Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 31 Mart Yerel Seçim sürecinin geride kaldığını belirterek, “Bu yeni dönemde hedeflerimize odaklanacağız. Tek bir gündemimiz var, ekonomimizi güçlendirmek, Türkiye’yi büyütmek. Bu yolda adımlarımızı kararlılıkla atacağız” dedi.
İnci Holding ve Japon GS Yuasa ortaklığında kurulan otomotiv tedarik sanayinin önemli firmalarından İnci GS Yuasa’nın üçüncü akü fabrikası Manisa Organize Sanayi Bölgesinde açıldı. Fabrikanın açılış törenine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Manisa Valisi Ahmet Deniz, AK Parti Manisa Milletvekilleri Semra Kaplan Kıvırcık, Tamer Akkal, Uğur Aydemir, Japonya’nın Türkiye Büyükelçisi Akio Miyajima,İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök, GS Yuasa Başkanı Osamu Murao, Japon ve Türk iş insanları ile çok sayıda davetli katıldı.
120 milyon liralık yatırımla 98 bin metrekare alanda hayata geçirilen fabrika ile üretim kapasitesi artırılacak. Yatırımla birlikte kapalı üretim alanı yüzde 63 artışla 47 bin metrekareye ulaşırken, yıllık akü üretimi de 7 milyona çıkması hedefleniyor. Açılış töreninde konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, fabrikanın Türk Japon işbirliğinin örneği olduğunu söyledi.
Dostluğun üretim ve ticaretle perçinlendiğini kaydeden Bakan Varank, “Açılışını yaptığımız bu fabrikayla bölge istihdamına katkı yüzde 25 artacak. Burada ileri teknoloji start/stop araç aküleri ve otomotiv ana sanayi tedarikçileri için en yüksek kalitede yeni nesil aküler üretilecek. Bu üretimin yüzde 60’ının ihraç edilmesi planlanıyor. Gerek üretimdeki teknoloji yoğunluğu gerekse oluşturduğu dış ticaret hacmi açısından bu ve benzeri yatırımların hızla çoğalmasını arzu ediyoruz. Biliyorsunuz 2 gün önce yeni ekonomi programımızın yapısal dönüşüm adımları açıklandı. Bu kapsamda; Sanayide Yerlileşme Programı doğrudan bizim sorumluluğumuzda hayata geçecek. Ürün bazlı bir yaklaşımımız olacak. Önceliğimiz orta yüksek ve yüksek teknolojili segmentte yer alan ürünler. Seçilen ürünün Ar-Ge’sinden ihracatına varıncaya dek kadar tüm gelişim sürecini tek pencereden yönetecek bir sistem tasarlıyoruz. Bu sistemde alıcı ve satıcıyı eşanlı destekleyeceğiz, böylece ölçeklendirme sorununu aşmayı ümit ediyoruz. Yine sistemimiz yerli katma değeri esas alacak. Yani, yurt içi kaynaklardan en iyi şekilde faydalanmayı ve üretim kapasitesini çeşitlendirerek ileri taşımayı hedefliyoruz. Elbette ki bu çok paydaşlı bir süreç; hem kamudaki hem de özel sektördeki tüm muhataplarımızın değerlendirme ve önerilerine kulak veriyoruz. Çok yapıcı, üretken ve verimli bir işbirliği ruhu oluşturduk. Mayıs ayında kamuoyuyla tüm detayları paylaşacağız. Ortak akılla şekillendirdiğimiz bu politikanın üretim dinamiklerimize güçlü bir destek katacağını düşünüyorum. Günün sonunda ülkemiz sanayisi kazansın istiyoruz. Tabi bunu derken şunu da ayrıca vurgulamam gerek. Programımızın adı ‘Yerlileşme’, ama bu yabancılara kapımız kapalı anlamına gelmiyor. Biz üretimdeki yerli katma değerin payını artırmanın peşindeyiz. Dolayısıyla ülkemizde üretim yapan yerli ya da yabancı her kim olursa olsun, bizim için eşit öneme sahip olmaya ve imkânlardan eşit ölçüde faydalanmaya devam edecek. Çünkü; Türkiye’de üreten herkes bizim için yerlidir” dedi.
“BİZ BU DÖNEMİ REFORM VE ATILIM DÖNEMİ OLARAK GÖRÜYORUZ”
Türkiye’nin 31 Mart yerel seçim sürecini geride bıraktığını belirten Bakan Varank, konuşmasına şöyle devam etti: "Bazı yerlerde yasal itiraz süreçleri devam ediyor, ancak büyük ölçüde başkanlar görevlerine başladı. Şimdi Türkiye’nin önünde 4 buçuk yıl seçimsiz bir dönem var. Biz bu dönemi reform ve atılım dönemi olarak görüyoruz. Bu yeni dönemde hedeflerimize odaklanacağız.Tek bir gündemimiz var, ekonomimizi güçlendirmek, Türkiye’yi büyütmek. Bu yolda adımlarımızı kararlılıkla atacağız. Milletimizin refahını yükseltecek, her alanda bağımsızlığımızı pekiştirecek politikalar üretmeye devam edeceğiz. Şunu açık ve net ifade etmek istiyorum. Türkiye olarak yönümüz katma değerli üretimdir, istihdamdır. Bu hedefimizden bir milim bile sapmadan, inşallah Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokacağız. Sözlerimi noktalarken, resmi açılışını yaptığımız bu fabrikanın bereketli kazançları olmasını diliyorum, umuyorum ki hem ciro hem de ihraca talanında koyduğunuz hedefleri çok daha fazlasıyla başarabileceğiniz bir ekonomik performansa imza atarsınız."
“MANİSA ÇOK ÖNEMLİ BİR CAZİBE MERKEZİ HALİNE GELMİŞTİR”
Manisa’nın geçtiğimiz yıl 4,5 milyar dolar ihracatıyla Türkiye'nin en fazla ihracat yapan 8. il olduğunu hatırlatarak “Manisa'mız coğrafi konumu, pazara yakınlığı, lojistik avantajları AR-GE merkezleri ve yüksek teknolojiye yaptığı üretim kültürüyle yatırımcılar açısından çok önemli bir cazibe merkezi haline gelmiştir” dedi.