Geçtiğimiz Ocak ayında erken seçim isteyen muhalefeti eleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli'yi Erzurumlu 'Teyyo Pehlivan' namıyla anılan Tayyip İde'ye benzetmiş, 'Yenilen pehlivan güreşe doymazmış' diyerek 11 yıl önce hayatını kaybeden Teyyo Pehlivan'ı siyasetin gündemine getirmişti.
Başbakan Erdoğan'ın ilk kez dile getirdiği 'Teyyo Pehlivan' benzetmesi bu kez Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu için kullanıldı. Katıldığı bir televizyon programında CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun Başbakan'a yönelik eleştirilerine tepki gösteren Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin internet sitesinde malvarlığıyla ilgili açıklamalarının düşündürücü olduğunu söyledi.
//"HERKES GANDİ DİYOR, BEN DE TEYYO KEMAL DİYORUM"
Programda Kılıçdaoğlu'na SSK Genel Müdürlük döneminde bazı hastanelerin bakım ve onarım tadilatlarıyla ilgili sorular yönelten Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun 27 Temmuz 1993'de Diyarbakır'da bir hastanenin onarımını 4 yılda tamamladığını, Aydın hastanesinin kalorifer yenilenme işinin 1996 yılında başladığını 6 yılda tamamlandığını belirterek, "Bir kalorifer yenileme işini 6 yılda yapan bir Genel Müdür, bu ülkeyi nasıl yönetecek. Başbakan Erdoğan 6 yılda 68 ile doğalgaz getirdi. Herkes Kılıçdaroğlu'na Gandi
diyor, ben ise her şeye 'Evet' dediği için 'Teyyo Kemal' diyorum. Nedeni ise Sayın Kılıçdaroğlu habire yaparım diyor" diye konuştu.
//ERZURUM'UN EFSANEVİ KOMİĞİ
Erzurum'un Pasinler ilçesinde 1913 yılında doğan, 86 yaşındayken hayatını kaybeden Teyyo Pehlivan (Tayyip İde) ardında birkaç kitap dolduracak kadar mizahi hatıra bıraktı. Yalancılığı ve hazır cevaplılığıyla ünlü olan Pehlivan'ın hayal dünyası oldukça geniş ve renkliydi. Gerçekte yaşamış gibi büyük bir ciddiyetle anlattığı birçok ünlüyle ilgili hayalleri, en az Karadeniz fıkraları kadar şaşırtıcı ve komikti. Teyyo Pehlivan "Rahmetli Atatürk'ün yanında oturuyorum. Gazi, İngiltere Cumhurbaşkanı Curchill
ile satranç oynuyor" gibi başladığı hikayelerinin yanısıra hazır cevaplılığıyla da en az Nasreddin Hoca kadar ünlüydü. Teyyo Pehlivan'ın hala dilden dile dolaşan hikayelerinden birkaçı:
//RIDVAN'IN TELEFONUNA NİYE ÇIKMADI?
Teyyo Pehlivan'ın oturduğu kahvehanenin telefonu çalar. Arayan Teyyo'yu işletmek ister. Ahizeyi kaldıran kahvehanenin sahibi seslenir:
- Pehlivan, Fenerbahçeli Rıdvan arıyor. Seninle görüşmek istiyor.
Teyo Pehlivan umursamaz bir edayla yanıt verir:
- Söyleyin Rıdvan'a Pehlivan hasta yerinden kalkamıyor. Ya daha sonra arasın ya da kendi gelsin.
//AYI BENİ YEDİ
Teyyo Pehlivan kahvehanede böbürlenerek anlatmaktadır. Arka tarafta ise Hasankale'nin eski güreşçilerinden rahmetli Zafer Pehlivan (Altuğ) vardır. Teyyo, Zafer Pehlivan'dan çekinmektedir ama onu görmediği için rahat konuşmaktadır:
- Ola kardaş bir gün dağda geziyorum. Tam büyük bir kayanın dibinden dönüyorum. Karşıma bir ayı çıkmasın mı. Ayı benim gibi üç var, ama hiç istifimi bozmadım. Ola Teyyo dedim kendi kendime. Bir ayıdan mı korkacaksın. Başladık ayı ile güreşmeye. O beni yere vuruyor, sonra ben onu yerden yere vuruyorum. İkimiz de pes etmiyoruz. Aradan iki gün geçti. Hele daha birbirimizin sırtını yere getirememişiz. "
Herkes işin sonunu merakla beklerken Zafer Pehlivan sert bir şekilde çıkışır:
- Ola Teyyo, sonra ne oldu?
