Yeni teşvik cari açığı azaltacak

Çağlayan, "Yeni teşvik sistemi özellikle cari açığı azaltmayı hedefleyen bir yaklaşımla yapılacak. Bununla ilgili bazı vergisel destekler başta olmak üzere yeni bir destek mekanizması oluşturulacak" dedi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Yeni, özel bazı tedbirlerin alınacağı, yatırımın destekleneceği yeni bir teşvik mekanizması oluşturulacak. Yeni teşvik sistemi özellikle cari açığı azaltmayı hedefleyen bir yaklaşımla yapılacak. Bununla ilgili bazı vergisel destekler başta olmak üzere yeni bir destek mekanizması oluşturulacak" dedi.

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İhracata Dönük Üretim Stratejisi Değerlendirme Kurulu'na Başkanlık yaptı.

Kurulun 5'inci toplantısında GİTES çalışmaları kapsamında kimya ve makine sektörü hakkında kurul üyeleri basın toplantısının ardından sunumlarını gerçekleştirdi. Burada bir konuşma yapan Bakan Çağlayan yeni teşvik sitemi konusuna değinerek, "Maliye Bakan'ında bir açıklaması olmuştu. Yeni, özel bazı tedbirlerin alınacağı, yatırımın destekleneceği yeni bir teşvik mekanizması oluşturulacak. Yeni teşvik sistemi özellikle cari açığı azaltmayı hedefleyen bir yaklaşımla yapılacak. Bununla ilgili bazı vergisel destekler başta olmak üzere yeni bir destek mekanizması oluşturulacak" dedi.

Çağlayan bu çerçevede sorunların artık üstünün örtülmeyeceğini vurgulayarak, sorunların tek tek inceleneceğini kaydetti. Bakan Çağlayan bu konuda ekibinin bir laboratuar titizliğinde çalışmaları sürdürdüğünü söyledi.

Fatih projesine değinen Bakan Çağlayan, Türk elektronik sektörüne yazılım ve bilişim başta olmak üzere yeni iş imkanları ve kamunun yapacağı bu alımlarla özel sektörün yeniden bu alanlara yönelmesinde önemli bir sıçrama tahtası olacağını vurguladı.

Savunma Sanayinin bunu zaten gerçekleştirdiğini dile getiren Çağlayan, "Savunma Sanayinin hedefi büyük. 2023'e geldiğimizde gökyüzünde kendi insanımızın kendi mühendisimizin alın teriyle yaptığı savaş uçaklarını birlikte izleyeceğiz. Savunma Sanayini bu hale gelmesindeki en büyük stratejik destek kamu alımlarındaki uygulanan sistemden gerçekleşmekte" dedi.

Kamu alımlarını stratejik bir araç olarak kullanacaklarını belirten Çağlayan, "Kamu alımları ihracata dönük üretim stratejisi çerçevesinde ele alınmaya başladı. Cari açık dediğimiz zaman dışarıdan alımı yapan ürünlerin Türkiye'den alınmasının sağlamanın yolu; ya bunun doğrudan yabancı sermaye ile Türkiye'ye yatırımını sağlanması ya da yerli sanayinin gerek yabancı ile gerek kendilerinin bu sanayilere teşvik ederek desteklenerek girmesi yoluyla elde edecek mekanizma ile sağlanacak. Kamu alını stratejik yaklaşımı girdi tedariki stratejisiyle örtüşecek" şeklinde konuştu.

Bakan Çağlayan, "Yatırım ortamının iyileştirilmesi, ikliminin kalitesinin artırılması noktasında daha evvel Mart ayında açıklanmış olan Yatırım Ortamı Koordinasyon Kurulu'nun tespit ettiği ve tamamıyla özel sektörün teklif ettiği 79 başlıktaki yapılması gereken iyileştirmeleri içeren 2011-2012 eylem planı, bu plan çerçevesinde belirlenmiş olan başlıkla ve plan çerçevesinde gerek yerli gerekse yabancı yatırımcıların Türkiye'ye gelmesi ve yatırım ortamının kalitesini artırması noktasında ki eylem planındaki son toplantı EKK'da yapılmıştır.

EKK'da yaptığımız toplantı çerçevesinde belirlenen eylem planı plandan çıkartılarak eyleme dönüştürülmesi ve TBMM'ye gönderilecek. Meclis'te ilgili komisyonlarda süratle görüşülecek" ifadelerini kullandı.

15 Eylül'de YOİK Ekonomi toplantısının yapılacağını belirten Çağlayan bu toplantının YOİK'in yeniden yapılanması, gözden geçirilmesi, varsa ilave kuruluşların alınması ve çalışma usullerinin yeniden belirlenmesi başlıklarında yeniden tespit edilmesi hedefini güdüğünü söyledi.

Makine sektöründe karşıya çıkan en büyük maliyet kaynağının demir çelik mamulleri olduğunu belirten Çağlayan, demir çelik mamullerinde istenilen kaliteye gelmemiş olmasının sektörü dışa bağımlı hale getirdiğini kaydetti. Çağlayan demir çelik sektörü yatırımlarına ciddi manada ağırlık vereceklerinin altını çizdi.

