Prof. Dr. Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk kadının birçok Avrupa ülkesindeki hemcinslerinden daha önce bir takım hak ve hürriyetlere kavuştuğunu hatırlatarak, ''Türk kadınının hak ve hürriyetlerine kavuşmasını, toplum içerisinde erkeği ile eşit konuma gelmesini sağlayan Atatürk'tür. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk, dünyada kadına en büyük değeri veren liderdir'' diye konuştu.
Bir ülkenin ilerlemesinde kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Kılıç, günümüzde tartışılan kadın sorunlarının Tanzimat'la birlikte gündeme geldiğini kaydederek, şunları söyledi:
''Osmanlı aydınları Tanzimat'la birlikte o gün için mahrem sayılabilecek bir takım konuları gündeme taşımışlar, çeşitli görüşler ortaya atarak kadın sorununa çözüm aramışlardır. Özellikle 2. Meşrutiyet döneminde başta Batıcılar olmak üzere bazı aydınlar bu konuda daha radikal çözüm önerileri sunmuşlardır. Kadının toplum içerisindeki statüsü, kadının eğitimi, kadının hukuki ve siyasi bir takım hak ve hürriyetlere kavuşmasını 100 yılı aşkın bir süre önce gündeme getirmişlerdir.''
-TÜRK KADININ ATATÜRK ŞANSI-
Meşrutiyet dönemin de tartışılan ancak çözüme kavuşturulamayan bir takım kadın sorunlarının radikal şekilde Atatürk tarafından çözümlendiğini anlatan Kılıç, ''Atatürk tarafından Türk kadınına dünyada birçok ülke kadınından önce seçme ve seçilme hakkı tanınmış ve uygulamaya konulan bu siyasi hakla kadınlar ilk defa 1935 seçimleriyle TBMM'ye girmiştir. Atatürk, Türk kadını için büyük bir şanstır'' dedi.
Atatürk sayesinde önemli kazanımlar elde eden Türk kadınının bugün de çözüm bekleyen bir takım sorunlarla karşı karşıya olduğuna işaret eden Kılıç, Tanzimat döneminde konuşulan birtakım sorunların günümüzde de birtakım platformlarda konuşulmaya devam edildiğini ve çözüm üretilmeye çalışıldığını söyledi.