25 Ekim 2009 Pazar - 12:32

A.Ü’de Dış Politika Paneli

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Erşat Hürmüz, son yıllarda Arap ve Türk dünyasının birbirini daha yakından tanıyabilecek adımlar atmaya başladıklarını belirterek, Türklerle Arapların birbirlerini yeterince tanımadığını söyledi

Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezinde düzenlenen “Türk Dış Politikasında Ortadoğu’nun Yeri” konulu panelde konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Erşat Hürmüz, Ortadoğu’yu anlattı.

//TÜRKLERLE ARAPLARIN KÜLTÜREL İLİŞKİSİ

Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği panelde, Türklerle Arapların birbirlerini yeterince tanımadığını ifade eden Hürmüzlü, “Kopukluklar var, karşılıklı sitemler olmuştur, ama bunların değişmeye başladığını görüyoruz. Türkiye batı ile doğu arasında köprü değil merkezdir. Türkiye etkileyen, etkilenen medeniyet ülkesidir. Ortadoğu ne büyük ne küçüktür. Biz petrol zengini değil, insan zengini bir ülkeyiz” diye konuştu.

//OSMANLI SÖMÜRGECİ DEĞİLDİ

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Hürmüzlü, Osmanlı Devletinin hiçbir milleti sömürmediğini, aksine himaye ettiğini ve onların kültürel haklarını en geniş şekilde tanıdığını ifade ederek, “Nizam-ı Alem siyaseti güden Osmanlı, yüz yıllarca büyük fedakârlıklar yaparak Hac yolunun güvenliğini sağladı ve açık tuttu. Türkiye’de bugün Arap dünyasının sorunlarıyla yakından ilgileniyor. Bu durum onlarca yıl süren iletişimsizliği ortadan kaldırıyor. Çok önemli bir çalışma olan Türk-Arap Platformu kuruluyor. Bir merkezi İstanbul da, bir merkezi de Kahire de olacak. Bu platform, Türk medeniyetini, edebiyatını, müziğini, sinemasını, kültürel ve tarihi varlığını Araplara tanıtacak, Arap dünyasını ise Türkiye’ye” diye konuştu.

Türkiye üniversitelerinde 16 civarında Arapça öğretimi veren bölüm olduğunu hatırlatan Hürmüzlü, bu merkezlerde, tez yazabilecek seviyede Arapça öğretilmediğini ifade etti.

Hürmüzlü, daha sonra şunları kaydetti; “Dil öğrenmek bu çağda hayati bir öneme sahiptir; İngilizce, Fransızca veya Arapça. Hepsine ihtiyacımız var. Onlar da bizim dilimizi, Türkçe’mizi öğrenmeye çalışıyorlar. Arapça’nın öğretilmesinde Araplar Türklere, Türkçe’nin öğretilmesinde ise Türkler Araplara yardımcı olmalılar. Bu amaçla kurulan ‘Yunus Emre Vakfı’ Şam ve Halep’te açtığı merkezlerle Türkçe’yi öğretiyor. Suriyeliler de Türkiye’de merkezler kurup Arapça’yı öğretmeliler.”

Konferanstan sonra Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet koçak, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Erşat Hürmüzlü’ye teşekkür etti ve günün anısına bazı hediyeler takdim etti.

Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları

YORUMLAR

Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.

d kaya

26 Ekim 2009 Pazartesi 11:20

burda biraz duralım.biz türkler arapların herşeyini ama herşeyini öğrendik öyle an geliyorki arapmıyım türk müyüm tereddüt ediyorum.sanki yüzyıllarca kültürlerini,örf ve adetlerini hücrelerimize kadar enjekte etmişler.daha nelerini alalım almadık bir renkleri kaldı oda doğal olarak mümkün değil.peki onlar bizden ne alıyor sebzeyi meyveyi kimden alıyorlar,tavuğu balığı kimden alıyorlar kumaşı ayakkabıyı kimden alıyorlar otomobili kimen alıyorlar,taiki avrupadan japonyadan amerikadan yeter artık birazda onlara kültürlerini satsınlar.

Yorumu oyla 6 4