TDK'NIN 75. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ TÖRENLERİNDE KONUŞAN CMHURBAŞKANI SEZER:

TDK'NIN 75. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ TÖRENLERİNDE KONUŞAN CMHURBAŞKANI SEZER: DİLİMİZDE NE YAZIK Kİ, BİR YOZLAŞMA YAŞANMAKTADIR Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, toplumun geniş kesimlerinde Türkçe'nin doğru, etkin kullanılmasına özen gösterilmediğini, Türk dilindeki yabancı sözcüklerin sayısının hızla arttığını belirterek, ''Dilimizde ne yazık ki, bir yozlaşma yaşanmaktadır'' dedi. TDK'nın 75. kuruluş yıl dönümü, TDK Konferans Salonu'nda düzenlenen bir törenle kutlandı. Törenin açılışında bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Sezer, Türk Dil Kurumu'nun, yüklendiği sorumluluğun bilinciyle Dil Devrimi'nin başarıyla sürdürülebilmesi için öncü ve örnek olduğunu, topluma yol gösterici hizmetlerde bulunduğunu bildirdi. ''Dilimizde ne yazık ki, bir yozlaşma yaşanmaktadır'' diyen Sezer, Toplumun geniş kesimlerinde Türkçe'nin doğru, etkin kullanılmasına özen gösterilmediğini, Türk dilindeki yabancı sözcüklerin sayısının hızla arttığını bildirdi. Özellikle son yıllarda, iş yeri adlarında yabancı kavramların yanı sıra Türkçe'yle yabancı sözcüklerin, yaratıcılıkmış gibi bir araya getirilerek kullanılmasının üzüntü verici olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Sezer, ''Bizleri üzen bu duruma, yurttaşların duyarlılık göstermesi, gerekirse konuyla ilgili düzenlemelerin yapılması, soruna kısmen de olsa çözüm getirecektir'' dedi. TÜRKÇENİN DOĞRU KULLANIMI NOKTASINDA DUYARLILIK ÇAĞRISI Cumhurbaşkanı Sezer, yazılı, işitsel ve görsel basın-yayın organlarında dilin yanlış kullanımını özendirir nitelikteki yayınların sayıca çokluğu ve kitleleri etkilemesinin de konunun diğer kaygı verici yönünü oluşturduğuna dikkati çekerek, tüm bireylerin, Türkçe'nin doğru ve etkili kullanımı konusunda duyarlı olmasının, yabancı sözcüklerden arınmış konuşma ve yazı dilini yeğlemesinin, birbirini daha doğru anlamak ve iyi tanımak yönünden büyük önem taşıdığına inandığını kaydetti. Türkçe'deki kimi sözcüklerin okunması ve yazılmasındaki yanlışlıkların ortadan kalkması konusunda eğitim kurumlarının önemli rol üstlendiğini ifade eden Sezer, ilköğretimden yüksek öğretime eğitimin tüm kademelerinde dil konusuna özen gösterilmesi ve eğitimcilerin bireylere küçük yaşlardan başlayarak dil bilinci kazandırması gerektiğini vurguladı. ''YURTTAŞLAR, DİLİ SEVEREK, BİLEREK KULLANMAYA ÖZENDİRİLMELİ'' Cumhurbaşkanı Sezer, Türkçe'nin zengin sözcük yapısına karşın, yurttaşların az sayıda sözcük kullanması, bilgi ve sözcük dağarcığını geliştiren en önemli etkinliklerden olan okuma alışkanlığı kazanamamalarının, dilin gelişimini yavaşlattığını belirterek, şunları kaydetti: ''Yurttaşlarımız, yazılı ve sözlü anlatımlarında, zengin deyim, özdeyiş ve atasözlerimizden yararlanmaya, dili severek, bilerek, anlayarak kullanmaya özendirilmelidirler. Dilimizin bilinçle işlendiğinde tüm beklentileri karşılayacak zenginlikte olduğunun ayırtına varılması çok önemlidir. Anadil Türkçe'nin öğrenimini kendiliğinden tamamlanan bir süreç olarak değerlendirmek, dil gelişimini önemli ölçüde engellemektedir. Bu konu yabancı dil öğrenimi gibi yoğun uğraş gerektirmekte, anadilin gelişiminin temelleri doğuştan başlayarak atılmaktadır. Sağlıklı anadil gelişiminin başka uzmanlıkların yolunu açacağı bilinmelidir. Ders kitaplarında, sıklıkla yapılan anlatım, yazım yanlışları ve kimi kavram kargaşaları tümüyle ortadan kaldırılmalı, yanlışların sürdürülmesi önlenmelidir. Bu konuda yönetimlere de önemli görevler düşmektedir. Eğitim ve öğretimin, devlet politikası olması gerektiği hiçbir zaman unutulmamalı, çağdaş düşünceye, kültüre ve sanata saygılı olunmalı, bu değerler gençlere benimsetilmeli ve yaşatılması sağlanmalıdır.'' Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bilimin ve tekniğin artan gereksinimlerini karşılamak için yeni terim ve sözcükler türetilmesinin, dilleri geliştirdiği gibi, bilim insanının düşüncelerinin kapsamını da genişleterek, yaratıcılığını olumlu yönde etkilediğini ifade etti. Sezer, ''Yurttaşlarımızın evrensel kavram ve düşünce biçimlerinden etkilenerek, onları etkileyecek duruma gelmesinin ve kültürümüzün gelişip, dünya kültürüyle bütünleşmesinin ön koşulu, ulusal birliğimizin yapı taşlarından olan dilimizi korumak, zenginleştirmektir'' dedi. TÜRK KÜLTÜRÜNÜN EVRENSEL NİTELİĞİ Türk Kültürünün evrensel niteliğinin ve Türk ulusunun saygınlığının artmasının, Türkçe'nin yaşayan bir dil olarak gelişimini sürdürmesiyle olanaklı olduğunu kaydeden Sezer, toplumların bilgi, kültür ve sanat düzeylerinin, dillerinin ve anlatım olanaklarının gelişimine koşut olduğunun bilinmesi gerektiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Sezer, bir ulusun, ekonomik, siyasal, kültürel bağımsızlığını ve dünyadaki onurlu yerini korumasının, benliğine sahip çıkmasıyla, kendisine güvenmesiyle ve ulusal dilini bir zenginlik olarak yaşatması ve geleceğe taşımasıyla olanaklı olduğunu vurguladı. Türkçe'nin korunarak geliştirilmesi, zenginleştirilerek geleceğe taşınması ve Yüce Atatürk'ün başlattığı dil çalışmalarının amacına ulaşmasını sağlamanın, en önemli görevlerden olduğunu vurgulayan Sezer, ''Türkçe'yi yalın, yabancı kültürlerin kuşatmasından uzak, saygın bir dil konumunda görmek, ulusumuzun özlemidir'' diye konuştu. Sezer, Türk dilinin zenginleştirilmesinde, yazarlardan bilim insanlarına, eğitim kurumlarından basın-yayın organlarına ve yurttaşlara kadar herkese görev düştüğünü ifade ederek, kamuoyunu bilgilendirme görevini yerine getirirken, geniş kitlelere seslenerek, dilin kullanımını ve gelişimini doğrudan etkileyen yazılı, işitsel ve görsel basının da sorumlu bir yaklaşımla, Türkçe'nin doğru kullanımında yönlendirici bir rol üstlenmesi gerektiğini anlattı. TÜRK DİL KURUMU Türk Dil Kurumunun, Cumhuriyetin temel kurumlarından olduğunu kaydeden Sezer, ''Atatürk'ün hedeflediği gibi dilimizin, çağdaş uygarlığın gerektirdiği kavram, sözcük ve terimleri karşılayacak eğitim, kültür, bilim ve sanat dili durumuna getirilmesi konusunda kurulduğu günden bu yana özgün çalışmalar gerçekleştirmiştir'' dedi. Sezer, Türkçe'nin dünyada konuşulan en eski ve köklü diller arasında yer aldığına işaret ederek, Türkçe'nin geniş bir coğrafyada yaygın biçimde kullanıldığını, ortak geçmişi paylaşan kardeş ülke ve topluluklar arasında koparılmayacak güçlü bağlar oluşturduğunu söyledi. Türk Dil Kurumu'nun, yüklendiği sorumluluğun bilinciyle Dil Devrimi'nin başarıyla sürdürülebilmesi için öncü ve örnek olduğunu, topluma yol gösterici hizmetlerde bulunduğunu kaydeden Sezer, ''Atatürk'ün, Türk dilini çağdaş uygarlığın kavram ve değerlerini karşılayacak yetkinliğe eriştirmek amacıyla başlattığı öngörülü girişimlerini, bugün de hayranlıkla anmakta, bundan sonra bu yönde sürdürülecek çalışmalara gönülden destek vermekteyiz'' diye konuştu. Türk Dil Kurumu'nun, görevlerini kuruluş ilke ve amaçları doğrultusunda, önümüzdeki dönemde de başarıyla yerine getireceğinden kuşku duymadıklarını ifade eden Sezer, Türk Dil Kurumu'nun 75. Kuruluş yıl dönümünü kutladı. Törende, Sezer'e TDK'nın kuruluşunun 75. yıl dönümü dolayısıyla PTT tarafından özel olarak hazırlanan zarf ve pul takdim edildi.