CADDE ORTASINDA DOLANDIRILDI

http://www.mason.org.tr/?page_id=46

Ve yine (kaynak Doç Dr F KOCA ait kitabın s.56) sorulan bir soruya karşılık Musa Kazım Efendinin itihat ve terakki partisi hakkındaki görüşleri aynen şöyledir. 'İttihat ve Terakki'ye isnat olunan fenalıkları yine İttihat ve Terakkî iktidardan çekildikden sonra işittim. İttihat ve Terakki iktidar mevkiinde iken kendisine isnat edildiğini ne işittim ne gördüm. Paşa hazretleri!Ben dini ve ilmi bir adamım ve şimdiye kadar ahlakıma zere kadar halel getirmedim. ben bir heyette bulunayımda o heyet fenalık yapsın bu muhaldir. Eğer ben bunu bilseydim çıkardım Ve yüzbin kere lanet okuyarak çıkardım. bunu vicdanen söylüyorum. Bendeniz İttihat ve Terakki memlekete hizmet etmiş, fikrinde bulunuyordum. bu cihette ister siz bana budala deyin ister ahmak deyin Çünkü ben başka bir şey bilmiyordum. ...'Takdir edersinizki beraatı zımme asıldır.bu konuda Cenabı Hak katında hesabını veremeyeceğimiz bir tezi veya görüşü desteklememeliyiz kanısındayım. saygılarımı sunarım.

Sayın ejder tepesi mahlası ile yazan arkadaş ben Musa Kazım efendinin aynı beldeden komşusuyum. ve bu konu hakkında çeşitli kaynaklardan araştırma yapan birisiyim. siz öncelikle mason kaynaklara inanmayı bırakın.Doç Dr Ferhat KOCA'nın yayınladığı Şeyhülislâm Musa Kazım Efendinin Hayatı ve fetvaları adlı bir eseri var bu konuya bir de bu kaynaktan bakın Sayfa 51,52.Burada Musa Kazım Efendinin kendi reddiyesi olan yazı aynen şöyle 'İslâm dinine muhalif olup bana isnat olunan bir mezhep veya mesleği kemal-i şiddetle reddeder ve memleketin selameti ve diyânetin sıyâneti namına, bu gibi tesvîlâta(aldanmalara)asla ehemmiyet vermemelerini ve o gibi bâtılları bütün kalpleriyle ve lisanlarırı ile red eylemelerini bütün İslam ahaliye tavsiye eyler ve bu beyannameyi nesirden maksat, mevkii muhafaza olmayıp, hem bütün halkı dûccar oldukları yanlış düşünceden,hemde gerek bu âcizlerin yerine geçecek zatave gerek sair mevkide bulunan devlet büyüklerine isnat merdut ve menfur sözlere kulak asmamal

Bu yazdıklarımızın kesinlikle kes yapıştırla ilgisi yoktur.Bunlar tarihi belgelerdir.Ne yani siz, 27 yüz karası askeri darbesini,cemal gürsel ve şürekası yapmadı mı diyorsunuz? 27 Mayıs askeri bir darbedir.Bunun lamı,cimi yoktur.Bunun darbe olmadığını ancak ve ancak darbe severler söylerler.Seçimle gelmiş bir hükümet,diğer tüm yüz karası darbelerde olduğu gibi,darbe ciler tarafından al aşağı ediliyor, Başbakan ve Bakanları asılıyor,ta başından beri cemal gürsel emekli olduğu halde,askeri bir uçakla İzmir'den getirilip bu yüz karası darbenin başına geçiriliyor ve sonuna kadar da bu darbenin başında kalıp millet iradesine adeta küfrediyor, sonra da Cumhurbaşkanı seçiliyor. Vb.vb....Biz bu bilgileri,bu internet yokken çıkarılan belgelerden ve arşiv kayıtlarından biliyoruz. Mütalaa ve yorumlarımızı da buna göre yapıyoruz.İnternet bu bilgilerin, insanlara kolay ulaşmasını sağlıyor.Tarih hiçbir zaman yalan söylemez.Siz araştırın da bilgi sahibi olun.Hamasi nutuklar atmayın.Selamlar.

