Tarıma iklim değişikliği darbesi

Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi gibi, yıllık yağışın önemli bir kesiminin kar yağışları şeklinde düştüğü bölgelerde, toprak ve su kayıplarının ok daha belirgin özellikler taşıdığı bildirildi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taşkın Öztaş, küresel iklim değişikliklerinin, Erzurum’da toprak ve su kaybı yaşanmasında çok önemli b ir paya sahip olduğunu söyledi.

//İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE ERZURUM

Öztaş, “Ülkemiz ve bölgemiz için en önemli arazi ve toprak sorunu olarak erozyonun ciddiyeti kabul edilmektedir. Yılda 1,4 milyar ton toprağın kaybedildiği ülkemizde bu kayıpların önlem alınmadığı takdirde iklimsel değişikliklere bağlı olarak çok daha ciddi boyutlara ulaşacağı tahmin edilmektedir.” diye konuştu.

Bu bağlamda son dönemlerde yapılan tespitlere göre, özellikle Mart ve Nisan dönemlerinde toprak alt katmanlarının donmuş halde olduğunun anlaşıldığını kaydeden Öztaş, “Havaları ani ısınmasına bağlı olarak meydana gelen kar erimeleri toprağın çözülen üst 3 ile 5 santimetre kalınlığındaki tabakasını tamamen taşıdığı ve sonuçta hem su, hem de toprağın en yüksek üretkenlik derecesine sahip tabakasının tamamen yok olmasına yom açtığı görülmektedir.” dedi.  Bu kapsamda veri üretmek ve kayıpları bilimsel olarak ortaya koymak amacıyla Toprak Bölümü olarak çeşitli proje hazırlıkları yürüttüklerini belirten Öztaş, bu sorunun çözümüne sunulacak her türlü katkıyı önemsediklerini dile getirdi.

//TÜBİTAK İLE ORTAK ÇALIŞMA

Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırmalar Kurumu (TÜBİTAK) desteğine sunulmak için önemli model çalışma projeleri hazırladıklarını açıklayan Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taşkın Öztaş, “Özellikle doğal örtünün tahrip edilmemesi, toprakların strüktürel özelliklerinin geliştirilmesi, organik maddelerin tarım topraklarına uygulanması ve yeşil gübreleme yapılması ve stabilizasyon çalışmaları için de toprağı yerinde tutacak bir takım organik polimerlerin kullanımına dikkat çekilmekte ve artan erozyon riskinin mutlaka iklimsel değişiklikler dahilinde öncelikle olarak programlanması gerekmektedir.” dedi.

Bu yönde yürütülecek her türlü çalışmanın, sonuçları açısından Erzurum ve Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere bütün ülke için büyük bir önem taşıdığını anlatan Öztaş, erozyonun, insanlığın karşısındaki en büyük doğal felaket olduğunu sözlerine ekledi.

(