Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "Yaşanan kur ataklarına rağmen kuvvetle muhtemel yıl sonunu pozitif bir büyüme ile kapatmayı planlıyoruz. Yeni Ekonomi Programı'nda 2019 için yüzde 12, 2020 için yüzde 8,5, 2021 için yüzde 6, 2022 için yüzde 4,9‘luk enflasyon hedefliyoruz. Bu yılı eşine az rastlanır bir başarı koyarak yılı cari açık değil, inşallah cari fazla vererek kapatacağız" dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, 2020-2022 Yeni Ekonomi Programı'nı açıkladı. Ekonomi programını 'değişim başlıyor' temasıyla hazırladıklarını ifade eden Bakan Albayrak, "Önümüzde yapacak çok fazla işimiz var. Yaşanan kur ataklarına rağmen kuvvetle muhtemel yıl sonunu pozitif bir büyüme ile kapatmayı planlıyoruz. 2019 yılında ekonomide daralma beklentileri genel kabul. Özel bankaların kredi daralmasına şahit olduk. Ekonomimizin en büyük kırılganlıklarının başında gelen cari açık meselesiyle mücadelede bu yıl önemli bir başarı elde ettik. Yıllık bazda cari fazlada cumhuriyet tarihi rekorunu kırdık. Ekonomi daralırken cari fazla verilmesi normal diyenlerin de buradan bazı şeyleri payına alacaklarını düşünüyorum. Zira ithalatı azalttık, ihracatı artırdık ve ciddi bir dengelenme sürecinde Türkiye küçülmedi. Çeyreklik bazda son iki büyüme rakamı da bunu ortaya koydu. 2009 yılında neden bu kadar küçülürken cari fazla veremedik diye ben her ortamda soruyordum. Biz bunun için sürecin adına dengelenme dedik. Daha fazla büyümeyi hedeflemedik. Sağlıklı ve sürdürülebilir büyüyerek orta gelir tuzağından kurtulmak için. Ekonominin her alanında her parametrede olabilecek ideali yakalamaya çalıştık. Diğer ülkelere örnek olabilecek bir dengelenme süreci yaşadık" dedi.
"TÜRKİYE BU DÖNEMDE EN İYİ ÜLKE PERFORMANSINI GÖSTERDİ"
Ekonomide dengelenme sürecinin başarıyla yürütüldüğünü ifade eden Bakan Albayrak, "Enflasyonda hem ÜFE hem TÜFE'de beklenilenin çok üstünde bir performansı ortaya koyduk. Özellikle yılın ikinci yarısında ertelenen özel tüketimde de ivmelenmeyi bekliyoruz. Merkez Bankasının piyasalarda finansal istikrarı önceliklendirme politikası değişikliği TL referansıyla birlikte faizin ülke içinde öngörülebilir olmasının yanında çok önemli adımlar atıldı. Makro ekonomik göstergelerin hemen hemen hepsinde kur ataklarını yaşadığımız Ağustos ayında geldi. Ağustos ayı baz alındığında yakaladığımız performansı diğer gelişmekte olan ülkelerle kıyasladığımızda çok net görüyoruz. Türkiye bu dönemde en iyi ülke performansını gösterdi. 2019 yılında ekonomide daralma beklentileri genel kabuldü. Ekonominin raydan çıkacağı ile ilgili her gün bu süreçlere şahit olduk. Bankalar farklı nedenlerle kredilerde aşırı ihtiyatlı davrandı. Kur ataklarının etkisiyle tüketim faaliyetleri ertelendi. Faizlerden dolayı yatırımlar azaldı, ertelendi. Tüm bunlara rağmen ihtiyatlı para ve maliye politikalarından taviz vermedik. Vergi indirimleriyle büyüme hedefleriyle uyumlu ve ölçülü, finansman paketleriyle küresel piyasalarla kurduğumuz güçlü iletişim ve ekonomi yönetimindeki güçlü sinerji ile birilerini üzecek şekilde yumuşak inişi sağladık" diye konuştu.
