Sanayici, üretici ve esnafın yanında durmaya devam ettiklerini belirten Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Ülkemiz diğer ülkelerden pozitif anlamda ayrıştı, yerli ve yabancı yatırımcıların güveni tazelendi, 2020 yılında yatırım talebi salgına rağmen yaklaşık yüzde 25 artış gösterdi. IMF bu hafta açıkladığı büyüme tahminleriyle Türkiye’nin büyüme rakamlarını teyit etti" dedi.
SÜTAŞ Doğu ve Güney Doğu Anadolu Sütçülük Projesi Bingöl Entegre Teknik Hayvancılık ve İmalat Sanayi Yatırımının Sosyo-Ekonomik Etkileri Analizi Lansmanı yapıldı. Lansmana Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Vali Kadir Ekinci, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, Milletvekili Feyzi Berdibek, firmanın yönetim kurulu başkanı Muharrem Yılmaz ve diğer protokol üyeleri katıldı.
Lansmanda konuşma yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "SÜTAŞ tarafından hızla tamamlanma aşamasına gelen Bingöl Entegre Teknik Hayvancılık ve İmalat Sanayi Yatırımının, bölgede oluşturacağı Sosyo-Ekonomik Etkinin Analiz edildiği değerli bir çalışma yapıldı. Bakanlığımız uzmanları tarafından yapılan bu değerli çalışmanın kamuoyu ile paylaşılacağı böyle bir tanıtım toplantısı vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bingöl’e aslında uzun zamandır gelmek istiyorduk. Bu gecikmiş ziyaretimizi, Bingöl için tarihi bir yatırım vesilesiyle gerçekleştiriyoruz. Biz Bingöl’ü bölgemizin marka şehirlerinden biri olarak görüyoruz. Bu değeri daha da yükseltmek için işte bugün Bingöl’deyiz. AK Parti iktidarlarından önce, bölgedeki diğer şehirlerimiz gibi, Bingöl de yatırımlar noktasında unutulmuş, kaderine terk edilmiş bir haldeydi. Hamdolsun biz bunu tersine çevirdik. Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte açılışlar ve yatırımlar için Bingöl’e kaç defa geldiğimizi inanın hatırlamıyorum. AK Parti hükümetleri döneminde Bingöl’e kazandırdığımız hizmetlerin en yakın şahitleri Bingöllü kardeşlerimizdir. Tabi Bingöl’ün yeri bizde bambaşka. Bu yiğit şehir Sayın Cumhurbaşkanımızı hiç yalnız bırakmadı. Terör örgütlerine, hain darbe girişimlerine ve bu topraklarda emelleri olan uluslararası güçlere karşı verdiğimiz savaşta hep yanımızda oldu. Allah sizlerden razı olsun, birliğimizi ve beraberliğimizi daim kılsın" dedi.
"YERLİ VE YABANCI YATIRIMCILARIN GÜVENİ TAZELENDİ"
Konuşmasını sürdüren Varank, "Türlü tuzaklara, sınır ülkelerindeki istikrarsızlıklara, içerden ve dışardan önümüze konulmak istenen engellere rağmen, Cumhurbaşkanımız liderliğinde milletimizin refahını artırmak, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşımak için gece gündüz çalışıyoruz. Tüm dünyayı etkisi altına alan salgından medet umup hükümetimizin, devletimizin aciz duruma düşmesini dört gözle bekleyenler var. Tüm bu beklentilere inat, bizler sanayicimizin, üreticimizin, esnafımızın yanında durmaya devam ediyoruz. Tüm dünyada tedarik zincirlerinin alt üst olduğu, hijyenden gıda ürünlerine ciddi arz sıkıntılarının yaşandığı bir dönemi, hızlı karar alma süreçlerimiz ve üreticilerimizin üstün gayretiyle arz kıtlığı yaşamadan geçiriyoruz. Tüm imkanlarımızı seferber ederek salgının çalışanlarımız ve işletmelerimiz üzerindeki mali etkisini asgari düzeyde tutmaya gayret ediyoruz. Hamdolsun bu gayretler neticesinde ülkemiz diğer ülkelerden pozitif anlamda ayrıştı, yerli ve yabancı yatırımcıların güveni tazelendi.2020 yılında yatırım talebi salgına rağmen yaklaşık yüzde 25 artış gösterdi. Sadece geçtiğimiz Aralık ayında 28 milyar lira değerindeki bin 181 yatırım için teşvik belgesi düzenledik. Hizmet sektörüne yönelik mecburi kısıtlamalara karşın sanayi üretimimiz güçlü seyrini sürdürüyor. Birileri devletimizin köklü kurumlarının rakamlarını kabul etmek istemese de, IMF bu hafta açıkladığı büyüme tahminleriyle Türkiye’nin büyüme rakamlarını teyit etti. Pandemi başlangıcındaki yüzde 5 küçülme tahminlerini bu hafta başında yüzde 1,2 büyüme olarak güncellediler. Yoğun aşılamayla salgının etkilerini geride bırakarak, 2021 yılında Türkiye’nin rotasını üretim, istihdam ve ihracatta tutmaya devam edeceğiz. Ben inanıyorum ki hukuk ve ekonomi alanındaki reform paketimizin hayata geçmesiyle bu ivme daha da güçlenecek" diye konuştu.
