Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde eski çağlardan beri tuz çıkarılan Tuz mağarası, Türkiye’nin 200 yıllık tuz ihtiyacını karşılayacak rezerve sahip bulunuyor.
Tarihin birçok döneminde farklı medeniyetlerin ilkel yöntemle tuz çıkardığı Tuz dağı, günümüzde iş makinelerinin ve TIR’ların rahatlıkla hareket ettiği kilometrelerce tuz mağaralarında oluşan labirentlere dönüşmüş durumda. 800 milyar ton tuz rezervi olduğu tahmin edilen Tuz dağında üretilen yemeklik ve sanayi tuzu, Erzurum, Kars, Ağrı, Ardahan, Van, Bitlis, Muş, Diyarbakır, Adana gibi birçok ilin tuz ihtiyacını karşılamasının yanı sıra komşu ülkelerden Gürcistan, Azerbaycan ve İran’a da tuz gönderiliyor.
Maden Sorumlusu Maden Mühendisi İsmail Taştan, dağın en üstteki birinci kısımda eski çağlarda kaya tuzu çıkarıldığını belirterek, kendilerinin ise şu an dağın alt katmanı olan üçüncü kısmında iş makineleri ve dinamitler kaya tuzu çıkardıklarını söyledi. Kaya tuzunun çekilen deniz sularından oluştuğunu ifade eden Taştan, Nuh’un gemisinin Ağrı dağına indiğine inanıldığını anımsatarak, “Hani akıla şöyle bir soru gelecektir, burada deniz var mıydı? Nuh Tufanı gösteriyor ki, buralar eskiden suyla kaplı denizmiş. Kaya tuzu da denizin dibinde tahmini 60 milyon yılda sodyum ve klorun bileşimi ile oluşmuş. Şu elimde gördüğünüz kaya tuzu da bu şekilde oluşmuş” dedi.
“HİTİTLER BURADA KAYA TUZU ÇIKARMIŞ”
Birçok medeniyetin kaya tuzu çıkardığını anlatan Taştan, “Burası birçok medeniyetin kaya tuzu çıkardığı mağaralardan oluşmuş bir maden. En üst kattaki mağaralarda Hititlerden kaldığı belirlenen kemiklerin ve çömleklerin bulgularına rastlanmıştır. Demek ki en üstteki mağaraları Hititler kullanmış. Bunlardan önce burada kaya tuzu çıkarılmış. İranlılar, Ermeniler, Osmanlılar burada kaya tuzu çıkarmış. Şu an bizim üstümüzde iki tünel var. Biz şu an dağın üçüncü kademesinde bulunuyoruz” şeklinde konuştu.
“BURASI TÜRKİYE’NİN TUZ DEPOSUDUR”
Türkiye’nin hiçbir yerinde tuz olmaması durumunda buranın ülkenin 180 ile 200 yıllık tuz ihtiyacını karşılayacak rezerve sahip olduğunu belirten Taştan, “Şu an bir kaya kütlesinin altında, yanında ve üstündeyiz. Kayadan oyulmuş labirentlerin içerisindeyiz. Burada dağı dinamitle patlatarak iş makineleri kullanarak parçaladığımız kayaları imalathanede işleyerek kısım kısım kaya tuzu elde etmekteyiz” dedi.