Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, bu Ramazan ayında 'Paylaşmak Güzeldir' temasını işleyeceklerini belirterek, "Biz dünyaya ve mala hükmedecekken, dünya ve mal bize hükmetmeye başladı. Dünyevileşme ve maddileşme nedeniyle, barışı, duayı, sevgiyi paylaşmayı unuttuk. Bu Ramazan'da 'Paylaşmak Güzeldir' temasıyla bunu tekrar hatırlamak istiyoruz" dedi.
BARDAKOĞLU BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDİ
Bardakoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Diyanet'in Ramazan ayı hizmet ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Ramazan ayının, insanın kendisine dönme zamanı ve fırsatı olduğunu belirten Bardakoğlu, "Oruç tutmak, aç kalmak değildir. Orucu, bütün bedenen tutmak önemlidir" dedi. Ramazan'ın, insanların koşuşturma nedeniyle yitirdiği değerleri ve kendini fark etme anlamına geldiğini vurgulayan Bardakoğlu, "Ramazan'da en büyük ibadetler tevekküldür, Kur'an'la buluşmaktır. Çünkü
Kur'an, hayatımızı aydınlatan ilahi bir kitaptır" diye konuştu.
PAYLAŞMAYI UNUTTUK
Diyanet olarak, bu Ramazan ayında 'Paylaşmak Güzeldir' temasını işleyeceklerini ifade eden Bardakoğlu, her Ramazan ayında da, bu ayın ruhuna uygun konularda kamuoyunun dikkatini çekmeyi planladıklarını söyledi. "Biz dünyaya ve mala hükmedecekken, dünya ve mal bize hükmetmeye başladı" diyen Bardakoğlu, "Dünyevileşme ve maddileşme nedeniyle, barışı, duayı, sevgiyi paylaşmayı unuttuk. Bu Ramazan'da 'Paylaşmak Güzeldir' temasıyla bunu tekrar hatırlamak istiyoruz" şeklinde konuştu.
VAAZLARDA İŞLENECEK TEMA
Bardakoğlu, 'Paylaşmak Güzeldir' temasını, Ramazan ayında, başta vaaz ve hutbeler olmak üzere televizyon ve radyo programları, televizyon filmlerinde işleneceğini dile getirerek, ayrıca TRT Avaz'daki iftar ve sahur programlarında da bu konuya ağırlık verileceğini kaydetti. Diyanet olarak hazırladıkları Ramazan paket programlarının Anadolu'daki yüzlerce televizyon kuruluşuna gönderildiğini belirten Bardakoğlu, "Bizim görevimiz topluma hizmettir" ifadesini kullandı.
Ramazan'a diğer Müslüman ülkelerle birlikte aynı gün başlanacağına işaret eden Bardakoğlu, bu konuda bir tereddüdün bulunduğunu bildirdi. Bardakoğlu, "İnşallah, birlik ve beraberliğimiz daha da güçlenerek Ramazan'dan çıkarız" dedi.
Gazetecilerinin, 'Hükümetin 'demokratik açılım' çalışmasına ilişkin bir değerlendirmeniz olacak mı?' sorusuna "Bu aşamada yok. İleride olursa sizinle paylaşırız" karşılığını veren Bardakoğlu, "Bir kamu kurumu olan başkanlığımız, açık ve şeffaf bir kurumdur. Ne düşünüyorsa onu toplumla paylaşmayı şiar edinmiştir. Bizim kapalı kapılar ardından hiçbir cümlemiz yoktur. Bizim o konuda yapacağımız projeler olduğunda sizinle paylaşırız" diye konuştu.
"BİLGİ KİRLİLİĞİNE KARŞI, REYTİNG KAYGISINI BİR KENARA BIRAKIN"
Bardakoğlu, bir gazetecinin, 'Bu Ramazan'daki 'Paylaşmak Güzeldir' temasının, 'demokratik açılım' ile ilgili bir ilgisi var mı?' yönündeki sorusu üzerine, "İslamiyet 14 asır önce geldi, söze tevhit ve birlik ile başladı. Yani 14 asırlık bir mesajdır bu" şeklinde konuştu.
Gazetecilerin sorusu üzerine, Ramazan'da bilgi kirliliği konusunda da ilgili televizyon kuruluşlarını uyaran Bardakoğlu, "Ekranlarda olma hevesindeki şahıslardan ziyade, bu konuda topluma doğru dürüst bilgi verecek şahısları öncelik versinler, reyting kaygısını bir kenara bırakmalarını arzu ederiz" ifadesini kullandı.
Hırka-i Şerif'e ilişkin basında çıkan haberlerin anımsatılması üzerine Bardakoğlu, "Bu konuda İstanbul Müftülüğü birinci ağızdır. Onların sorumluluğunda ve onlar gerekli açıklamayı yaptılar. Endişe edecek bir durum yok. Sadece teknik bir bakım söz konusudur. O bakımdan sonra hizmet yine devam edecektir" dedi.
"İKÖ, HİCRİ TAKVİM'DE BİRLEŞME İÇİN ÇALIŞIYOR"
Bardakoğlu, Ramazan'a başlama konusunda Müslüman ülkeler arasındaki farka ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi:
"Bugün İslam Kalkınma Örgütü'ne (İKÖ) ikinci yazımızı gönderiyoruz. Hicri takvim de birlik konusunda Avrupa'da bir toplantı yapıldı. Türkiye'nin öteden beri tezi budur. Bugün gönderdiğimiz yazının mahiyeti de, 'bu konuda yapmış olduğunuz çalışmaları tebrik ediyoruz ve bu konuya aktif olarak katılmayı arzu ediyoruz' yönündedir. İnşallah İslam ülkeleri uzman kurum ve kuruluşlarının katılımıyla İslam ülkelerinde sağduyu galip gelir ve İslam ülkeleri, özellikle batı da yaşayan kardeşlerimiz, bu zor ve
çetrefil konudan kurtulur. Çünkü aynı ülkede, aynı kasabada yaşayan Müslümanların birinin Cuma günü, birinin Cumartesi günü Ramazan'a başlamasını modern dünyaya izah etmekte zorlanıyoruz. Biz bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiştir. Gönül ister ki, tevhit dinine mensup Müslümanlar, bir Allah'a inanan Müslümanlar ne yapıp etsinler, metodlarını tartışsınlar ve Hicri takvimde birleşsinler, aynı gün Ramazan'a başlayalım, aynı gün bayram coşkusunu yaşayalım. Bu konuda İKÖ'nün çalışması başladı."
İTİKAF İBADETİ
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanvekili Ekrem Keleş, gazetecilerin sorusu üzerine, itikaf ibadetine ilişkin bilgi verdi. İtikafin, İslam dininin önemli ibadetlerden biri olduğunu belirten Keleş, şöyle devam etti:
"Ancak bu isteğe bağlı bir ibadettir. Bu, kişinin maneviyata yönelik, adeta dış dünyayla alakasını kesip, tamamen kendisini ibadete yoğunlaştırdığı bir ibadettir. Ramazan'ın son 10 gününde Peygamber Efendimiz itikaf ibadetine girerdi. İstanbul Müftülüğümüzün ifade ettiği husus, bu yıllardır devam eden bir uygulamadır, yeni bir uygulama değildir."
İran'ın ruhani lideri Hamaney'in 'Mehdi geliyor' açıklamasının hatırlatılması üzerine Keleş, "Siyasi bir konu olduğu için açıklama yapmak istemiyorum" dedi.