üyesi Doç. Dr. Metin Turan tarafından yürütülen “Bor Gübrelemesinin Doğu Anadolu Bölgesinde Yetiştirilen Buğday, Silajlık Mısır ve Üzümde Dona Dayanım, Verim ve Verim Unsurları Üzerine Etkisi” projesi, bölgede yapılan tarımsal üretime kalite kazandıracak.
VERİM KAYBI AZALTILACAK
Doğu Anadolu Bölgesi’nde, iklim şartları nedeniyle üretimde yaşanan verim kaybını, yüzde 25 düzeylerinde ortadan kaldıran projenin, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü tarafından ayrılan 200 bin TL’lik bütçeye sahip olduğu öğrenilirken, bölge çiftçisinin adeta kabusu haline gelen “don” olayı, söz konusu çalışmayla önemli ölçüde engellenmiş olunacak.
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü öğretim Üyesi Doç. Dr. Metin Turan, dünyada bor rezervi sıralamasında Türkiye’nin yüzde 72’lik payla ilk sırada olduğunu belirterek, bu madenin tarımsal üretimde de kullanılması için bir proje üzerinde çalıştıklarını söyledi.
BOR MADENİ, DOĞU ANADOLU’DA VERİMİ ARTIRDI
Dünyadaki önemli bor yataklarının Türkiye, ABD ve Rusya’da yer aldığını, dünya toplam bor rezervi sıralamasında Türkiye’nin de, yüzde 72’lik pay ile ilk sırada olduğunu kaydeden Turan, bor ürünlerinin, uzay ve hava araçları, nükleer uygulamalar, askeri araçlar, yakıtlar, elektronik ve iletişim sektörü, tarım, cam sanayi, kimya ve deterjan sektörü, seramik ve polimerik malzemeler, nanoteknolojiler, otomotiv ve enerji sektörü, metalurji ve inşaat gibi 500’e yakın alanda kullanıldığını bildirdi.
PAZARLAMADA YENİ İMKAN
Tarımsal alanda bitkisel üretim ve kalite bakımından elde edilecek olumlu sonuçların, gübre ürünlerini pazarlanması açısından bir imkan sağlayacağını aktaran Doç. Dr. Turan, “Bu ‘Bor Uygulamasının Doğu Anadolu Koşullarında Yetiştirilen Yonca, Buğday Ve Sebzelerin Verimi Üzerine Etkisi’ konulu bir proje hazırladık. Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü tarafından desteklenen projemiz sayesinde, üründe yüzde 10 ile yüzde 25 düzeylerinde verim arışları elde edildiğini ifade etti.
“DON” OLAYLARI, ARTIK TARİHE KARIŞIYOR
Türkiye’de don zararından önemli verim kayıplar yaşanmasına rağmen bu konuda yapılan çalışmaların çok sınırlı kaldığına dikkati çeken Metin Turan, “Bölgemizde Boren Araştırma Enstitüsü işbirliği ile sürdürülen 2 yıllık çalışma sonucunda bölge topraklarında bitkiye yarayışlı B düzeylerinin düşük olduğu ve uygulanan B gübrelemesine bağlı olarak önemli düzeyde verim artışları tespit edilmiştir. Bu noktadan hareketle, serin iklim bitkilerinin dona dayanım ile ilgili olarak kontrollü şartlarda ön denemeler yapılmış ve olumlu sonuçlar elde edilmiştir. Ancak, elde edilen bu olumlu gelişmelerin benzer şekilde yöre için önemli gelir kaynağı olan buğday, silajlık mısır ve üzüm gibi bitkilerle arazi koşullarında da tespit edilmesi, bölgede yüksek düzeyde verim kaybına neden olan don zararı sorunun çözümü açısından oldukça önemli bir aşama olacağı kanaatindeyiz” diye konuştu.