Çevre Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yıldız, çevrenin tüm canlıların yaşamında önemli bir rol oynadığını belirterek, nüfusun artışı, kentleşme ve sanayileşme gibi faktörlerin, çevre kirliliğinin artmasına önemli katkılarda bulunduğunu kaydetti.
//ÇEVRE SORUNLARI
Çevre sorunlarının, özellikle geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren dünya gündemini işgal eden en önemli sorunlardan birisi haline geldiğini dile getiren Yıldız, “Kuşkusuz bu çevre sorunlarının daha önce var olmadığı anlamına gelmemektedir. Nüfusun artışı, kentleşme ve sanayileşmenin hızlanması gibi faktörler dolayısıyla çevreye bırakılan atıkların gerek miktarı gerekse türlerinde artış olmuştur. Çevre kirliliği başlıca hava kirliliği, su kirliliği, toprak kirliliği ve gürültü kirliliği olarak karşımıza çıkmaktadır. Çevre sorunlarının artması çevre kirliliğinin boyutlarını katı atık kirliliği olarak şekillenen yerel kirlilikten, asit yağmurları olarak şekillenen bölgesel kirliliğe ve küresel ısınma ve ozon tabakasının delinmesi olarak ortaya çıkan küresel kirlenmeye genişletmiştir.” diye konuştu.
//ÇEVRE SORUNLARININ YOL AÇTIĞI SORUNLAR
Çevre sorunlarının insanlar ve diğer canlılar üzerindeki ciddi tehditler oluşturduğuna vurgu yapan Ergün Yıldız, Çevre kirliliğinin canlılar üzerinde meydana getirdiği hastalıklar çeşitlidir. Bu hastalıkların belli başlıları arasında astım, kronik bronşit gibi çeşitli solunum yolu hastalıkları, kalp ve damar hastalıkları, böbrek rahatsızlıkları, çeşitli kanser vakaları, çeşitli göz hastalıkları, kolera gibi çeşitli bulaşıcı hastalıklar, işitme bozuklukları, saldırgan davranışlar, stres, bitki ve ağaç dokuları üzerinde olumsuz etkiler sayılabilir. Bu hastalıklar çoğu zaman insanlar, bitkiler ve hayvanlarda ölümle sonuçlanan vakalara yol açmaktadır.” dedi. Çevre kirliliğin zararlı etkilerinin, sadece canlı varlıklarla sınırlı olmadığını anlatan Yıldız, “Zararlı etkiler cansız varlıklar üzerinde de kendini göstermektedir. Çevre kirliliği hava kirliliğinde olduğu gibi binalar, araç ve malzemeler üzerinde de olumsuz etkiler meydana getirmektedir. Çevre kirliliğinin boyutlarının ve zararlı etkilerinin artması kalkınma ve büyüme çabalarında çevre konusuna olan duyarlılığı artırmıştır. Bu çabalar özellikle gelecek nesillerin ihtiyaçlarını tehlikeye düşürmeden bugünkü neslin ihtiyaçlarını karşılamak olarak ifade edilen 'sürdürülebilir kalkınma' kavramının gerek ulusal ve gerekse uluslararası boyutta önem kazanmasına neden olmuştur.” ifadelerini kullandı.
//EN BÜYÜK SORUMLULUK VATANDAŞA DÜŞÜYOR…
Küçük yaşlarda kazanılabilecek ve kazandırılacak çevre koruma alışkanlığı hususunda, okullarda çeşitli dersler işlendiğini, artık toplumda bir duyarlılığın hakim olduğunu vurgulayan Yıldız, “Erzurum’da günümüz itibariyle çevre sorunlarının başında hava kirliliği geliyor. Bu soruna neden olan etkenlerden en önemlisi çarpık yapılaşma olduğunu biliyoruz. Zaten bu konuda yerel yönetimlerin çeşitli çalışmaları var. Ama çevre konusunda en büyük sorumluluğun vatandaşa düştüğünün bilinmesi gerekiyor. Herkes yaşadığı çevre ve ortamın temizliğine dikkat ederse, zamanla ortada çevre sorunu diye bir şey de kalmaz.” dedi.