SAMET ÖZÜNAL(GHA) - Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren İl Kontrol ve Laboratuar Müdürlüğü, 2010 yılında bin 363 numune üzerinde analiz gerçekleştirdi. Yapılan analizlerin yüzde 80’lik bölümü ise, gıdada yoğunlaştı.
//GIDA ANALİZLERİ
Erzurum İl Kontrol ve Laboratuar Müdürü Yücel Koşapınar, 2010 yılında yürütülen analiz çalışmalarıyla ilgili olarak bilgiler verdi. Kurumda yapılan analizlerin sayısının her geçen yıl arttığını vurgulayan Koşapınar, 2007 yılında yapılan analiz sayısının 313 olduğunu hatırlatarak, 2010 yılında bu rakamı 4’e katladıklarını belirtti. Gıda, yem ve atık su numuneleri üzerinde yapılan analizlerin büyük bir bölümünün gıda üzerinde yoğunlaştığını anlatan Koşapınar, “Gerçekleştirdiğimiz analizlerin bin 200’ü gıda, 40’ı atık su ve 123’ü de, yemleri kapsıyor. Gıda ürünleri içerisinde yoğunluğu ise, süt ve süt ürünleri oluşturdu.” diye konuştu.
Erzurum İl Kontrol ve Laboratuar Müdürlüğü’nün, sahip olduğu teknik imkanlarla her geçen yıl göz doldurduğunu dile getiren Koşapınar, bu durumu rakamların da ortaya koyduğunu ifade etti. Erzurum’da 2007 yılında sadece 313 analizin yapıldığı Erzurum İl Kontrol ve Laboratuar Müdürlüğü’nde, 2008 yılında 286 ve 2009 yılında da 837 numune üzerinde çalıştıklarını anımsatan Koşapınar, faaliyetlerin giderek hız kazanacağına işaret etti.
//BİR İLKE İMZA ATILDI
Öte yandan Erzurum İl Kontrol ve Laboratuar Müdürü Yücel Koşapınar, hizmet yelpazesini genişleten kurumun, 2010 yılı Haziran ayı itibariyle bir ilke daha imza attığını da hatırlattı. Kuruma kazandırılan HPLC cihazı sayesinde gıda maddeleri ve yemler üzerinde ‘Aflatoksin’ analizi yapma imkanına kavuştuklarını kaydeden Koşapınar, “Aflatoksin analiz hizmetlerimizi, 1 Haziran 2010 tarihi itibariyle başlatmıştık. Bu bakımdan 2010 yılı kurumumuz açısından da şanslı bir yıl oldu.” dedi.
Aflatoksinlerin, insanlarda akut nekroz, siroz ve karaciğer kanserine neden olduğunu vurgulayan Koşapınar, “Özellikle B1, kuvvetli bir kanserojendir ve etkisini karaciğerde gösterir. Aflatoksinin bu etkisi, son yıllarda yapılan genetik çalışmalarla kesin olarak kanıtlanmıştır. Aflatoksinin düşük olması da tehlikeyi azaltan bir faktör değildir. Tüketilen gıdalarla sıkça alınması durumunda karaciğerde birikerek benzer etkisini oluşturmaktadır. Bu süreç ölüme kurulmuş bir saat gibidir.” diye konuştu. Yeni imkanlarla donatılacak olan kurumun, Erzurum’daki her türlü analiz ihtiyacına cevap verebilecek bir yapıya kavuşturulacağını dile getiren Koşapınar, bu bakımdan 2011’e yönelik çeşitli planlarının bulunduğunu sözlerine ekledi.