sayın ejder tepesi; Birçok tarikatlar, otoriteye karşı dini ve siyasal muhalefetleri dolayisiyle, Abdülhamit aleyhtarı Genç Türk yeraltı tertipçileri tarafından yakınlık görmüş görünüyor; tarikatların yaygın ve masonlarınkine benzer örgütleri, onları yararlı müttefik haline getiriyordu. Özellikle Bektaşiler, Talat Paşa ve Rıza Tevfik dahil olmak üzere, liderlerinin bir çoğu bu tarikatların mensubu olan Genç Türklerle sıkı bağlar kurmuş görünüyor. Şeyhülislam Musa Kazım Efendi Nakşibendi idi. dİĞER TARİKATLAR DA, ÖZELLİKLE AHLAKİ KANUN KAYITLAMALARINA KARŞI OLAN mELAMİLER, DEVRİMCİ HAREKETTE ETKİN BİR ROL OYNAMIŞ OLDUKLARINI İLERİ SÜRERLER. Bernard LEWİS. Modern Türkiyenin doğuşu adlı eserinden.sahife 404.lütfedip okuyunuz.Ayrıca 27 Mayıs ihtilalinde Sayın Cemal GÜRSEL in rolü hakkında da size kaynak verebilirim. internet sitelerinden kes yapıştır yapmak sizin yorumunuzu yansıtmaz.okuyacaksınız öğreneceksiniz ve kendiniz muteala edip yorumlayacaksınız.

kabinelerdir.Sayın Türk, bu mübarek şehirde yetişip Devlet-İ Âli'de görev alanlar mutlaka bizim medeni iftiharlarımızdır.Ama bir şartla,bu milletin tasvip etmediği şeyleri yapmamak kaydıyla.Menfi işler yapan,her önümüze geleni de Erzurumlu diye över,göklere çıkarırsak yer gök titrer. Mesela sırf,Ezân-ı Muhammedi'yi aslında okuttuğu için ve milletin gönlünde taht kurmuş,siyaset şehidimiz mübarek,merhum Adnan Menderesi nâ-hak yere idam edip hiç yoktan yüz karası 27 Mayıs darbesini yapan cemal gürsel,Erzurumlu olduğu için övüp gök lere mi çıkaralım? İdam sehpasına bir hiç uğruna çıktığı zaman din adamı istemeyen, sol elini havaya kaldırıp Komünüzmi öven,hayalperest Deniz Geşmiş, Erzurumlu ol duğu için onu da övüp göklere mi çıkaralım? Ve böyle olanları? !... Sayın Türk,bu zevat hakkında bu kadar menfi şeyler iddia edilir ken derinlemesine araştırma yapmadan övüp onu masum göstermek doğru olmaz herhalde.Biz bu mübarek cennet vatanımızı baş tacı edenleri baş tacı ederiz.Selam

Sayın Türk,Musa Kazım Efendi'nin mason olduğu kaynaklarda yazılıdır.Sizin yok demenizle yok olmuyor.Bu zevat,İttihat ve Terakki Partisine girmiş,ayan meclisi üyesi seçilmiş,1910 yılında Sadrazam İsmail Hakkı Paşa kabinesinde Mesiat makamına yükseltil miş,daha sonra bu görevinden ayrılmış,1911 yılında tekrar kabineye dönmüş,sonraları bu makamdan defalarca alınmış,1917 Talat Paşa kabinesine tekrar atanmıştır.Kaynaklar Mondros Anlaşmasından sonra,67 vatanperver Malta'ya sürüldüğü halde,bu zevat sırf mason olduğu için, Edirne'de bırakılmış hal kın tüm itirazlarına rağmen,Edirne Muradiye Camii'nin bahçesine gömülmüş,mezar taşı kasıtlı olarak işlenmemiş ve küçük bir taş olarak kalmıştır.Bulunduğu görevlerde iken, halk kendisine olmadık hakaretleri yapmış ama o, bu görevlerde, pişkiliğe verip kalmıştır.1910 ve 1917 kabineleri ise; Osmanlı torpraklarını bölen,Osmanlıyı savaşa sürükleyen,100 binlerce mübarek ecdadımızın kefensiz yatmalarına neden olmuş dönme, devşirme,mason ağırlıklı