Ayran yapımında kullanılan ve gelişen teknoloji ile unutulmaya yüz tutan yayıklar, Erzurum Dağları'nın eteğindeki yaylalara yaz aylarında gelen göçerler tarafından kullanılmaya devam ediliyor
Erzurum’da hayvancılıkla uğraşan birçok aile, daha rahat olduğu için elektrikli yayığa yönelirken, kırsal kesimlerde yaşayan göçerler, halen yayık kullanıyor. Çağın gelişen teknolojisi bir yandan insanlığa büyük kolaylıklar sağlarken, diğer yandan kültür haline gelmiş birçok geleneği de yok ediyor. Sofraların vazgeçilmezi olan ayran, tereyağının yapımında kullanılan yayık, makinelerle birlikte, neredeyse tedavülden kalktı. Koyun ve keçi derisinin bazı işlemlerden geçirilmesi ile yapılan yayık, taşınması kolay olduğu için Doğu ve Güney Doğu Anadolu’nun kırsal kesimlerinde göçer kadınlar tarafından kullanılıyor.
Koyun ve keçi derisinden yapılan yayığın elektrikli yayıklardan daha sağlıklı olduğunu söyleyen Asiye Yüzgeç, "İyi yağ ve ayran elde etmek için yayığın iyi sallanması gerekir. Bu iş öyle kolay değil. Eskiden her evde yayık bulunurdu. Eskiden her sabah erken kalkardık yoğurdumuzu yayık aletine koyup, sallamaya başlardık. Birimiz yorulunca ikinci bir kişi sallamaya devam ederdi. Sonunda öyle bir yağ ve ayran elde ederdik ki o tat hiç bir yerde yoktu. Şimdi ise makinelerle yapıyorlar. Bizim görevimizi makineler almaya başladı. Bizim için iyi oldu ama eski tatlar kalmadı. Sabah otururduk masaya, yağı alırdık ve yerdik. Çok sağlıklı olurdu. Yayık artık hemen hemen hiç kullanılmıyor. Keşke her şey eskisi gibi olsa. Çünkü o zaman gelenekler daha güzeldi. Çocuklarımız şimdi bize diyorlar, 'sizin eski yaşantınız ne güzelmiş' diyorlar. İnşallah bu güzellikler yaşar" dedi.
Koyun ve keçi derisinden yayın yapımı da sanıldığı kadar kolay olmadığı belirtildi. Yayık yapan zanaat ustaları, "Bunun için önce, koyun ve keçi derisinin kurutulması gerekiyor. Kuruyan deri sıcak suyun içine batırılarak kılları yolunuyor. Kılların yolunmasından sonra birkaç kez daha sıcak suya konan derinin üzerindeki bütün yağ alınıyor. Yaklaşık bir hafta boyunca süren bu işlem sonucu elde edilen temiz deri bu kez de nar kabuklarının olduğu bir kazana konularak kaynatılıyor. Bu işlemlerin ardından dört köşesinden ip bağlanan deri, bir ağaca yada ağaçtan yapılan ayaklığa bağlanarak kullanıma hazır hale getiriliyor" dediler.