TİCARİ POTANSİYELİYLE ERZURUM’UN “STAR” İŞ MERKEZLERİNDEN
AK MERKEZ
Bu Haftaki “Katma Değer üretenler” yazı serisinin konukları AK Merkez esnafı.
Beş yıllık maziye sahip genç İş Merkezi, dış görünü ve içerdeki ticari ahengiyle örnek bir performans sergiliyor.
1999 yılında hizmete açılan Ak Merkez 6 kattan oluşuyor. 80 mağazanın yer aldığı iş merkezinde yaklaşık 220 kişi istihdam ediliyor.İş merkezinin üst katlarında serbest meslek sahiplerinin büroları bulunuyor. Alt katlarda ise beyaz eşya, kasetçi, bay-bayan kuaförü, parfümeri, lokanta, çay ocağı, terzi, kitap evi, internet kafe türünden işletmeler var.
Ak Merkezde faaliyet veren esnafın ortak sıkınsı şehirdeki ticari performansa etki eden imar yapılanması.
AK Merkezin değerli esnafının kent ekonomisi ve ticaret sektörü üzerindeki değerli görüşlerini aktarıyor, mutlu, hayırlı ve bol kazançlı haftalar diliyoruz.
ERZURUM
GÖZEGER: İŞLER KESAT
Temizliğiyle dikkat çeken AK Merkezde önce yönetici Zeki Gözeger’le sohbet ediyoruz. Bizi işyerinde ağırlayan Gözeger önce şehirdeki genel ekonomik durgunluğa değiniyor. Erzurum’da tarım sektörünün önemli olduğunu fakat bu sektörün artık kendini ifade edemez hale geldiğini anlatan Gözeger, Erzurum’da tarımsal aktivitenin bittiğini, esnafın da bittiğini söylüyor. İşsizliğin önemli boyutlara ulaştığını, insanların yoksulluk sebebiyle zorunlu harcamalarını bile yapamadığını belirten Gözeger: “esnafımız da bitik durumda. Sabah dükkanını açıp akşam hiçbir şey satamadan dükkanlarını kapatan esnafımız var. Erzurum'a ikinci bir üniversite açılması lazım. İstihdama yönelik yatırımların yapılması şart. İşsizlik ortadan kaldırılırsa herkes rahat eder.” diyor üzülerek.
OTOPARK SORUNU ARTIK ÇÖZÜLMELİ
AK merkezin cesametine rağmen iş potansiyelinin bir takım sebepler yüzünden düşük seyrettiğine değinen Gözeger esnaf disiplin ve terbiyesinin unutulduğuna dikkat çekiyor.
Gözeger, Atatürk Üniversitesi dolmuş trafik güzergahının, kent esnafının durumu dikkate alınmadan belirlendiğini, bu yüzden de ticaretin bazı yerlerde canlı, bazı bölgelerde ise bitik durumda olduğunu ifade ediyor. Son durağı Çaykara Caddesi olan üniversite dolmuşlarının Tebrizkapı ‘ya kadar gelmesi gerektiğini vurgulayan Gözeger, Üniversite içinde ticari faaliyet yoğunlaşmasının da esnafı olumsuz etkilediğine değiniyor ve diyor ki: “Üniversitede çeşitli iş yerleri açılıyor. Öğrenci şehir merkezine inmeden bütün ihtiyaçlarını kampüs içerisinde karşılayabiliyor. Bu da şehir merkezinde esnafın durumunu iyice kötüleştiriyor. Üniversite eğitim ve öğretim yapılan bir yer kazanç yeri değildir.”
AK MERKEZ, MAL VE MÜŞTERİ EMNİYETİ BAKIMINDAN ÖRNEK DURUMDA
AK Merkez’in mal ve müşteri güvenliği yönünden sorunu olmadığını, özel güvenlik elamanları çalıştırıldığını söyleyen Gözeger, bu arada polis devriye sayısının da artırılmasını da istiyor.
Otopark sorunun iş merkezlerini ticari aktivite bakımından olumsuz etkilediğine dikkat çeken Gözeger, “artık buna bir çare üretilmeli. Otopark sorunu Erzurum’un genel sorunu haline geldi.
İş merkezimizin ayrıca otopark sorunu var. esnaf araçlarını rahatlıkla caddenin karşı tarafına park edebiliyor ama müşteriler caddenin sol tarafına araçlarını park ettikleri zaman ceza yiyorlar. Bu soruna da bir çözüm bulunması gerekiyor.” diyor.
Gözeger’e teşekkür ederek AK Merkez esnafını dolaşmaya başlıyoruz. Esnaf dertlerini, beklentilerini aktarıyor. İşte AK Merkezini ak esnafının söyledikleri:
PEŞMEN: HALK DARDA, ESNAF ZORDA
Yavuz Peşmen BİL-FAKS otomasyon sistemleri işletmecisi.
