ALEV HAMİTOĞULLARI - FERRUH SERÇE (İHA) –
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan Yeni Teşvik Sisteminin dört kategori içerdiğini açıkladı. Çağlayan, “Teşvik sistemini de 4'e ayırdık. Bir genel teşvik sistemi olacak, mevcut devam ettiği gibi gümrük KDV desteği olacak. İkincisi bölgesel destek veriyoruz. Tarihimizde ilk defa tüm illerimizi gerek sosyal gerek ekonomik gelişmişlik endeksini kalkınma bakanlığı çıkarttı. İllerimizin durumunu oradan çok net görüyoruz. Bölge sayısının kaç olacağını su an bilemem. Tahmin ediyorum ki 5-7 civarında bir çerçevede olacak. Diğer yandan bilhassa çok geri kalmış, Türkiye'nin adeta terör konusunda sıkıntı altındaki illerinde yeni özel bir sistem getiriyoruz. Dördüncünün de adını stratejik yatırımlar koyduk. Kastımız, ithal etmek zorunda kalmış olduğumuz ürünlerin Türkiye'de yapılmasını sağlayacak olan bir teşvik mekanizmasıdır.”dedi.
HEDEF 2023
Çağlayan , "Bugün Türkiye gelişen ekonomisi ile özel sektöründe bundan en iyi şekilde yararlandığı önemli başarılar elde etti. Daha gidecek çok yolumuz, kat edecek yolumuz var. Asıl hedeflerimizi 2023 yılında gerçekleştirmek için kolları sıvamış durumdayız. 2023'de Cumhuriyet'in 100.'üncü kuruluş yıldönümünde inşallah ülkemizi çok daha yüksek yerleretaşıyacağız. Siyasi istikrar ve ekonomik istikrar sağlanmammış ise, yatırımcı yarın ne olacağını bilemiyorsa bürokratik engellerle karşılaşıyorsa teşvik sisteminiz faydasız kalır. Bunu daha fazla arttırmak ve geliştirmek istiyoruz" dedi.
"2023 İÇİN KOLLARI SIVADIK"
Cumhuriyetin 2023 yılında 100'üncü kuruluş yıldönümü için bakanlığının 12 yıl vadeli plan yaptığını ifade eden Bakan Çağlayan 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin ulusal bir hedef olduğunu söyledi. Bakan Çağlayan, "Türkiye 2023'de 500 milyar dolar ihracat yapacak ve bu hedef ulusal hedefimiz olacak. Böylelikle Türkiye'yi Dünyanın 10. büyük ülkesi yapacağız. Yapar mıyız? Bal gibi yaparız. Bu hedefe ulaşmak için muhalefet iktidar el ele vererek çok çalışmalıyız" dedi.
"AVRUPA ÜRETEMEZ DURUMDA TÜRKİYE GÜVENLİ LİMAN"
Türkiye'nin verimliliğinin gittikçe arttığını kaydeden Bakan Çağlayan, Türkiye'nin dışarıdan ortak alacak seviyeye geldiğini belirterek şöyle konuştu:
"Türkiye yakında her yere ithalatını yapacaktır. Türkiye artık dünyada güvenli sığınabilecek bir liman olmuştur. Bugün Avrupa'nın 20 ülkesini içine düştüğü sıkıntıda, Türkiye yıldız gibi parlamaya devam ediyor. Türkiye AB'nin 20 ülkesinden çok daha iyidir. 2003- 2011 yılları arasında yabancı yatımlar 107 milyar dolar olmuş. Bunun yüzde 86'sı Avrupa'dan. Türkiye'nin lojistik alt yapısını güçlendirmek için çalışıyoruz. Türkiye'ye yatırıma gelen yabancı yatırımcılar ülkenin 10 yıllık değerlerine bakarak
geliyor. Avrupa'da 1 milyon 600 bin işletme kapanacak. Türkiye bu noktada fırsat olarak değerlendirilebilir. Dünyanın çok önemli şirketleri mevzuat ve ortaklık yönünde çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye dışardan ortak alacak bir seviyeye gelmiştir. Avrupa artık üretemez hale gelmiştir ve Türk sanayisinin verimliliği gittikçe artıyor. Yeni teşvik sisteminde önemli çalışmalar yapacağız Ocak sonuna kadar bitireceğiz. İthalatımız ve cari açığımız tek tek inceledik. Fakat ithalat rakamları konusunda ağzı olan konuşuyor. Bugün Türkiye'nin 11 aylık rakamda gelinen seviyesi büyük bir rakam. Cari açık sadece Türkiye'nin sorunu değil. Bugün Dünyada 128 ülkede var."
