ERZURUM (İHA) - Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, Üç Kümbetler Projesi çerçevesinde Emir Şeyh Camii, Türbesi ve çeşmesini içine alan adanın kamulaştırılarak çevreyi saran kötü yapıların yıkılmasının kendisini çok mutlu ettiğini söyledi. Korkut, “Burası adeta sarılmıştı. Kimse bu güne kadar görmemiş ve duymamış. Şükür, bizim çalışmalarımız ile Emir Şeyh Camii ve Türbesi halkın görüş alanına girebildi, bitişikteki çeşmenin suyunu insanlar rahatlıkla içebilecekler.” dedi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM
Yakutiye Belediyesi’nin Üç Kümbetler Projesi alanı içerisinde yer alan Emir Şeyh Camisi ve Türbe yapılan yıkımlar ile adeta yeniden doğdu. Yıllarca kötü yapılaşma ortasında kalan, halkın ve turistin görmesi için özel çaba gerektiren Emir Şeyh Camii ve Türbesi ile bunlara bitişik yaptırılan çeşme artık özgürleşti. Yapılan yıkımlar ile bir tarihi değerler zincirinin gün yüzüne çıktığını ifade eden Ali Korkut, “Cami Osmanlı, Türbe ise İlhanlı dönemi eseri ve çok kıymetli. Çeşme yine Osmanlı eseridir. Maalesef bu eserler bir ticari işletme tarafından adeta sarılmıştı. Yerlerini kamulaştırdık ve 1.3 milyon dolayında kamulaştırma bedeli ödedik. Artık tarihi eserler insanla kucaklaşabilir konuma geldi. Yerli ve yabancı turistin de rahatlıkla gezebileceği bir alana dahil oldu. Tarihi değerleri kurtardıkça belediye başkanı olarak çok mutlu oluyorum” şeklinde konuştu.
ÜÇ DEĞER, GÜN YÜZÜNE ÇIKTI
Yakutiye Belediyesi tarafından yürütülen proje çerçevesinde adeta yeniden doğan Cami, türbe ve çeşme çıplak gözle rahatlıkla görülebilir konuma geldiler. Ali Korkut’u mutlu eden çalışmaya konu eserler kültür tarihi açısından da önem taşıyor. Eserlerin tarihçesi ve özellikleri de önem arz ediyor. Eserler ve tarihçeleri şöyle;
KİTABESİ:
Hayır ve hasenat sahibi halen Erzurum Valisi, eşi bulunmaz Vezir, Devletli Hacı Abdullah Paşa yaptırmıştır. Allah, dilediği hayrı ona kolay kılsın" Çeşme H.1204/M.1790 yılında yaptırılmıştır.
Erzurum'un tarihi çeşmelerinden biridir. Şehri çevreleyen sur duvarlarının Tebrizkapı'sına yakın bir yerde olan çeşme, güneyinde bulunan Emir Şeyh Türbesi ve Camii ile birlikte tarihi bir doku oluşturur.
Dikdörtgen boyutlarda ve sivri kemerli olarak kesme taştan yapılan çeşme ise, Emir Şeyh Camii'nin kuzey duvarının batı köşesine bitişiktir. Eski Erzurum mahallelerinden birinde yer alan tarihi çeşme, sanki kaldırım tarafından zincire vurulup, iki adım ötesinden geçen insanlara, akıtılmayan suyunu ikram edememenin üzüntüsünü yaşamaktadır.
Emir Şeyh Türbesi: Özellikle Türbe, Erzurum'un Saltuklu dönemine ait mezar anıtlarından biri olması nedeniyle büyük önem arz eder.
Emir Şeyh Türbesi, Çifte Minareli Medrese'nin arka tarafında Emir Şeyh Cami ile iç içe girmiş bir durumdadır. Türbenin giriş kapısı caminin içinde idi. Dolayısıyla türbeyi ziyaret etmek isteyen vatandaşlar, caminin içindeki giriş kapısını kullanmak zordundaydı.
Şimdilerde vatandaşın rahatça ziyaret edebileceği bir yer haline getirilen türbenin, dış yüzeyinde de tadilat yapılarak görünür hale getirildi. Türbe'nin duvar örülerek ev yapılan kısmı yıkılarak, caminin dışından olan giriş kapısı da gün yüzüne çıkartıldı. Ayrıca buraya bayanlar için mescit ve ziyaret etme yeri de düşünülmüş. Duvarları yeniden onarılarak, kaliteli ahşaplarla örülen türbenin, zeminini ve tavan kısımları yeniden tadilat edilip, daha lüks ve ziyaret edilebilir hale getirildi. Türbenin giriş kapısında yazan kabartma seki yazılarda gün yüzüne çıkarılmış.
Döneminin hem valisi hem de büyük âlimlerinden olduğu sanılan Emir Şeyh Hazretleri'nin hayatına ilişkin ise fazla bilgi bulunmuyor. İbrahim Hakkı Konyalı tarafından kaleme alınan Tarihçe-i Erzurum eserinde Emir Şeyh Hazretleri'nin İlhanlı döneminde yaşamış olduğu tahmin ediliyor.
Erzurum'un bazı tarihi abidelerini manzum bir halde ifade eden Erzurumlu mutasavvıf ve şair Ketencizade Rüştü Efendi, bu türbe hakkında mısralarında şunları söylüyor: -Ulu Cami bina oldukça, bu türbe bina olmuş- bu mısralara göre türbenin Ulu Cami'nnin yapıldığı tarihte yapıldığı tahmin ediliyor. Ketencizade Rüştü’nün belirttiğine göre türbe, 575 senesinde, Saltukoğlu Sultan Mehmet Kızılarslan zamanında inşa edilmiştir.
Emir Şeyh Camii; üzerinde kitabe bulunmamaktadır. Camii mimari özelliklerine göre 18. Yüzyılla tarihlendirilmiştir. Emir Şeyh Camii ahşap destekli ve düz tavanlı cami plan tipindedir.