AK merkezde iş potansiyelinin çok düşük olduğunu bunun da üniversite öğrencisi sirkülasyonunun yanlış yönlendirilmesinden kaynaklandığını anlatıyor ve şunları söylüyor: “Yakutiye Belediyesinden sonra bu tarafa doğru düzgün öğrenci geçmiyor. Üniversite durağı Tebrizkapı'ya alınırsa esnaf da rahatlar.”
“Erzurum'da pasaj kültürü'de yok. İnsanlan pasajlarda neler var neler yok bilmiyorlar.” İfadeleriyle iş merkezlerinin genel sorunlarına değinen Peşmen oto park sorunun da müşteri cazibesini etkilediğini kaydediyor.
Esnafın durumunun yakinen gözlenmesi için milletvekili ve Belediye Başkanlarının iş merkezlerini gezmeleri gerektiğini belirten Peşmen : “Ama biz büyüklerimizi buralarda göremiyoruz. Seçim zamanlarında gelip merhaba deyip, gidiyorlar. Esnafla ilgilenilmesi lazım.” Sözleriyle siyasilere sitem ediyor. İşsizlikteki artışın il ekonomisini çökerttiğini, bunun önlenmesi için 2. üniversite açılması başta olmak üzere istihdama yönelik yatırım yapılmasını isteyeh Peşmen: “halk darda, esnaf zorda” ifadeleriyle genel ekonomik durumu tanımlıyor.
AKTAŞ: PASAJLARIN DIŞ CEPHESİ KAPATILMALI
Ay-şen BEBE işletmecisi Ferhat Aktaş: “Erzurum'da pasaj kültürü yok. Aileler pasajlara giremiyorlar.” sözleriyle başlıyor sohbete. Aktaş pasajlara müşteri çekmek için ilginç bir öneride bulunuyor: “Pasajların etrafı duvarlarla kapalı olmalı. Yani vatandaş dışarıdan pasajın içinde ne olduğunu görmemelidir. Merak edip pasajın içine kadar girmelidir. Böylelikle alış veriş bile yapmasalar gezerler ve pasajın içerisinde ne olduğunu başkalarına anlatırlar. Böylece de iş merkezinde bir yoğunluk sağlanmış olur.” sözleriyle teklif sunuyor.
Erzurum’un GSMH bakımından Türkiye’nin 62. sırasında bulunduğunu, halkın alım gücünün ciddi düşüş kaydettiğini anlatan Aktaş, Erzurumda birlik ve beraberliğin olmadığından yakınarak: küçük sermayeler birleştirilip, büyük yatırımlar yapabiliriz. Ama bir araya gelemiyoruz. BU eksikliğimizdir” diyor.
AKSAKAL: ÖĞRENCİ TEBRİZKAPI’YA YÖNLENDİRİLMELİ
Harun Aksakal, Can Kozmetik işletmecisi. İş merkezinde bulunan esnafın iş potansiyelinin düşük olduğundan yakınarak: “ Sabah dükkanını açıp akşam da sadece kapatmakla, kapısına kilit vurmakla yetinen esnafımız var.” şeklinde konuşuyor. Üniversite öğrencisinin Yakutiye Belediyesinden bu tarafa geçmediğini de belirten Aksakal, yetkililerin ticari gelir dağılımındaki adaletsizliğin giderilmesi için yeniden bir trafik düzenlemesi yapmaları gerektiğini söylüyor.
Aksakal: “ Üniversite öğrencisinin bu tarafa gelmesi sağlanırsa Erzurum'da ticari bir canlılık sağlanmış olur. Tebrizkapı esnafının da yüzü güler.” diyor.
Hükümetin iş adamlarının Doğu Anadolu Bölgesi’ne yatırım yapmaları için ayrı bir teşvik yasası çıkarması gerektiğine değinen Aksakal şunları ekliyor: “ Aksi taktirde şehrimizde bulunan esnafda iş kapasitelerinin düşük olmasından dolayı dükkan kapayacak ve işsizler sınıfına bizlerde girmiş olacağız. Bunun için acilen çözümler bulunmalı ve uygulamaya geçirilmelidir.”
ALKAN: ESNAF YARININDAN EMİN DEĞİL
Alkan Düğme işletmecisi Zeki Alkan’ın ilginç tesbitleri var.
“Halkın iş merkezlerine olan talepleri gerçekten çok düşük.” Vurgusunu yapan Aklan şunları söylüyor:” Vatandaşımızın alım gücü düşük. Bunun önüne geçmek için Erzurum'da sanayileşme şart. Halkımız batıya göç ediyor, bu göçün önlenmesi için hükümetimizin çare bulması gerekiyor. Umudumuz öğrenciye kalmış ama; öğrenci de bu tarafa geçmiyor. Yakutiye Belediyesinden bu tarafta öğrenciyi görmek çok sayıda mümkün değil. Üniversite dolmuşlarının son durağı Çaykara Caddesi olmamalıdır. Son durak eğer Tebrizkapı'ya alınırsa öğrenci bu tarafa gelir ve bu taraftaki esnaf da rahat bir soluk almış olur.”