"Bu bölgelerimizin terörle anılma dönemi artık bitmiştir"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin terörden çok çektiğini aktaran Varank, "Bingölümüz de bu anlamda uzun yıllar büyük bedeller ödedi. Şükürler olsun, sınır ötesinde ve sınırlarımız içinde terör örgütlerine artık göz açtırmıyoruz. Bu bölgelerimizin terörle anılma dönemi artık bitmiştir. Yatırım ve üretimle şahlanma, hak ettiği refaha kavuşma dönemi başlamıştır. Az önce ifade ettiğim gibi hükümet olarak bölgenin alt yapısına son 19 yılda çok büyük yatırımlar yaptık. Ulaşımda, sağlıkta, eğitimde ve tüm kamu hizmetlerinde bölgeler arası farklılığı en aza indirdik. Geldiğimiz noktada, bölgedeki her bir şehrimiz sahip olduğu dinamik nüfusu ve ekonomik potansiyeli ile yerli-yabancı yatırımcılara çok önemli fırsatlar sunuyor. Tekstilden ayakkabı üretimine, enerjiden tarıma dayalı sanayiye, mobilyadan makine sektörüne, turizmden sağlığa kadar birçok alanda kazançlı yatırım fırsatları mevcut. Buradan yatırımcılarımıza sesleniyorum. Gelin bu fırsatları değerlendirin. Hem siz, hem bölge halkı, hem de ülkemiz kazansın. Biz hazırladığımız altyapıyla, sağladığımız desteklerle her zaman yanınızdayız" ifadelerini kullandı.
"BİNGÖL, MUŞ, ERZURUM, ERZİNCAN, TUNCELİ, ELAZIĞ, DİYARBAKIR TARIMSAL ÜRETİM BAKIMINDAN ÇOK BÜYÜK BİR POTANSİYELE SAHİP"
Bingöl’de faaliyete geçecek olan tesisin yatırımda en büyük somut örnek olduğunun altını çizen Varank, "Gelin bu örnekleri hep birlikte çoğaltalım ve hep birlikte üreterek büyüyelim. Bugün burada tanıtımını yaptığımız ve inşallah yakın zamanda Cumhurbaşkanımızın bizzat açılışını yapmasını istediğimiz bu dev yatırım, Bingöl için bir dönüm noktası olacak. Tarımla sanayinin buluştuğu bu modern yatırımla Bingöl artık göç veren değil, göç alan bir Anadolu kaplanı şehir olarak anılacak.1.1 milyar lira değerindeki bu entegre yatırım, büyükbaş hayvan yetiştiriciliğinden süt işlemeye, yem üretiminden elektrik üretimine kadar birçok sektörü doğrudan ya da dolaylı harekete geçirecek. Sadece Bingöl’ün değil çevre illerin yani bölgenin ekonomisini de canlandıracak. Bu nedenle, biz bu projeyi çok önemli bir “Bölgesel Kalkınma” projesi olarak değerlendiriyoruz. Bölgesel Kalkınma politikamızdaki temel vizyonumuz, daha dengeli ve topyekûn kalkınmış bir Türkiye oluşturmak. Bu vizyonu gerçekleştirmek için de bölgelerimizin sahip olduğu potansiyellerin azami düzeyde değerlendirilmesine ve rekabet güçlerinin artırılmasına odaklanmış durumdayız. Bölgelerimiz ne kadar güçlü olursa ülke ekonomimiz de o derece güçlü olur. Bingöl ve komşu illeri Muş, Erzurum, Erzincan, Tunceli, Elazığ, Diyarbakır’ın tarımsal üretim bakımından çok büyük bir potansiyele sahip olduğu hepimizin malumu. Bu şehirlerin toplam gayrisafi yurtiçi hasılasında tarımın payı yüzde 16.Kişi başına canlı hayvan değeri ve hayvansal ürün üretiminde de bu illerimiz 81 ilimiz arasında en üst sıralarda yer alıyor. Bingöl’e ve 250 kilometre çapındaki tüm bölgelere hizmet edecek bu tesis, yerel üreticilerimizin ürünlerini kullanacak ve katma değerini yükselterek ekonomiye kazandıracak. Bu tesis, bin 12 kişiye doğrudan, 7 bin 600 kişiye dolaylı ilave istihdam sağlayacak. Çiftçilerimize oluşturduğu düzenli gelir modeli ile birlikte birçok aile artık geleceğe daha güvenle bakacak. Oluşturacağı taleple bölge halkının gelirini yükselterek göçün önüne geçecek ve bölgesel gelişmişlik farklarını azaltacak. Tesisin Etki Analizi raporu da bu beklentiyi doğrular nitelikte sonuçları ortaya koyuyor. Rapordaki tahminlere göre 12 yıllık projeksiyon sonunda bu tesis, pozitif dışsal etkileriyle birlikte Bingöl ekonomisine yıllık ilave 1 milyar 375 milyon dolar katkı sağlayacak. Dışarıya verilen göçün azalmasıyla il nüfusunu 48 bin kişi artıracak. İl düzeyinde kişi başı gelirin yüzde 40 daha fazla artmasına ve bu sayede ülke ortalamasına yakınsamasına vesile olacak" şeklinde konuştu.
