ERZURUM gazetesi
Erzincan'ın Kemah ilçesi tarihi Kemah Kalesi'nde 26 kişilik ekibin yaptığı 1. Dönem Kemah Kalesi Kazısı'nda ilk eserler ortaya çıktı.Erzincan'ın Kemah ilçesi tarihi Kemah Kalesi'nde 26 kişilik ekibin yaptığı 1. Dönem Kemah Kalesi Kazısı'nda ilk eserler ortaya çıktı. Kazılarda Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde adı geçen "Bey Camisi" ile 26 adet çeşitli dönemlere ait sikke bulundu.
Erzincan'a 50 kilometre uzaklıktaki Kemah ilçe merkezinin üst kısmında bulunan, dünyanın sayılı doğal kalesinden biri olma özelliğine sahip, yaklaşık 8 bin metrekarelik alana ve 80 metrelik yüksekliğe sahip olan Kemah kalesinde süren 1. Dönem Kemah Kalesi Kazısında sona yaklaşıldı.
26 sikke bulundu
Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun onayı doğrultusunda Kültür Bakanlığı, Erzincan Valiliği ve Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü tarafından yürütülen kazılarda Osmanlı dönemi öncesine ait olduğu tahmin edilen cami yapısı ile 26 adet sikke ortaya çıkarıldı.
YURTTAŞ’IN AÇIKLAMASI
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Kemah Kalesi Kazı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş, yaptığı açıklamada, kazı çalışmalarında 26 adet çeşitli dönemlere ait olduğu tahmin edilen sikkeler bulunduğunu ifade etti.
Sikkelerin temiz olmadığı için hangi döneme ait olduğunun bilinmediğini belirten Yurttaş, şunları kaydetti:"Şu an sikkelerin hangi döneme ait olduğuna ilişkin net bir şey söylemek mümkün değil, fakat içinde temizleyebildiğimiz kadarıyla Bizans dönemi ile Osmanlı dönemine ait sikkeler var. Bir sikkede sekiz kollu bir yıldız beliriyor. Belki o nedenle onunda Mengücekli dönemi veya daha sonraki dönemlere ait olduğunu tahmin ediyoruz. "
Yapılan kazıda ortaya çıkan bir diğer eserin de Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde adı geçen 'Bey Camisi' olduğunu anlatan Yurttaş, "Kalenin içerisinde, girişin hemen Kuzey-Doğu tarafındaki Evliya Çelebi'de 'Bey Cami' olarak ta adlandırılan yapı alanında bir kazı çalışması yaptık. Gerçekten de Evliya Çelebi'nin bahsettiği cami kalıntısını ortaya çıkardık. Ancak caminin duvar malzemesi büyük ölçüde kaybolmuş. Kesme taşlar gitmiş. Ancak ele geçirdiğimiz bazı bezemeli alçı parçaları ve bu çalışma sırasında ele geçen bir takım sikkeler nedeniyle bir ipucunu yakalama yolunda bir hayli mesafe kat edeceğimizi düşünüyorum. Ama kesin bir şey söylemek için şu an erken. Büyük bir ihtimalle Osmanlı öncesi döneme ait bir cami bu yapı" diye konuştu.
Kimliği belirsiz kişiler tarafından cami minaresinin kaplama kesme taşlarının zaman içerisinde tahrip olduğunu belirten Yurttaş, Evliya Çelebi'nin bahsettiği şekilde kale içerisinde tek taş malzemeye sahip olan 3 metre uzunluğunda ve 3 metre genişliğinde ki minarenin de camiye ait olduğunu bildirdi.