YENİ TEŞVİK SİSTEMİ
Bakanlık olarak bundan sonra her sektöre destek vermeyeceklerini açıklayan Bakan Çağlayan teşvik sistemi üzerinde çalışmaların devam ettiğini ve Ocak ayı sonuna kadar çalışmaların sonuçlanacağını söyledi.Teşvik sistemini dörde ayırdıklarını açıklayan Bakan Çağlayan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yeni teşvik sisteminde önemli çalışmalar yapıyoruz. Teşvik sistemimizin ilk günden beri Ocak Ayı sonuna kadar bitirip açıklayacağımızı söylemiştik. İthalatımızı cari açığımızı tek tek inceledik. Ancak bunlarla ilgili ağzı olan konuşuyor. Her sektöre destek vermeyeceğimizin altını çizerek özellikle ifade etmek istiyorum. Sadece uluslararası rekabet gücüne sahip, yüksek katma değeri ve yüksek teknolojiyi ihtiva eden sektörlere sadece destek verilecektir. Her yerde de aynı sektör desteklenmeyecektir. İzmir'de desteklenecek olan sektör illa yanı başındaki ilde desteklenmeyecektir. Anlayışımız bu şekildedir. Bilhassa bizim demir çelik, alüminyum sektöründe yani metal işleme tesislerimizin en önemli girdisi olan enerji konusunda önemli çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda yapmış olduğumuz çalışma, tabii bunlar daha ham çalışmalardır, ekonomi koordinasyon kurulunda görüştük. Pazartesi günü tekrar görüşeceğiz. İnşallah son şekli
verdik, veremedik tekrar bir toplantıyla son hale getirip Sayın Başbakanımızla beraber tüm kamuoyuna duyuracağız. Ancak yapmak istediğimiz şu, neden Türkiye alüminyum, bakır, demir ithal ediyor neden dışa bağımlılığımız var. Bunların hepsinin nedeni enerji fiyatlarının yüksek oluşudur. Enerji konusunda bu tesislerle bu üretimlerle ilgili Türkiye'nin ithal ettiği bu ürünleri Türkiye'de yapan firmalarımızın yapacağı enerji yatırımlarında yatırım teşviki desteği vereceğiz. Teşvik sistemini de 4'e ayırdık. Bir genel teşvik sistemi olacak, mevcut devam ettiği gibi gümrük KDV desteği olacak. İkincisi bölgesel destek veriyoruz. Tarihimizde ilk defa tüm illerimizi gerek sosyal gerek ekonomik gelişmişlik endeksini kalkınma bakanlığı çıkarttı. İllerimizin durumunu oradan çok net görüyoruz. Bölge sayısının kaç olacağını su an bilemem. Tahmin ediyorum ki 5-7 civarında bir çerçevede olacak. Diğer yandan bilhassa çok geri kalmış, Türkiye'nin adeta terör konusunda sıkıntı altındaki illerinde yeni özel bir sistem getiriyoruz. Dördüncünün de adını stratejik yatırımlar koyduk. Kastımız, ithal etmek zorunda kalmış olduğumuz ürünlerin Türkiye'de yapılmasını sağlayacak olan bir teşvik mekanizmasıdır. Bizim neyimiz eksik? Evet var, ölçek, tasarruf problemimiz var. Şimdi bunu gerek uluslararası gerek yatırımcıların bizim ulusal yatırımcılarımızla beraber yapacağı teşvik sisteminin bir bacağı ve bilhassa ithalatı dikkate alarak, cari açığı dikkate alan bir teşvik sistemini Türkiye'de ilk defa gündeme getireceğiz."