Van'da evlatları terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan annelerin evlat nöbeti devam ediyor.
Evlatları değişik tarihlerde PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan ve sayıları 32 olan aileler, kentin en işlek noktası olan Cumhuriyet Caddesi'nde bir araya geldi. Ellerindeki dövizlerle yürüyüş yapan aileler, bir yandan da HDP ve PKK aleyhine slogan attı. PKK tarafından 13 yaşında dağa kaçırılan kızı Şerima için eylemde olan anne Nazlı Sancar, her hafta bir umutla buraya geldiklerini ifade ederek, “13 yaşında benim kızımı elini kolunu bağlayarak dağa götürdüler. Ben her gün can çekişiyorum. Belki evlatlarımız bizi görüp gelir diye bir umut içinde geliyoruz. İki ay önce kızımın ölümünü sitelere attılar. Ama ben bu katillere, bu zalimlere asla inanmıyorum. Ben devletime inanıyor, devletime güveniyorum. Benim Şerima'mın ya ölüsünü ya dirisini PKK’dan, HDP’den alacağım. Biz ‘Ya zafer ya ölüm’ demişiz. Sonsuz kadar da ya zafer, ya ölüm olacak” dedi.
HDP yöneticilerinin kendi çocuklarını özel okullarda okuttuklarının altını çizen Sancar, “Selahattin Demirtaş, Pervin Buldan benim hakkımı savunmasın. Ben böyle Kürtlüğü istemiyorum. Artık Kürtlükten iğreniyor, nefret ediyoruz. Diyorlar ki, ‘jın jiyan, azadi’ Kadın yaşamdır, kadını öldürmeyin. 11 yıldır beni de, kızımı da öldürdüler. Benim kızım savcı olacaktı. Kızımın hayallerini çaldılar. Kızımın elinden kalemi alıp, silah verdiler. Allah bunu nasıl kabul eder. Rabbim bizim hakkımızı HDP’ye, PKK’ya bırakmasın” ifadelerini kullandı.
Kardeşi Fatih Arslan için eyleme katıldığını anlatan Abdullah Arslan ise kardeşinin çözüm sürecinde dağa kaçırıldığını belirterek, “Kardeşim Balıkesir’de üniversitede okuduğu sırada götürüldü. O günden beri haber alamıyoruz. Annem, kardeşimin hasretinden kanser oldu. Bende kardeşimin sesimizi duyması için geliyorum. Kardeşim gidip de başkasına kölelik yapma. Türkiye dünyanın en güzel, en adaletli ülkesidir. Gel güvenlik güçlerine teslim ol” şeklinde konuştu.