İnönü Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Cengiz Yakıncı, adli raporların Türkçe yazılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Adli raporlar, sebebi ne olursa olsun yaralanmalar; kaza, cinayet, intihar sebebiyle meydana gelen ölümler, zehirlenmeler, cinsel suçlar, sarhoşluk, cezai ve hukuki ehliyet, bedeni sakatlık gibi durumlarda düzenlenen ve adli makamları bu konularda aydınlatmak amacını taşıyan belgelerdir.
//ADLİ RAPORA TÜRKÇE YAKLAŞIM
Adli raporu kim verir? Ülkemizde T.C. uyruklu her hekimin adli rapor verme yetkisi vardır.
Adli rapor adli mercileri aydınlatmak için yazıldığına göre adli mercilerin anlayabileceği bir dilin kullanılması gerektiği açıktır. Zaten adli raporların yazılmasıyla ilgili kuralların içinde tıbbi terimlerin Türkçeleştirilerek yazılması vardır" ifadelerini kullandı.
"Adli raporlara baktığınızda çok sayıda Latince tıbbi terim kullanıldığını görülmektedir. Kısacası işin pratiği ile teoriği uyumsuzluk göstermektedir. Doktorlar neden adli raporları Türkçe yazmıyor? Ellerinde tıbbi terimlerin Türkçe karşılıklar kılavuzu yani detaylı bir sözlük var mı? Hayır, doktorların ellerinde böyle bir kılavuz ya da sözlük yok" diyen Prof.Dr. Yakıncı, açıklamasını şöyle tamamladı: "O halde en kısa zamanda tıbbi terimlerin 'Türkçe karşılıklar kılavuzu' oluşturulması gerekliliği ortadadır. Bu işe kim öncülük etmeli? Ülkemizde adli tıp konusunda en yetkili merci olan Adli Tıp Kurumu, Türkçe konusunda en yetkili kurum olan Türk Dil Kurumu işbirliği ile bu sorun kolay ve bilimsel olarak çözülebilir. Zaten Türk Dil Kurumu içinde Tıp Terimleri Çalışma Grubu halen mevcuttur.
Devletin iki yetkili kuruluşunun işbirliğinin adli makamların doğru bir şekilde aydınlatılacağı ve adli raporların da daha anlaşılır bir şekilde yazılmasına vesile olacağını düşünmekteyim."