AK Merkezin iyi bir yerde konuşlandırılmış olduğunu, örnek bir ticari faaliyet verildiğini anlatan Aklan, şehirdeki genel yoksulluğun esnafı etkilediğini anlatıyor ve hükümetten Erzurum’a acil yatırımlar yapmasını istiyor.
DELİBAŞ:ÖĞRENCİ TRAFİĞİ YENİDEN DÜZENLENMELİDİR
Gürbüz Delibaş, Kardeşler Bilgisayar işletmecisi.
İş merkezinde bulunan esnafın beklenen performansı sergileyemediğini, sermaye ve çalışmasının karşılığını alamadığını anlatan Delibaşyaz aylarında Erzurum esnafının kepenk indirdiğini anlatarak, ekonominin öğrenciye bağımlı durumundan yakınıyor.
“ Üniversite öğrencilerinin Tebrizkapı civarına yönelmeleri veyahut yöneltilmeleri gerekiyor.” diyen Delibaş şunları söylüyor:” Çaykara Caddesi’nde son olarak duran Üniversite dolmuşları Tebrizkapı tarafına da gelmelidir. Eğer öğrenci çekilirse bu taraftaki esnaf da rahatlamış olur.”
Delibaş şunları ekliyor: “Erzurum Üniversite öğrencisiyle ayakta duruyor. O zaman bu öğrencilerin güzergahını yaygınlaştırmak lazım değil mi? Dadaş sinemasının önüne kadar öğrenci geliyor, bu taraflara ise yok. Bu düzenleme rasyonel değil.”
HİMKURAN: ÜNİVERSİTE DOLMUŞLARI TEBRİZKAPI’YA DA GELMELİ
Kadınca Terzisi sahibi Hakan Himkuran işsizliğin esnafı da etkilediğini, halkın alım gücünün düştüğünü bunun da esnafın belini büktüğünü söylüyor. O da diğer esnaf arkadaşları gibi şehir trafiğindeki mevcut güzergahlardan memnun değil. Atatürk üniversitesi öğrencilerini kente getiren toplu taşıma araçlarının Tebrizkapı’ya da yönlendirilmesi gereğine değiniyor ve Himkuran diyor ki:” “üniversite dolmuşlarının son durağı Tebrizkapı olmalıdır. Çünkü öğrenci Yakutiye Belediyesinde sonra bu tarafa geçmiyor. Bu da Tebrizkapı tarafına ve bu cadde üzerine düşen esnafın durumunda da olumsuz etkide bulunuyor. Artık yeni bir düzenleme şart. Geleceğimiz biraz da böyle bir düzenlemeye bağlı”
Hakan Himkuran: “iş merkezimizin otopark sorunu da var. Biz araçlarımızı caddenin sağ tarafına park edebiliyoruz ama müşterilerimiz caddenin sol tarafına park ettikleri zaman ceza yiyorlar. İş merkezinin arka tarafında 6 - 7 araçlık bir araç park yeri var ama o da yetmiyor.” Sözleriyle oto park sorununa atıfta bulunuyor.
TAŞLIBEYAZ: ERZURUM’DA KAHVELER İŞ YAPIYOR
Mustafa Taşlıbeyaz, Hüdayi Kitapevi’ni işletiyor. İş Merkezinde kültür temsilciliği yapıyor.
Taşlıbeyaz :” İşmerkezinde ticari potansiyel düşük. Halkın alım gücü yok. Erzurum'da kahve ve bakkal sanayi bir de söğüt ve kavak ağacı olmak ükere iki ürün var. Bunlarda Erzurum'a hiçbirşey kazandırmıyor. Erzurum'a sanayileşme şart. İnsanların kahve köşelerinde oturarak değil de fabrikalarda çalışarak zamanlarını geçirmesi hem kendi açılarından daha iyi olacak hem de işsizlik ortadan kalkmış olacak. Bunun için hükümetimizin işsizliğe bir çare bulması gerekiyor.” diyor sohbetinde. İş merkezlerine olan talebi artırmak için, buralara belediyeler tarafından çevre düzenlemesi yapılması gerektiğini söyleyen Taşlıbeyaz. “Erzurum’da en canlı sektör ticaret sektörü. Bütün olumsuzluklara rağmen esnaf, Erzurum ekonomisinin can damarı. O zaman esnafın içinde bulunduğu şartlar iyi gözlenmeli, ticaret yapma koşullarına olumlu katkı sağlayacak etkinlikler gerçekleştirilmelidir. İş merkezlerinin yoğun bulunduğu alanlarda çevre düzenlemesi ve otopark yapımı şart olmuştur.” şeklinde konuşuyor. Taşlıbeyaz da Atatürk üniversitesi öğrencilerinin şehir ekonomisinde ciddi katkıları bulunduğunu fakat onlardan gelen katma değerin yanlış trafik düzenlemesi sebebiyle bir merkezde tutulduğunu öne sürerek, yeni bir trafik düzenlemesi yapılmasının şart olduğu şeklinde görüş bildiriyor.