Konu ile ilgili olarak açıklamalarda bulunan Doğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Şerafettin Çakal, 1969 yılından bu yana yürütülen çalışmalar sonucunda, bölgenin iklim şartlarına dayanıklı birçok buğday çeşidi elde ettiklerini bildirdi. Çakal, “Amacımız, toprak faktörlerine en hızlı uyum sağlayabilen tohumlukları elde edebilmek ve bölge çiftçisinin hizmetine sunabilmektir.” dedi.
//BÖLGE ŞARTLARINA UYGUN ÇEŞİTLİ BUĞDAYLAR ELDE EDİLDİ
Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Çakal, 1969 yılından beri faaliyetlerini sürdüren Serin Tahılları Bölümü’nün, işin uzmanı teknik personelden oluştuğunu ve 41 yıldır çeşitli tarımsal ürünleri çiftçinin hizmetine sunduğunu vurgulayarak, “Bölgenin hakim iklim ve toprak faktörlerine en iyi uyumu sağlayan, kurağa ve hastalıklara dayanıklı, istenilen nitelikte bir kaliteye sahip ve ekildiği her yörede ve şartta verim yönünden çok az farklılıklar gösteren, tüm bunların yanı sıra birim alandan da en yüksek verimi sağlayan buğday çeşitlerinin geliştirilmesi ve bölge çiftçisinin üretim ve gelir seviyesinin artması için tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız.” diye konuştu.
41 yıldır devam eden ıslah çalışmaları sonucunda bölgenin kıraç şartları için; Lancer, Doğu-88, Palandöken-97, Alparslan ve Nenehatun çeşitleri, sulu şartları için ise Karasu-90, Yıldırım ve Daphan ekmeklik buğday çeşitlerinin tescil edilerek çiftçilerin kullanımına sunulduğunu dile getiren Şerafettin Çakal, “Kıraç şartlar için geliştirilen çeşitlerin bölgemiz koşullarındaki ortalama verimleri 300-400 kg, sulu koşullar için geliştirilen çeşitlerin ise 500-600 kg arasın verim oranları bulunmaktadır. Fakat uygun toprak işleme, ekim zamanı, gübre ve ilaç kullanımı gibi yetiştirme tekniklerinin eksiksiz uygulanmasının yanı sıra iklimsel faktörlerin de çok iyi olduğu durumlarda bu verimler yükselebilmektedir.” şeklinde konuştu.
//ÇAKAL: ERZURUM “KÜRESEL ISINMAYA” MEYDAN OKUYOR…
Öte yandan küresel ısınmanın olumsuz etkilerinin özellikle tarımsal üretimde kendini şiddetli bir şekilde gösterdiğini anlatan Çakal, bu yüzden üretim alanlarında ciddi verim kayıplarının söz konusu olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu durumun aksine Erzurum ili ülke ve uzun yıllar ortalamalarının üzerinde bir yağış almış ve bu durum neticesinde de özellikle buğday verimlerinde önemli artışlar elde edilmiştir. Kurumumuz üretim alanlarından elde edilen sonuçlara göre enstitümüz tarafından kıraç alanlar için tescil ettirilen çeşitlerin verim ortalamaları 500 kg/da civarında olmuştur. Bölgemiz için uygun, verim potansiyeli yüksek olan çeşitlerin, uygun yetiştirme tekniklerinin uygulanması ve istenilen iklimsel koşulların gerçekleşmesi durumunda nasıl sonuçlar verdiği üretim alanlarından elde edilen verimlerle ortaya konulmuştur. Bunun yanında bölgemizde ekilmekte olan Kırik yerel buğday çeşidi, düşük verim potansiyelinden dolayı, bu olumlu iklimsel koşullar altında bile 150-200 kg/da civarında bir verime ulaşmıştır.”