Su Şehri'nde susuzluk tehlikesi

BİLİM ADAMINDAN UYARI

Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu, küresel ısınma ve kuraklıkla ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu. Erzurum’un su kaynakları açısından zengin gibi görünse de, küresel ısınma nedeniyle bu özelliğini yavaş yavaş kaybetmeye başladığını dile getiren Yağanoğlu, gerekli tedbirlerin alınmaması halinde Türkiye’yi çok ciddi su sıkıntısının beklediğini ifade etti.

YER ALTI KAYNAKLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Suyun, yüzyıllar boyunca uygarlıkların kaderini belirleyen en önemli unsur olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yağanoğlu, susuzluk ve kuraklığın, bu nedenle çok sayıda medeniyetin yok olmasına neden olduğunu belirterek, buna verilebilecek en güzel örneğin Mezopotamya olduğunu kaydetti.

Son yıllarda Türkiye’nin birçok ilinin susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını anlatan Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu, yağışların az olması ve buna bağlı olarak yeraltı su kaynaklarının azalmasının, ciddi sıkıntıların habercisi olduğunu belirtti.

YAĞANOĞLU: ERZURUM’UN SU KAYNAKLARI AZALMAYA BAŞLADI

Erzurum’un, su kaynakları açısından hayli zengin bir il olarak bilindiğine dikkati çeken Prof. Dr. Yağanoğlu, şehrin bu özelliğinin giderek tarihe karıştığını aktararak, “Erzurum, küresel ısınmanın etkisiyle su kaynaklarından mahrum olmaya başlamıştır. Yeraltı su kaynakları azalmaya başlamış, yağışların yetersiz kalması nedeniyle tarım şehri olan Erzurum’da, su sıkıntısı baş göstermiştir” diye konuştu.

KİŞİ BAŞINA SU TÜKETİMİ

Yıllık kişi başına düşen su miktarının 10 bin metreküp olduğu ülkelerin su zengini sayıldığını, 2 bin metreküp civarında olan ülkelerin de, su azlığı yaşadığına işaret eden Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu, Türkiye’de ise bu oranın, bin 652 metreküp olduğunu kaydetti.

2030 yılında bu rakamın bin metreküpe düşeceğinin hesaplandığını vurgulayan Yağanoğlu, “Dünya literatüründe kişi başına düşen su miktarı bin metreküp olan ülkeler, su fakiri ülkeler kategorisine girmektedir. Şu anda Türkiye suyu az olan ülkeler arasındadır, ama gelecekte su fakiri ülkeler arasına girecektir” şeklinde konuştu.

SUYU TASARRUFLU KULLANALIM

Su kaynaklarının verimli kullanılabilmesi ve kuraklıkla mücadele edilebilmesi için herkese büyük ödevler düştüğünü vurgulayan  Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir kere mevcut kaynaklarımızı çok iyi kullanmayı öğrenmeliyiz. Halkı bilinçlendirmeli, özellikle tüketim konusunda belirli kurallara uyulmasını sağlamalıyız. Erzurum gibi kar yağışının etkili olduğu bölgelerde, kardan istifade edebilmeli ve karın buharlaşmasının önüne geçebilmeliyiz. Mesela 4 kişilik bir aile yılda 120 ton su harcamaktadır. Bulaşık makinesinin bir yılda harcadığı su miktarı 40 tondur, musluğu açıp kapatırken yapılan sarfiyat 18 tondur, diş fırçalarken israf edilen su yıllık 18 tondur. Önemli değilmiş gibi görünen bu ayrıntılara dikkat edilmesi halinde karşı karşıya bulunduğumuz su sıkıntısıyla mücadele edebiliriz. Ama en başta devletin bu konuda bir takım politikalar uygulaması gerekiyor”