ORBAY GIDA KRİZİNE İŞARET ETTİ
Artan tüketime bağlı olarak üretim olanaklarının zorlandığını, iklim değişikliği, biyoenerji ve iklim değişikliklerine bağlı çevre konularının tüm insanlığın ortak sorunları haline geldiğini anlatan Örbay, “Dünya nüfusunun artması, piyasa koşulları ve biyolojik çeşitliğinin yok olması, ekonomik ve sosyal hedeflerimizi riske atmaktadır. Tarım ürünleri ve gıda arzında yaşanacak olumsuzluklardan etkilenmemek adına titiz önlemlerin alınması günümüzde elzem hale gelmiştir” dedi.
NÜFUS ARTIŞI
Nüfus artışı sonucu artan taleplerin her geçen gün karşılanamaz hale geldiğini vurgulayan Tarım İl Müdür Yardımcısı Örbay, ekilebilir alanların genişletilemeyeceği için artan gıda arzını karşılayabilmek üzere tarımsal üretim sistemindeki verimliliğin artırılması gerektiğini kaydetti. Ancak bunları uygularken artan gıda fiyatlarının, iklim değişikliğinin ve biyoyakıta olan talep artışı gibi sorunlarla da karşı karşıya kalındığını aktaran Örbay, “Artan gıda fiyatları tarım ve gıda sektörü için fırsatlar yaratmasına rağmen bu durum üreticilerden çok tüccarların lehine olacaktır. Bunun aksine küçük ölçekli çiftçiler ve düşük gelir sahipleri artan gıda fiyatlarından ciddi biçimde etkilenecektir” diye konuştu.
BİYOYAKIT SEKTÖRÜ
Yakıt maliyetlerinin artması nedeniyle daha ucuz ve çevre ile dost enerji kaynaklarının araştırılmasının yapılmasının elzem olduğuna işaret eden Örbay, bu kapsamda ülkemizde biyodizel sektörünün yavaş ancak kademeli biçimde gelişmekte olduğunu ifade ederek, “Bu nedenle tarımla uğraşan kişilere daha fazla yağlı tohum üretmeleri fırsatı doğmaktadır. Bu durum, çiftçilere daha fazla kazanmaları için elbette fırsat yaratmaktadır ancak beraberinde gıda güvencesine yönelik risk oluşturmaktadır. Gıda güvencesi biyoyakıt talebi ile birlikte değerlendirilmeli ve gıda güvencesine yönelik sürdürülebilir stratejiler hazırlanmalıdır” diye konuştu.
ÖZEL ÖNLEM
Sürdürülebilir üretim sistemlerinin kurulması için izleme, risk değerlendirme ve etkili önlemlerin alınması gerektiğini vurgulayan Erzurum Tarım İl Müdür Yardımcısı Uysal Fayet Örbay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu önlemler su, toprak ve biyoçeşitlilik gibi doğal kaynakların korunması, sürdürülebilirliği ve etkin kullanımına yönelik olmalıdır. İklim değişikliği ve biyoenerji arzının yarattığı güçlüklerle mücadele etmek ve gıda güvencesini sağlamak için iklimle uyumlu ve sürdürülebilir üretim teknikleri geliştirmek zorundayız. Su kaynaklarının etkin kullanımının yer aldığı iklim değişikliğine adaptasyon, sel ve kuraklık için erken uyarı sisteminin geliştirilmesi, yenilenebilir enerji kaynaklarının sunulması, kuraklık stresine dayanıklı bitki çeşitlerinin geliştirilmesi ve doğal kaynaklar ve çevreyi korumaya yönelik tarım tekniklerinin geliştirilmesi için önlemler alınmalıdır. Küresel anlamda karşılaşılan güçlükler, tüm ülkeler için hemen hemen benzerdir. Bu sebeple insanlığın; herkes için tek bir dünyanın var olduğunun farkına varması, gelecek nesiller için gıda kaynaklarını güvence altına alacak çalışmaları başlatması, deneyimlerini ve bilgi birikimini paylaşması, çevreye daha saygılı üretim metotlarını geliştirmesi kaçınılmaz hale gelmiştir.”