Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'de yılda yaklaşık 3 bin kişinin gripten öldüğünü belirterek, grip ölümlerinin tamamına yakınının zatürreden kaynaklandığını ifade etti.
Bakan Akdağ, Dünya Koah Günü dolayısıyla bir basın toplantısı düzenledi. Koah hastalığıyla ilgili bilgiler veren Akdağ, 40 yaşından sonraki hastaların bu hastalığı taşıdığını söyledi. Bakan Akdağ, Türkiye'de domuz gribi ile ilgili olarak hayatını kaybeden tek bir vatandaşın bile kendileri için önemli olduğuna dikkat çekerek, "Bir tek kişinin bile hayatını kaybetmesi bile bizim için çok önemlidir. Toplumsal tedbirler olarak, okullarda eğitime ara verilmesi salgının yayılmasıyla bu konulara salgın biliminde uzman olan bilim adamlarımız karar veriyor. Bilim adamları salgın kurulu dediğimiz kurulun içinde yer alıyorlar. Alınan tedbirler süreç yönetimiyle hastalığın yayılma hızıyla ilgilidir. Türkiye'de hastalığın çok yaygın görüldüğü yerler var. Henüz hastalığın görülmediği bir çok şehirimiz var. Bireysel tedbirlerde alacağız" diye konuştu.
//UKRAYNA YARDIM İSTEDİ
Ukrayna'nın Türkiye'den domuz gribi hakkında yardım istediği yönünde çıkan haberlere yanıt veren Akdağ, Türkiye'den bir yardım talebinde bulunduklarını anlatarak, "Ukrayna DSÖ'den yardım talebi oldu. Bu talepler Türkiye'ye de ulaştı. Ukrayna hastalık çok hızlı yayıldı. Bu sebepten biz hastalığa karşı başlangıçta alınan tavır. Sonuçta çok kısa süre içinde binlerce insan hayatını kaybetti. Çok hızlı sayıda insan hastalandı. Başından beri Türkiye'de niçin bu tedbirleri aldığımızı Ukrayna tersinden çok iyi
bir örnek" şeklinde konuştu.
"SAĞLIK ÇALIŞANLARININ YARISI AŞI OLDU"
Sağlık çalışanları ve hacılara yapılan aşılarla ilgili soru üzerine Bakan Akdağ, "Sağlık çalışanlarının yarıdan fazlası aşılandı. Kesin rakamlar elimizde henüz yok. Türkiye'de yapılan aşılanma rakamları bir taraftan geliyor. Hacılarında büyük bir bölümünün aşılandığını biliyoruz. Rakam şu an elimde yok. Bu hafta başından itibaren sürekli hastalığı olan bütün vatandaşlarımız okul öncesi aşılanması başlandı. Bilim adamlarımızca neden okullar öncelikli olarak belirlendi. Ağır hastalık ve buna bağlı olarakölüm oranları bütün dünyada olduğu gibi bu iki grupta daha yüksek. Okul çağı çocuklar ihtimal dahilindedir. Son grup için bilimsel kurul kesin bir karar vermiş değil. Hayatını kaybeden vatandaşlarımız, yoğun bakımda yatan hastalarımızın çok önemli bir bölümünün 50 yaş altındaki sağlıklı kişiler olduğu bize söyleniyor. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın, hasta yatan önemli kişiler yüzde 60'ı sağlıklıdır. Zaten bu virüse karşı bu kadar hazırlıklı olmamızın en önemli sebebi budur. Madem bu grip için bu kadarhazırlık yapıldı. Şu an salgının başlangıcındayız. Salgına karşı toplumun aldığı tutum önemlidir. Toplumun refleksi çok önemli. Toplumun refleksinin oluşması da basın mensuplarının tutumu ve olaya yaklaşımı son derece önemlidir" dedi.
//2 ÇOCUĞU DOMUZ GRİBİNE YAKALANDI
"Ben Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanıyım" diyen Akdağ, aşı konusunu iyi bildiğini anlatarak bütün kararları kendisinin vermediğini söyledi. 'Çocuklarınızı aşı yaptırdınız mı?' şeklindeki soru üzerine Bakan Akdağ, şunları söyledi:
"Çocuklar için aşılama başladı. Ben kızımı aşılatmaya fırsat bulamadım. Çünkü bu hastalığı geçirdi. Ağabeyi ve kendisi bu hastalığı geçirdi. Evdeki diğer kişilerde ise ben aşılandım. Eşimde bağışıklık sistemiyle ilgili hap kullandığı için aşı yapıldı. Kızım 4 yaşında ama hastalığı hafif geçirdi. Büyük oğlum biraz ağır geçirdi. Şu anda ikisi de iyi. Diğer çocuklarım aşı sırası kendilerine gelinceye kadar eğer virüs almazsa elbette aşılanacaklar. Bu bir toplumsal bir mesele. 10 bin kişi hastalanıyor, belki 1 kişi hayatını kaybediyor. Hastalığın sayısı milyonları bulup, sayı arttıkça toplum için çok önemli hale geliyor."
//"HASTALIĞI GEÇİRENLERE AŞI YAPILMASINA GEREK YOK"
"Şu ana kadar aşılanması gereken 3 kişi vardı" diyen Bakan Akdağ, "Bunlardan birisi sağlık çalışanları, kalabalık ailelerde ve çocuk sayısının çok olduğu ailelerde virüsten kaçınmak biraz daha zor" diye konuştu.
'Hasta olan bir kişi aşı olabilir mi?' şeklindeki soruya Akdağ, "Mevsimin sonunda hastalığın azalacağını tahmin ediyoruz. Virüsün bir değişikliğe de uğrama ihtimali var. İllere yapılacak aşı çalışmaları konusunda bilimsel kurulun aldığı bir karar yok. Hastalığı geçirenlere aşı yapılmasına gerek yok. Grip ve nezle geçirenler aşılanabilir. İlerde bir yan etkisinin olduğuna dair bir bilimsel veri yok" dedi.
//BİLİMSEL TERCİHLERE SAYGI
'Siyasetçiler ve sanatçıların domuz gribi olmayacağı yönünde açıklamaları kamuoyunda olumsuz etkisi oldu mu?" şeklindeki soruya Bakan Akdağ, "Bilimsel tercihlere saygı duyulur. Bir insanın aşı yaptırmayacağım demesi tabiidir. Zaten biz zorla aşı yapmayacağız. Eğer aşı yapacaksak en son sıra onlara gelir. Özellikle risk grubunda olalar önemli. Mesela astımlı çocuğu olan bir sanatçı 'Ben çocuğumu aşılatmayacağım" derse toplum açısından riskli olabilecek durumlardır. Bireysel olarak kimin ne söylediğine
toplumun bakmaması lazım. Biz bilim adamlarının söylediğine bakacağız" şeklinde konuştu.
Bakan Akdağ, Türkiye'de normal griple ilgili ölüm sayılarıyla ilgili abartı rakamların olduğunu anlatarak, grip ölümlerinin tamamına yakınının zatürreden olduğunu ifade etti. Akdağ, yılda zatürre nedeniyle gripten ölenlerinin sayısının yılda 2 bin 500 ile 3 bin civarında olduğunu kaydetti.