ERZURUM (İHA) - Atatürk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, günümüzde geçerliliği en fazla olan tarım anlayışının Ekolojik dengeyi bozmadan, sürdürülebilir verimliliği sağlayan iyi tarım uygulamaları olduğunu söyledi.
YILDIZ EKOLOJİK TARIMI ANLATTI
Organik tarımın alternatif tarım şekli olarak devam ettiğini ancak çevre sınır tanımadığı için kirliliklerden ari tutulmasının çokta mümkün olmayacağını ifade eden Prof. Dr. Yıldız, “Organik uygulamaların da mutlaka güvenilir toprak bitki analizleriyle desteklenmesi gerekir. Aksi durumda çevre kirliğine yol açılabilir. İyileştirilmiş “Kontrollü geleneksel tarım”ın hızlı nüfus artışını deteklemek için geçerli yol olduğu bir gerçektir. Bu tarım şeklinin günümüzde ki isminin ”İyi Tarım Uygulamaları”(İTU) olduğunu ifade edebiliriz” diye konuştu.
“1970 yıllardan sonra yoğun tarım artışı ile verim arttı, ancak çevre sorunlarını da beraberin de getirdi. Derken, Tarım politikalarında değişik zaruri oldu. Tarımda, Çevre - insan - hayvan sağlığının güvenilir, izlenebilir ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle korunması esas alındı. İç ve dış Pazarda güvenilir ürün sunumu hedeflendi. Yaş meyve ve sebze üretiminde güvenilir tarım ürünleri alternatifi olarak “iyi tarım uygulama” prensipleri geliştirildi” diyen Prof. Dr. Yıldız, “Dünya Gıda Teşkilatı (FAO) İyi Tarım Uygulamaları (GAP: Good Agricultural Practices)'nın esasları üzerine çalışmalar yaparak, 1999 yılında yaş meyve ve sebzede iyi tarım uygulamalarının esasları Protokolü'nü hazırlamışlardır. İyi Tarım Uygulamaları (İTU) FAO tarafından, "tarımsal üretim sisteminin sosyal açıdan yaşanabilir, ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan, hayvan sağlık ve refahı ile çevreye önem veren bir hale getirmek için uygulanması gereken işlemler" olarak tanımlanmaktadır. İyi Tarım Uygulamaları çevre, insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen bir tarımsal üretimin yapılması, doğal kaynakların korunması, tarımda izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik ile gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla yapılan bir tarımsal üretim biçimidir. İyi Tarım Uygulamaları sonucu sağlıklı , kaliteli ürün,tescilli marka, güvenilir ürün temin edilmekle kalmayıp, gelecek kuşaklara sağlıklı toprak ve su gibi doğal kaynakları bırakmış oluruz” diye konuştu.
İTU yapmak isteyen çiftçinin Tarım ve köy işleri bakanlığınca yetkilendirilmiş olan kontrol ve sertifikasyon kuruluşlarına başvuracağını anlatan Prof. Dr. Yıldız, “İyi Tarım Uygulamaları kontrol ve denetim altında yapılan bir üretim biçimi olduğu için, Tarım il ve ilçe Müdürlüklerinin sürekli kontrolünde olan çiftçiler için , Kontrol ve Sertifikasyon kuruluşları, sertifika düzenlediği üreticiler hakkında Bakanlığa ve Tarım il Müdürlüğüne bilgi verir. Üreticiler tek tek ya da grup halinde, üye oldukları üretici birlikleri veya kooperatifler kanalıyla, sertifika alabilirler. İTU kapsamındaki yetiştiricilerin rehberi; Tarım il, ilçe müdürlükleri ile tarım danışmanları olacaktır” şeklinde konuştu.
İYİ TARIM UYGULAMALARI
İTO uygulamalarında çiftlikten sofraya kadar ürünlerin izlendiğini kaydeden Yıldız, daha sonra şunları kaydetti; “Mevcut tarım alanının geçmişi ve iyi tarım uygulamaları açısından uygunluğu tahmin edilerek, toprak sağlığının korunarak, mücadele ilaçları minimize edilerek, bitki sağlığının sürdürülebilir olması amacıyla münavebeli ekim yapılarak , toprağın tek taraflı sömürülmesi önlenerek, ekolojik denge ve biyoçeşitlilik olabildiğince etkilenmeksizin yapılan tarım şeklidir.
Kısacası toprak-bitki-iklim döngüsünde toprak verimliliği sürdürülebilirlik ilkesine bağlı olarak korunmaya çalışılırken; Toprak işlemeden, sulamaya ve gübrelemeye kadar doz, çeşit, zaman ve uygulama şekli ekolojik dengeyi bozmayacak şekilde ayarlanır. Sulama suyu kaynağının fiziksel kimyasal biyolojik analizleri yapılarak kalitesi takip edilir. Sulama suyu koşullara göre ve ihtiyaç ölçüsünde sağlanır. Gübreleme toprak-bitki analizleri yapıldıktan sonra toprak , iklim , bitki ve gübre faktörleri dikkate alınarak yapılır. Gübreler uygun şartlarda depolanır. Bitki korumada, bitki sağlığı kültürel tedbirler, mekanik mücadele ve biyolojik yöntemler öncelikli olarak tercih edilir, kimyasal mücadele ilaçlarına çok zorunlu olmadıkça başvurulmaz. Kullanılması zorunlu olduğu koşullarda, Kimyasal mücadele ilaçları ( Pestisid) kontrollü olarak , dozu , uygulama zamanı ve şekli özenle ayarlanır. Pestisidler de iyi havalandırılan usulüne uygun koşullarda depolanır. Pestisid kalıntıları, atıklar, kutular vs elemine edilir. Hasad öncesi eğitimi de verilirek, hasat ,hijyen kurallarına uygun olarak yöntemine ya da tekniğine uygun yapılır. Ürün işleme ve depolamada da benzer yol izlenir. İşçi sağlığı güvenliği konusunda da benzer şekilde kurallar eğitimle verilir. Örneğin pestisid uygulamasında gerekli tüm önlemlerin alınması sağlanır. Sıralanan bütün ayrıntılar kayıt altına alınır. Sonuç olarak İTU kapsamında SERTİFİKA alınarak, ekonomik ve ekolojik ürünlerle Ülke ekonomisine katkı sağlanmış olur.”