"BU DÖNEMDE DENGELENME DÖNEMİ KAZANIMLARINI KORUYACAĞIZ"
Yeni dönemde dengelenme dönemi kazanımlarının korunacağını belirten Albayrak, "Bunun ötesinde bu süre daha bu süreci sürdürdükten sonra değişim sürecini de başlatarak programımızı 2020 yılı içinde ikinci faza taşıyacağız. 2019-21 dönemini kapsayan yeni ekonomi planı çerçevesinde 112 maddeden oluşan bir eylem planı hazırlamıştık. 112 maddeden 53’ü 2019 yılında, 26'sı 2020 yılında ve 33'ünün 2021 yılında hayata geçeceği takvime bağlanmıştı. Şu anki durumda 2019 yılında hayata geçirmeyi planladığımız 53 eylemin yüzde 40'ını, yani yaklaşık yüzde 75,5'unu hayata geçirdik. Diğer 13 eylemde de önemli ölçüde ilerleme kaydettik. 3 yıl boyunca hayata geçirilmesi planlanan 112 eylemin 44‘ü hayata geçirilirken, 68’inde de ilerleme kaydetme süreci devam ediyor. Bu dönemde ekonomide temel mücadele alanlarımızın başında enflasyon gelecek. Eğer ekonomide güçlü bir Türkiye ideali ortaya koyuyorsak, büyük bir sıçramayı ve bir üst lige çıkmayı planlıyorsak bunları enflasyonu yüzde 5'in altına çekmeden gerçekleşmesi çok zor. O yüzden enflasyonu yüzde 5’in altına indirmek bizim temel hedefimiz olmayı sürdürüyor. Geçtiğimiz yıl 2019 yılı için yüzde 15,9'luk enflasyon hedefi koymuştuk. Enflasyonla mücadelede sağlanan başarı ile bugün itibarıyla 2019’u yüzde 12’lik bir enflasyon tahmini ile geride bırakmayı hedefliyoruz. Yeni Ekonomi Programı'nda enflasyon hedefleri 2019 için yüzde 12, 2020 için yüzde 8,5, 2021 için yüzde 6, 2022 için yüzde 4,9‘luk enflasyon hedefliyoruz. Bu hedefler doğrultusunda para ve maliye politikasının en güdümü öncelikli olmaya devam edecek. Merkez Bankasına enflasyonla mücadelede bundan sonra da hükümetimiz olarak güçlü destek vermeyi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.
"YILI CARİ AÇIK DEĞİL, İNŞALLAH CARİ FAZLA VEREREK KAPATACAĞIZ"
Cari dengenin en öncelikli hedefler arasında yer aldığına dikkat çeken Albayrak, ithal ürünlere ilişkin tedbirler alındığını belirterek, "2019 yılı için cari açığın milli gelire oranını yüzde 3 ,3 hedef koymuştuk. Bu yılı eşine az rastlanır bir başarı koyarak yılı cari açık değil, inşallah cari fazla vererek kapatacağız. Büyüme hedeflerimizin ve ekonomideki toparlanmanın sonucu olarak talepteki değişimle birlikte cari dengede açık vereceğimizi önümüzdeki süreçte biliyoruz. Bu açığı dış finansman ihtiyacının makul düzeylerde kalmasını sağlayacak bir seviyede tutacağız. 2020 yılı için cari açıkta milli gelire oranla yüzde 1,2’lik bir seviye hedefliyoruz. Bunu 2021‘de 0,8’e, 2022‘de sıfıra indirmek için çalışacağız. Lüks tüketim malları ithalatına yönelik yönelik tedbirlerimiz 2020 yılında da devam edecek. Türkiye’de üretimi konusunda ithalatı ara malların çalışmaları yoğun bir şekilde sürüyor. İvme paketiyle başlattığımız ihracatı ve yerleştirmeyi destekleyen ölçülü ve sektör odaklı kredi politikası 2020’de genişleyerek ve büyüyerek devam edecek. Bunun yanında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan yüksek teknoloji ve inovasyon merkezi, ülkemizi kritik sektörlerde rekabetçi konuma getirecek sanayi strateji belgesi bu alanda önemli bir görev ifa edecek. Türkiye Varlık Fonu cari dengeyi güçlendiren, ülkenin stratejik hedeflerini destekleyen ve özel sektör işbirliklerine dayanan sabit sermaye yatırımlarıyla birlikte bu sürece katkıda bulunacak" dedi.
"ENFLASYONLA MÜCADELE"
"Turizm gelirlerini artıracak ve 2023 yılı için 75 milyon turist, 65 milyar dolar hedefiyle devreye alınan turizm strateji belgesinin de önemli desteğini göreceğiz" diyen Albayrak, "Tıpkı krediler gibi yatırım ve teşvik uygulamalarını artırarak devam edeceğiz. Böylesi zor bir dönemde ekonomiyi desteklemek, cari açığı azaltmak, enflasyonla mücadelede hedeflerimize ulaşmak için özellikle ithalatı frenlemeye yönelik adımlar atmamız kaçınılmazdır. Gerek duyulduğunda dönüşümü finanse etmek için bütçe imkanlarını gerekirse kullanacağız. 2019 bütçe açığı mili gelir oranında yüzde 2,9 ile kapatmayı hedefliyoruz. 2020'de aynı oranı sürdürmeyi, 2021’de 2,5'e, 2022’de bu oranı 1,5’e düşürmeyi amaçlıyoruz. Bu kapsamda vergi adaleti sağlayacak, daha çok kazanandan daha çok, az kazanandan daha az vergi alınmasının önünü açacak ve gelirleri artıracak uluslararası uygulamaları örnek alan vergi reformu adımlarını da atmaya başlıyoruz. Kamuda giderleri azaltmaya yönelik güçlü bir politika setini uygulayacağız. Kamu maliyesini yükler azalacak şekilde yeniden yapılandırıyoruz" diye konuştu.