Mısır eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin hayatını kaybetmesi üzerine Ankara'da gıyabi cenaze namazı kılındı.
Mısır eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi 17 Haziran'da yargılandığı duruşma sırasında hayatını kaybetti. Mursi'nin hayatını kaybetmesinin ertesi günü Türkiye genelinde selalar okutulurken, Ankara Hacı Bayramı Veli Camisi'nde gıyabi cenaze namazı kılındı. Cenaze namazını öğle namazını müteakip olarak Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırırken, namaza Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç, Başbakan eski Yardımcısı Emrullah İşler ve AK Parti Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu katıldı.
ŞENTOP’UN AÇIKLAMASI
Öğle namazının ardından tekbirler eşliğinde alana gelen vatandaşlar Mursi için omuz omuza saf tuttu. Kılınan gıyabi cenaze namazının ardından konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Yaşadığımız hayatın hepsi şerefli bir şekilde ölmek içindir. Cenabı Hak Muhammed Mursi'ye şerefli bir ölüm nasip etmiştir. Hepimize böyle bir ölüm nasip etmesini Cenabı Hak'tan niyaz ediyorum. Muhammed Mursi, Mısır halkının seçmiş olduğu ilk Cumhurbaşkanıydı. Milletin teveccühüyle, milletin verdiği yetkiyle, anayasadan kaynaklanan bir meşruiyetle, legaliteyle, hukukiyetle seçilmişti. Buna karşı bir darbeyle onu uzaklaştırdılar ve yönetime el koydular. Darbeyle gelenler, daha büyük darbelerle giderler her zaman" ifadelerini kullandı.
İSLAM DÜNYASININ DURUMU
Bütün ihanetlerin kötü olduğunu belirten Şentop, velinimete yapılan ihanetin en kötü, en alçakçası olduğunu anlattı. İslam dünyasının büyük zulümlerle karşı karşıya olduğunu bildiren Şentop, "Her şeyde olduğu gibi bu mağduriyetler ve zulümlerde de bir nisap vardır. O nisabın dolmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.
KALIN’IN DEĞERLENDİRMESİ
Cenaze törenine katılan ve sonrasında Muhammed Mursi'nin hayatını kaybetmesi hakkında değerlendirmelerde bulunana Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Mısır halkı için de, İslam dünyası için de acı bir kayıp. Demokrasi, özgürlük, hukukun üstünlüğü için mücadele vermiş ve halkın oylarıyla işbaşına gelmiş bir Cumhurbaşkanı'nın kanlı bir darbeyle görevden alınması ardından 6 yıldır devam eden bu mahkeme sürecinde en temel insani haklarından dahi mahrum edilen bir Cumhurbaşkanı, maalesef o kötü şartlar içerisinde dün mahkeme esnasında bayılarak hayatını kaybetti" ifadelerini kaydetti.
Mısır halkının özgürlük ve demokrasi için verdiği mücadelenin Mursi üzerinden sembolize edildiğini aktaran Kalın, "Hatırlayalım Rabia olaylarında, Tahrir meydanında ve Mısır'ın farklı yerlerinde darbeye karşı direnen Mısırlılar içerisinde de binlerce kardeşimiz hayatını kaybetti, on binlercesi şu anda hapishanede, ondan daha fazlası da yurt dışına kaçmak zorunda kaldı. Bunun Mısır halkının menfaatine olmadığı ortadadır. Mısır'ın kalkınmasına, gelişmesine, tarihi itibarını, prestijini, etkinliğini yeniden kazanmasına katkı sağlamayacağı ortadadır. Ama bunun kadar hazin olan tabii ki bu darbeyi yapanları destekleyen sözüm ona batılı demokrasiler, bu darbeyi yapan kişiye kırmızı halı açan devletler bunların da herhalde bir muhasebe yapması gerekiyor. Zira biz demokrasiye inanıyorsak demokrasiyle işbaşına gelen insanların da yine sandıkla gitmesi esas olmalı. Ama maalesef Mısır'da bunun aksi bir yol izlendi, bir süreç yaşandı ve darbeyi yapanlar meşru görüldü. Adeta darbe olmamış, bu kadar insan ölmemiş gibi bir oldu bitti ile süreç unutturulmak istendi" diye konuştu.
Muhammed Mursi'nin verdiği mücadele ve şehadetinin sonrasında geri adımın söz konusu olmayacağını söyleyen Kalın, "Mursi verdiği mücadeleyle ve şehadetiyle Mısır halkının da, Arap ve İslam dünyasının da daha fazla özgürlük, daha fazla adalet, daha fazla demokrasi için verdiği mücadeleyi desteklemeye onun bayraktarlığını yapmaya devam edecek, buradan bir geri adım söz konusu olmayacak" diye konuştu.
Sözcü Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da yakinen konuyu takip ettiğini belirtti.
Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamasında kullandığı "Şüphemiz bir kenarda kalmak kaydıyla" ifadesini ve Mısır'da bulunan aile fertleriyle iletişim kurulmasını sorması üzerine konuşan Sözcü Kalın, "Temas kurmak kolay değil Mısır'da bulunan aile mensuplarıyla, çeşitli insan hakları örgütleri, Müslüman Kardeşler Örgütü'nün mensupları da bu konuda açıklamalar yaptılar. Olay çok yeni ama mutlaka bir otopsi raporu gibi bir şeyin ortaya çıkması gerekiyor. Ne şekilde, hangi şartlarda vefat etti? Ölüm nedeni nedir tam olarak? Bununla ilgili insan hakları örgütlerinin de çağrıları oldu. Biz de takipçisi olacağız" ifadelerini aktardı.
Mursi'nin ölümünün sonrasında sokak olaylarının beklenip beklenmeyeceği ve bunun Arap dünyasında nasıl karşılanacağı sorusuna cevap veren Kalın, "Tabi, göreceğiz. Olay daha çok sıcak, temelde, demokratik meşru kurallar çerçevesinde özgürlük, demokrasi, adalet mücadelesi bir şekilde devam edecek ve eninde sonunda zalimler değil, haklı olanlar kazanacaktır" dedi.
Mısır eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, 2012 yılında halk oylamasıyla göreve gelip, darbeyle iktidardan indirildiği 2013 yılından bu yana tutuklu bulunuyordu. Muhammed Mursi, 'casusluk' iddiasıyla yargılandığı davanın duruşması sırasında 67 yaşında hayatını kaybetti. Mısırlı yetkililer, Mursi'nin kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini açıkladı ancak, uluslararası kamuoyu tarafsız soruşturma çağrısı yaptı.