Emine Erdoğan, BM Dünya İnsani Zirvesi kapsamında düzenlenen ‘Kadın ve Çocuk Ekseninde Türkiye İnsani Yardım Perspektifi’ konulu panelde yaptığı konuşmada, “Umuyorum ki, Dünya İnsani Zirvesi, ahlaki ve insani açıdan bir paradigma değişikliği için milat olur. İnsani yardım politikalarının gözden geçirilmesine vesile olur” dedi.
Zirvenin gerçekleştiği İstanbul Kongre Merkezi’nde, Rumeli-A Salonu’nda düzenlenen ve AFAD Başkanı Dr. Fuat Oktay, TİKA Başkanı Serdar Çam, Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın konuşmacı olarak katıldığı panelin açılış konuşmasını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon’un eşi Soon-taek yaparken, panelin kapanış konuşması da Emine Erdoğan tarafından gerçekleştirildi.
“TÜRKİYE DÜNYANIN EN CÖMERT ÜLKESİDİR”
Tarihte ilk kez yapılan Dünya İnsani Zirvesi’nin İstanbul’da düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başlayan Emine Erdoğan, “İstanbul gerek tarihi, gerekse jeopolitik açıdan dünyanın gözbebeği bir şehirdir. Napolyon, ‘Dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu.’ demişti. Aynı şekilde Lamartine’in ‘Dünyaya bir kez bakma imkânı olacaksa İstanbul’dan bakmak gerekir’ dediğini hatırlıyoruz. Doğunun, batının, kuzeyin ve güneyin kesiştiği bu müstesna şehirde, tüm dünyayı ilgilendiren insani bir meseleyi konuşmak son derece anlamlıdır” diye konuştu.
Uluslararası kuruluşların da tasdik ettiği üzere, Türkiye’nin; dünyanın en cömert ülkesi olduğunu, verdiği kalkınma destekleri ve mültecilere açtığı kapılar itibarıyla tüm dünyanın takdirini kazandığını vurgulayan Emine Erdoğan, zirvenin, daha yaşanabilir bir dünyanın inşa edilmesine vesile olması temennisinde bulundu.
“EN BÜYÜK MAĞDURİYETİ KADINLAR VE ÇOCUKLAR YAŞIYOR”
Konuşmasında; açlık, gelir adaletsizliği, savaşlar ve doğal felaketlerin yol açtığı krizler karşısında insani yardım anlayışının gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Emine Erdoğan, insanlığın bu ağır yükleri artık taşıyamadığını söyledi. Bu krizlerin ortasında en büyük mağduriyeti kadınların ve çocukların yaşadığına dikkat çeken Emine Erdoğan, kadın ve çocukların, savaşın yıkıcı etkileri yanında yaşamlarını ağır psikolojik travmalarla sürdürmek zorunda kaldıklarını belirtti.
“İnsan onuruna yakışır bir siyasal ve ekonomik sistem kurmak durumundayız. Umuyorum ki, Dünya İnsani Zirvesi, ahlaki ve insani açıdan bir paradigma değişikliği için milat olur. İnsani yardım politikalarının gözden geçirilmesine vesile olur” diye konuşan Emine Erdoğan, insani yardımın sadece acil durumlarda gönderilen yardım kolilerinden ibaret olmadığını, kalkınma desteklerinin de önemli olduğunu ifade etti.
“ANKARA’DA, AFRİKA EL SANATLARI PAZARI VE KÜLTÜR EVİ AÇILIYOR”
Konuşmasında Türkiye’nin Afrika’ya yaptığı kalkınma yardımlarını da hatırlatan Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanlığı koordinasyonu ve himayesinde yürütülen proje kapsamında, ‘Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi’nin 25 Mayıs tarihinde Afrika Günü’nde Ankara’da açılacağı bilgisini verdi. Emine Erdoğan, burada Afrikalı kadınların el emeği ürünlerinin kâr amacı gütmeksizin pazarlanarak, gelirinin Afrikalı kadınlarla çocukların sağlık ve eğitimi için gönderileceğini açıkladı.
“KADIN İŞ GÜCÜNÜN SÖMÜRÜLDÜĞÜ BİR DÜNYADA YAŞIYORUZ”
Emine Erdoğan, konuşmasının sonunda kadınlar arasındaki dayanışmanın önemine değinerek şunları söyledi: “Kadınlar arasındaki dayanışmanın çok önemli olduğuna inanıyorum. Küresel anlamda toplumsal cinsiyet adaleti için işbirlikleri yapmalıyız diye düşünüyorum. Ne yazık ki, kadın bedeninin, emeğinin ve iş gücünün sömürüldüğü bir dünyada yaşıyoruz. Kadınların ekonomik, siyasal ve sosyal haklarını kazanma mücadelesi, sadece kadınları değil, tüm insanlığı ilgilendiren bir sorundur. Çünkü olumsuz etkileri herkesi kuşatmaktadır. Meseleyi bir insan meselesi olarak ele aldığımız takdirde, zaten birçok sorunun hallolacağını düşünüyorum.”
Emine Erdoğan’ın konuşmasından sonra aile fotoğrafı çekiminin de yapıldığı panelin ardından Emine Erdoğan'ın huzurunda İslam Kalkınma Bankası ile AFAD, TİKA ve Kızılay arasında iş birliği anlaşması imzalandı. Kurum başkanlarının katıldığı imza töreninde, insani yardım çalışmalarının artırılmasına dair karşılıklı iyi niyetler dile getirildi.