Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, herkesin ama, fakat ve lakin demeden terörün karşısında durması gerektiğini belirtti. Yılmaz, teröre karşı kardeşliğin pekiştirilmesi gerektiğine de dikkat çekti.
Çeşitli inceleme ve ziyaretlerde bulunmak üzere memleketi Bingöl’e gelen Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İl Valisi Yavuz Selim Köşger’i makamında ziyaret etti. Şeref defterini imzaladıktan sonra açıklamalarda bulunan Yılmaz, bölge insanının huzur istediğini belirtti. Bunun bölge insanının en temel arzusu olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Diğer herhangi bir bölgede insanımız neyi istiyorsa, aslında bu bölgede yaşayan insanımızın da temel arzusu budur. Burada tek eksiğimiz var oda tam anlamıyla arzu ettiğimiz huzur ve güven ortamıdır. Maalesef uzun yıllardır terör belasıyla halkımız karşı karşıya. Terör bütün Türkiye’ye zarar veriyor elbette ama en fazla bu bölgede yaşayan insanlarımızın huzurunu kaçırıyor. Ben terörü bir kez daha lanetlemek istiyorum. Kim yaparsa yapsın, neye karşı yaparsa yapsın, hangi gerekçelerle savunursa savunsun teröre hep birlikte karşı durmamız lazım. Ama, fakat, lakin demeden, ilkesel olarak çok net bir şekilde terörün karşısında durmamız lazım” dedi.
“BU TUZAĞA DÜŞMEYELİM”
Terörün insanları birbirine düşürmeyi amaçladığına dikkat çeken Yılmaz, "Terörün amacı, insanları birbirinden ayırmaktır. Etnik kökenine göre, mezhebine göre, inancına göre insanları birbirinden ayırıp, çatıştırmak, terörün en büyük hedeflerinden bir tanesidir. Bu tuzağa düşmememiz lazım. Biz tam aksine birbirimizle daha fazla kucaklaşmalıyız, kardeşliğimizi pekiştirmeliyiz. Birliğimizi, beraberliğimizi, dayanışmamızı daha fazla güçlendirmeliyiz. Terör unsurlarıyla, terörü kullanan bir takım kesimlerle, geniş toplumsal kesimleri birbirine karıştırmak terörün ekmeğine yağ sürmek demektir. Biz terör unsurlarıyla, halkı birbirinden çok net bir şekilde ayırmak durumundayız” diye konuştu.
“TÜRKİYE BU BELADAN KURTULACAK”
Terörle mücadelenin devam edeceğine de işaret eden Yılmaz, "Bir taraftan terörle kararlı bir şekilde, çok yönlü bir şekilde mücadele edeceğiz. Diğer taraftan da kardeşliğimizi, birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirmeye çalışacağız. Aynı kararlıkla demokrasimizi de güçlendirmeye çalışacağız. Bu ikisini de aynı anda yapacağız inşallah. Bu günlerde geçecek. Türkiye eninde sonunda bu beladan kurtulacak. Sadece Türkiye’de değil, dünyada birçok yerde terör belasının olduğunu görüyoruz. Bu konuda uluslararası işbirliğini de vurgulamak istiyorum. Maalesef, bazen bazı güçler, devletler birbirlerine karşı bu çirkin aracı kullanıyorlar. Kendi hedefleri doğrultusunda terörü bir araç olarak kullanıyorlar. Bu konuda çok uyanık olmamız lazım. Bir taraftan buna karşı dururken, bir taraftan da uluslararası anlamda teröre karşı işbirliğini güçlendirmemiz lazım” ifadelerini kullandı.
“ÖLÜMDEN DEĞİL, HAYATTAN YANAYIZ”
Ölümden değil, hayattan yana olduklarını anlatan Yılmaz, “Geleceği inşa etmekten yanayız. Bozmak kolay, yıkmak kolay, saldırmak kolay, zor olan emek harcamak, çalışmak, ter dökmektir. Biz zor olanı tercih edeceğiz, çünkü kolay olan yolun geleceği yoktur. Bugün üzücü bir takım hadiseler yaşatmış olsa da, terörün amacına ulaşması mümkün değil. Ne olursa olsun, hangi terör olayları olursa olsun ülkemiz bildiği yoldan geri durmayacaktır. Her geçen süreçte daha fazla demokratikleşeceğiz, daha fazla kalkınacağız, daha fazla geleceğimizi inşa edeceğiz. Bizler değişik etnik yapılardan geliyor olabiliriz, değişik mezheplerimiz olabilir, farklı dinlere inanan vatandaşlarımız olabilir, hiçbir şekilde terörün tuzağına düşüp, kardeşlik duygularımızı bozmayacağız. Birbirimize eskisinden daha fazla sarılmamız gerekiyor” diye konuştu.
Konuşmaların ardından projenin temeli atıldı.