Zafer Pehlivanın sesini duyan ve görünce şaşıran Teyyo lafı dolaştırır, nerede kaldığını unutur ve noktayı koyar:
- Ne olacak ayı beni yedi.
//SARIŞIN HEMŞİREYİ ANLATMIŞ
Teyyo Pehlivan Pasinler'deki sağlık ocağına sık sık uğrar.
Kahvehaneye geldiğinde de hemşire muhabbeti yapar. Sonunda kahvehanede konuşulanlar hemşirelerin kulağına gider. Tabi Teyyo'nun bundan haberi yoktur. Sağlık ocağına gittiğinde bu kez hemşireler sinirlidir. Hemşireler bunu bir odaya alırlar ve ellerine neşteri alarak Teyyo Pehlivan'ı tehdit etmeye başlarlar.
Teyyo bu altta kalır mı. Sarışın olan hemşirenin o gün hastanede bulunmadığını görünce şöyle der:
- İnanın sizi anlatmadım, sarışın olanı anlattım.
//DEMİ MOORE'U ÖPÜŞÜNDEN TANIRMIŞ
Teyyo Pehlivan anlatıyor:
- Bir gün Hasankale Belediye otobüsüyle ABD'ye gidiyorum. Bir baktım yolda Demi Moore'un arabasının tekeri patlamış. Neyse kardaş. İndim aşağı, bir dakika sürmedi lastiği tamir ettim. Bunun üzerine Demi, beni yemeğe davet etti. Ben de kıramadım gittim. Demi, teşekkür için yanağımdan öptü. Ben de onu yanaklarından öptüm. Demi, 'Bir daha öper misin' dedi. Neyse ben bir daha öptüm. Demi bana, 'Sen Doğulusun bir daha öp bakayım' dedi. İkinci kez öptüğümde Demi, 'Seni tanır gibiyim, Erzurumlusun' dedi.
Üçüncü öpüşümde Demi, "vallahi seni tanıdım. Sen Hasankaleli Teyyo Pehlivansın" dedi.
-Vallahi ben de şaşırdım. Demi, beni üç öpüşte tanıdı.
//BACISI DAHA İYİ
Teyyo Pehlivan bir gün kahvede otururken televizyonda Micheal Jackson şarkı söylemektedir. Kahvede oturanlar, Teyyo'nun açığını yakalamak, onu tongaya düşürmek isterler. Bu yüzden kasıtlı olarak sorarlar.
- Teyyo; bu Maykıl Caksın nasıl bir karıdır?
Teyyo bu lafın altında kalır mı, hemen cevabı patlatır:
- Vallahi bu bir şey değil de bacısı bundan daha iyidir.
//TEYO PEHLİVANIN EVİ HARİÇ
İngiltere Cumhurbaşkanı Atatürk'ü ziyarete gelmiş Ankara'ya.
Erzurumlu Teyo Pehlivan da tesadüf, Mustafa Kemal'in yanındaymış. Erzurum'un bir meselesi varmış, kentin ileri gelenleri çok rica etmiş. "Ata seni kırmaz, n'olur şunu bi hallediver" demişler,
Teyo Pehlivan da bu nedenle Gazi'ye gelmiş. Bir ara Atatürk'le İngiliz Cumhurbaşkanı satranç oynamaya karar vermiş. Mustafa Kemal, Cumhurbaşkanı'na:
"Oynayalım ama, yenersem bana ne vereceksin?" demiş.
Bunun üzerine İngiliz:
"Yenersen Kuzey İrlanda'yı sana veririm. Ben yenersem sen ne vereceksin?"
demiş. Gazi biraz düşünmüş:
"Eğer ben yenilirsem sana Doğu Anadolu'yu veririm" cevabını vermiş. Bunu duyan Teyyo Pehlivan hemen itiraz ederek:
"Oo, Paşam, bizim ev n'olacak o zaman?" diye sitem etmiş. Atatürk:
"Doğru. Doğu Anadolu'yu veririm ama Teyyo'nun evi hariç"
Bu kez itiraz sırası İngiltere Cumhurbaşkanı'na gelmiş:
"Teyyo Pehlivan'ın evi yoksa ben Doğu Anadolu'yu ne yapayım" demiş ve satranç oynamaktan vazgeçmişler.