DOSİAD Yönetim Kurulu üyesi Özcan:
“ÖZÜRLÜLERİ TOPLUMA KAZANDIRMALIYIZ”
‘Dünya Özürlüler Günü’ dolayısıyla bir açıklama yapan Doğu Anadolu Sanayici ve İşadamları Derneği (DOSİAD) Genel Sekreteri Güvener Özcan, toplumun özürlülerle kaynaşma ve onların da toplumun ayrılmaz bir parçası olduğunu kavrama zamanı olarak algılanması gereken günün, sıradan ve pek de samimi olmayan temenni ve dileklerin açıklanmasıyla geçiştirildiğini, asıl sakatlığın böylesi bir anlayış olduğunu söyledi.
ÖZÜRLÜLERİN SORUNLARI, TOPLUMUN SORUNLARIDIR
Yılın belirli günlerine isim verilip özel manalar yüklenmesinin, sıradan bir takvim olayı olarak değerlendirmesini yanlış bulduklarını ifade eden Özcan, bu olayın zaman zaman rant ve reklam aracı olarak kullanılmasının da yanlış olduğunu kaydetti.
ÖZÜRLÜLERİN HERBİRİ KATMA DEĞER ÜRETECEK BİR DEĞERDİR
Dünya Özürlüler Günü dolayısıyla, toplumun en küçük bireyinden, en organize biçimine kadar kendisini sorgulaması gerektiğine işaret eden Özcan: “Sakatlık bir olgu. Sakatlar da sağlam insanlar kadar toplumun parçası. Haklar aynı. Fakat onların sınırlı yaşama biçimleri ne yazık ki onların toplumdan kopuk olması biçiminde değerlendiriliyor. Onlara acıma hissiyle yaklaşılıyor. Oysa onların her biri katma değer üretebilecek birer değer. Ancak, toplum olarak sakatlar konusundaki kayıtlı yaklaşım, bu değerlerin topluma kazandırılmasını engelliyor.” dedi.
ÖZÜRLÜLER GÜNÜNDE, ONLARA KARŞI GÖREVLERİMİZİ HATIRLAMALIYIZ
Sakatların istihdamdan, toplumsal hayata katılmaya kadar bir dizi ve ciddi sorunları olduğunu, bunları çözmenin toplumun görev ve borcu olduğunu ifade eden Özcan; “Bu günü anlamsız kutlamalar yerine değerlendirmelerle idrak edelim. Hepimiz şu sorunun cevabını vermek zorundayız: Toplum olarak, birey olarak sakatları değerlendirmek, onların yaşamlarını kolaylaştırmak için ne yaptık, ne yapıyoruz? Bu sualin cevabı yapmamız gerekenleri ortaya koyacaktır. Samimi bir cevapla şu söylenebilir, toplum olarak özürlülere olan sorumluluğumuzu unuttuk, görevimizi yeterince yapamadık, yapamıyoruz.” şeklinde özeleştiri yaptı.
ASIL ÖZÜRLÜ KİM?
Erzurum’da toplu taşıma araçlarının ve ana caddelerde kaldırımların sakatların rahat edebileceği şekilde dizayn edilmediğine dikkat çeken Özcan şöyle dedi: ”Şimdi bu durum, sakatlara yaklaşımımızı en net biçimde ortaya koymuyor mu? Bir büyükşehirde sakat kardeşlerimizin toplu taşıma araçlarına rahatça inip bilmesini sağlayacak düzenleme yok. Yüksek kaldırımlar sakatlar düşünülmeden yapılmış. Bu olumsuz örnekleri çoğaltmak mümkün. Biz işte bu noktada diyoruz ki, Dünya Özürlüler Gününü hayata ait hiçbir olumlu gelişme sağlamayan kutlamalar yerine, ciddi biçimde, onlara karşı görevlerimizi hatırlatacak etkinliklerle gerçekleştirelim.”
ÖZÜRLÜLERE HAYATI KOLAYLAŞTIRMAK, SORUMLULUĞUMUZDUR
Toplumdaki duyarsızlığın, özürlüler üzerine ayrı külfetler yüklediğini, özürlüler gününde toplumun bu konuda bilinçlenmesini sağlayacak faaliyetler gerçekleştirilmesi gerektiğini söyleyen Özcan şunları kaydetti: ”Özürlü kardeşlerimizi, kutlamalarda vurgulandığı biçimde toplumun bir parçası sayıyorsak ve böyle bir gerçeğe inanıyorsak, o zaman bunu eylemle, yani onlara hayatı kolaylaştıracak uygulamalarla ifade etmeliyiz. Özürlüleri istihdam politikamızı yeniden gözden geçirmeli, onların katma değer üretebilecek gücünden yararlanmalıyız.”