Daha önce demir-çelik ve otomotiv sektörünün çalışmalarının tamamıyla bitirildiğini anımsatan Çağlayan, bugün makine ve kimya sektörleriyle ilgili çalışmaları değerlendireceklerini kaydetti. Eylül ayının sonuna kadarda dış ticarette en fazla açık verilen 6 ana sektörün çalışmalarının tamamlanacağını dile getiren Çağlayan, bu çalışmaların Eylül sonunda EKK'da sunumunun yapılmasının ardından, yeni yatırım ve yeni teşvik sistemi özellikle GİTES sonuçları ve GİTES ile ortaya çıkan kararlar çerçevesinde şekilleneceğini kaydetti.

Çağlayan Avrupa ekonomisinin ciddi bir şekilde global risklerle karşı karşıya olduğuna değinerek, "Şu an için her ne kadar Avrupa ekonomisinde global riskler aşılmış gibi gözükse de bu risklerin artık üzeri örtülemez duruma geldiği hepimiz tarafından malumdur. Yılsonu itibariyle birçok ekonomik tahminin AB aleyhine tekrar revize edilmeye muhtaç haline geleceği bir dönemden geçiyoruz. AB liderleri ekonomik sorunları tesis etmede ekonomik sorunlarla ilgili tedbir almada bu tedbirin hayata geçirilmesinde son derece geç kalmıştır. Bu geç kalmışlık hem AB ekonomisini hem de dünya ekonomisini belli oranda etkileyecektir" şeklinde konuştu.

"Avrupa'da böyle bir krizin devam ettiği bir ortamda Avrupa'da hayatiyetini sürdürmek zorunda olan, Avrupa'nın uluslararası küresel şirketlerinin de bu noktada yatırım yapabileceği en öncelikli ülke Türkiye'dir" diyen Çağlayan, krizin yaşandığı bu ortamda Türkiye'nin Avrupa'dan çok daha fazla doğrudan yabancı yatırım alabilecek bir kapasiteye sahip olduğunu vurguladı.

Bir gazetecinin dün 3 bakanın 100 kadar iş adamıyla bir araya gelip, Libya konusunu görüştüğünü anımsatması üzerine Bakan Çağlayan, dünyadaki ve bölgedeki tüm gelişmeleri proaktif bir şekilde izlediklerini belirterek, "Özel sektörü özellikle Libya konusunda sürekli bilgilendiriyoruz. Gerek sizin bildiğiniz veya bilmediğiniz birçok toplantı gerçekleştirilmiştir" dedi.

Türk müteahhitlerinin Libya'da önemli yatırımlarının bulunduğuna işaret eden Çağlayan, "Libya Türk müteahhitlik sektörünün yurt dışına açılma kapısıdır. Şu anda 18.5 milyar dolarlık taahhüdün devam ettiği, 1.6 milyar dolarlık hak edişlerin beklediği ve yaklaşık 2 milyar dolara yakın teminat ve kredi riskinin olduğu ve diğer yandan da 1 milyar dolara yakın özel sektörün sabit sermaye yatırımının olduğu bir ülke Libya. Bu noktada hemen bu düzenlemelerin ve Libya'da olacak düzeltmelerin hemen arkasından öncelikle Türk firmalarla ilgili bir zarar ziyan tespiti yapılacaktır. Gerek Libya'da ilk olayların başladığı dönemde, gerek şu an itibariyle müteahhitlerin taahhüdü altında bulunan işlerde ortaya çıkan zarar ziyanlar ve onların sabit sermaye yatırımlarında, şantiye binalarında, fabrikalarındaki zarar ziyanları tespit edilecektir" ifadelerini kullandı.

Çağlayan, Libya Geçiş Konseyi'ne Türkiye'nin 100 milyon dolarlık bir maddi desteğin ilk etapta sağlandığını dile getirdi. Bayram sonrasında Trablus Büyükelçiliğinin yeniden hayata geçirileceğini belirten Çağlayan, "Ekonomi Bakanlığı olarak oradaki büyükelçiliğin faaliyetlerine son verilmesiyle birlikte ticaret müşavirliklerini de oradan geri çekmiştik. Yeniden ticaret müşavirlerinin Bingazi'ye gönderilmesi kararını imzaladım. Trablus'a büyükelçinin gönderilmesiyle beraber ticaret müşavirlerinin de gidip hizmetlerine devam edecek" dedi.

Çağlayan, Türk müteahhitlerin bir an önce işlerinin başına dönmek istediklerini dile getirerek, "Şantiyeleri, işleri orda. Bizim firmalarımız bizim girişimcilerimiz işlerinin başına dönmeyi planlıyor. Bizim müteahhitlerimiz zaten bu konuda aşılıdır. Yani öyle bir aşı var ki bizim girişimcimizde bugün Afganistan'da Irak'ta yatırım yapan müteahhitler, Libya'da da kolay kolay işlerini yapabilecek seviyeye gelmiştir" dedi.