"192 PROJEYE 131 MİLYON LİRA KAYNAK AKTARDIK"
Sözlerini sürdüren Varank,"Hükümet olarak bu topraklara değer katan tüm yatırımcılarımızın her zaman yanında olduk, olmaya devam ediyoruz. SÜTAŞ’ın bu yatırımını 2018 yılında proje bazlı teşvik kapsamına aldık. Düzenlediğimiz teşvik belgesi ile vergi, enerji, altyapı, nitelikli personel ve yatırım yeri konularında destekler sağlıyoruz. Biraz önce değindiğim etkileri dikkate alındığında, bu yatırımın sağladığımız destekleri sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum. Yatırım Bingöl ve çevresi için çok önemli. Ama bizim Bingöl’e sağladığımız destekler bununla sınırlı değil.2007 yılında 16,3 Milyon Lira kredi desteği sağlayarak Bingöl OSB’yi tamamladık. 53 parselin 50’sinin tahsis edildiği Organize Sanayi Bölgesi şu anda 858 kişiye istihdam sağlanıyor.2021 yatırım programına dahil ettiğimiz 92 hektar büyüklüğündeki ilave alan projesi ile OSB’nin kapasitesini artırıyoruz. Tamamlandığında inşallah 2 bin kişilik ilave istihdam sağlayacak. OSB’lerin yanında 60 milyon lira kredi desteği ile Genç ve Solhan ilçelerimizde küçük sanayi siteleri kurduk, Bingöl merkez 3. Kısım küçük sanayi sitemizin yapımı da tüm hızıyla devam ediyor. 501 işyerine sahip olacak olan bu sanayi sitesi 2 bin 500 kişilik ilave istihdam sağlayacak. Sanayi altyapısına verdiğimiz desteklerin yanında, Bingöl’deki işletmelerimize ve Bingöl’e yatırım yapmayı planlayan yatırımcılarımıza da önemli kolaylıklar sağlıyoruz. 2002’den bu yana 5.4 milyar TL değerinde ve yaklaşık 7 bin vatandaşımıza istihdam sağlayan 186 yatırım projesine teşvik belgesi düzenledik. Aynı dönemde, KOSGEB aracılığıyla Bingöl’ümüzdeki bin 564 işletmeye yaklaşık 48 milyon hibe desteği, bin 263 işletmeye de 19.5 milyon lira faiz desteği sağladık. TÜBİTAK’ın sanayiye, akademiye ve bilim insanlarına yönelik destekleri kapsamında 23 proje ve 54 bilim insanına yaklaşık 6 milyon lira katkıda bulunduk. Doğu Anadolu Bölge Kalkınma İdaremiz aracılığıyla tarım, hayvancılık, sanayi ve kültür konularında 192 projeye 131 milyon lira kaynak aktardık. Fırat Kalkınma Ajansımız ile Bingöl’deki kamu, özel sektör ve sivil toplum kurumlarının 160 projesine 92 milyon TL katkıda bulunarak, bin kişilik ilave istihdamın önünü açtık. Kalkınma ajansımız ve Doğu Anadolu Bölge Kalkınma İdaremiz aracılığıyla geliştirdiğimiz projelerle modern hayvancılık, yem bitkilerinin üretimi ve süt toplama tesislerinin kurulmasına ön ayak olduk. Tarım ve hayvancılık ürünlerinin sanayileştirilmesi, sahip olduğu ileri ve geri bağlantılar nedeniyle bölgesel kalkınma açısından kritik bir öneme sahip. Dolayısıyla yapılan 1 birim yatırım, ekonomiye misliyle katma değer olarak geri dönüyor" diyerek sözlerini tamamladı.