Başbakan Ahmet Davutoğlu, savunma sanayiinde yerli üretime ağırlık vereceklerini belirterek, "Bugün ele aldığımız projeler bağlamında toplamda 5,9 milyar dolarlık yeni projelere onay verdik. Bunun 4,5 milyar doları yerli üretim şeklinde gerçekleşecek" dedi.
Davutoğlu, Savunma Sanayii Müsteşarlığında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Komitesi Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, Türkiye'nin etrafındaki güvenlik risklerinin artması ve ülke içinde de terör tehdidinin yeni bir boyut kazanması sebebiyle Savunma Sanayii İcra Komitesi'nin özel bir önem taşıdığını söyledi.
DEĞİŞEN GÜVENLİK RİSKLERİ
Bu çerçevede birçok projenin gözden geçirildiğini dile getiren Davutoğlu, yeni bazı kararların alındığını aktardı. "Değişen güvenlik riskleri ve tehdit tanımlamaları çerçevesinde savunma sanayisi yapılanmasını, yeni bir stratejik zeminde ele almaya karar verdik" diyen Davutoğlu, Savunma Sanayii İcra Komitesi'nin gerekli hazırlıkları tamamlayarak nisan-mayıs ayları gibi Savunma Sanayii Koordinasyon Kurulu'nu toplamayı planladıklarını ifade etti.
SAVUNMA SANAYİİ ŞURASI
Burada ele alınacak perspektif çerçevesinde konuyu, uzmanlarıyla da değerlendirmek üzere kademeli toplantılar gerçekleştirileceğini vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:"Tekrar bu konu eylül-ağustos ayları gibi Savunma Sanayii Koordinasyon Kurulu ve İcra Komitesi'nde ele alındıktan sonra bir Savunma Sanayii Şurası, yıl sonuna doğru tertiplemeyi düşünüyoruz. Böylece kademeli bir şekilde bütün paydaşların devreye girdiği, savunma sanayinde öncü, özel sektörün de devreye girdiği, Türkiye'nin savunma sanayinin millileşmesi ve bu konuda dışarıya olan bağımlılığın azaltılması için alınacak tedbirlerin göz önüne alındığı, yeni bir yapılanmaya geçmeyi planlıyoruz. Bu çerçevede de yeni bir siyasi, askeri konsept geliştirerek önümüzdeki dönemde, önümüzdeki on yıllar içinde, cumhuriyetimizin, devletimizin korunması bekası, milletimizin huzur ve güvenliği için alınması gereken tedbirleri geniş bir perspektifte ele alacağız."
YERLİ ÜRETİME AĞIRLIK VERECEĞİZ
Başbakan Davutoğlu, bu çerçevede, "çift kanatlı" bir yolun takip edileceğini belirterek, "Bir taraftan acil ihtiyaçları göz önüne alarak, tedarik imkanları çerçevesinde alımları sürdüreceğiz, diğer taraftan da orta ve uzun vadede savunma sanayinde millileşmenin oranını artıracak, yerli üretime ağırlık vereceğiz. Böylece acil ihtiyaçları karşılarken, orta ve uzun vadede yerli ve milli savunma sanayinin gelişmesini de göz önünde bulunduracağız. Bugün ele aldığımız projeler bağlamında toplamda 5,9 milyar dolarlık yeni projelere onay verdik. Bunun 4,5 milyar doları yerli üretim şeklinde, yerli ekonominin üretimi şeklinde gerçekleşecek. Bu da tabii genelde de sanayimizin üretim artışına önemli katkı sağlayacak. Bugünlerde yayınlanan sanayi üretim rakamları da bizi gerçekten teşvik edici bir sonuç doğurdu" diye konuştu.
Ayrıca 12 milyar dolarlık sözleşmesi tamamlanan ya da planlanan projeyi de devreye soktuklarına dikkati çeken Davutoğlu, şunları kaydetti:"Bir güzel haber de 2016'nın ilk iki ayı içinde savunma sanayi ihracatımız yüzde 35 arttı. Geçen toplantılardan bugüne intikal eden iki önemli yeni gelişmeyi, gerçekleşen hususlar olarak paylaşmak isterim. Milli piyade tüfeği üretimimizi hedeflemiştik, bugün bana da prototip üretimi anlamında, seri üretime geçmek üzere takdim edildi. Ben önümüzdeki dönemde de bu yıl içinde de seri üretime geçecek, bu konuda emek veren bütün mühendislerimize, silahlı kuvvetleri mensuplarımıza, Savunma Sanayii Müsteşarlığı'na da teşekkür ediyorum. Çok önce gerçekleşmesi gereken bir hedefti. Yine kararlı bir şekilde bunu takip ettik ve iktidarlarımız döneminde, 2009'da alınan bir kararın bugün uygulanması mümkün olmuş oldu. Terörle mücadele ve çevre ülkelerdeki istikrarsızlıklar bağlamında çok önemli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkan akıllı mühimmat üretimi, konusunda da çok önemli mesafeler alındı. Bunun artık Türkiye'de üretilmesi gerçekleşmiş oldu."
MÜŞTEREK SAVAŞ UÇAĞI ÜRETİMİ
Toplantıda ele alınan konularla ilgili bilgi veren Davutoğlu, ele alınan projelerden Müşterek Savaş Uçağı üretimiyle ilgili gelişmeleri gözden geçirdiklerini söyledi.
Hava savunma sistemini milli proje olarak geliştirme kararı aldıklarını anımsatan Davutoğlu, "Bu konudaki son atılan adımlar ve paydaşlarla yapılan görüşmeler hakkında bilgi aldık. Bu proje aksamadan, herhangi bir kesintiye uğramadan devam edecektir. Bizim için hayati, varoluşsal bir proje olarak her zaman gündemimizde olacak" diye konuştu.
"ATAK helikopterlerinin özellikle motorlarının tümüyle millileşmesi konusunda çok önemli bir projeyi devreye sokuyoruz" bilgisini paylaşan Davutoğlu, şunları kaydetti:"Yine İHA'ların, hatırlayacaksınız diğer müttefik ülkelerden silahlı predatör almak için yıllardır uğraşıyoruz. Silahlı İHA yapımı konusunda önemli bir aşamaya gelindi. Elektronik harp sistemi bağlamında, yine son derece önemli aşamalar kat edildi. Bunları arkadaşlarımızdan dinlemekten büyük mutluluk ve gurur duydum. Türkiye'nin bağımsızlığının, özgürlüğünün, istikbalinin en önemli garantisi milli savunma sanayisine sahip olmasıdır. İlan ettiğimiz her proje yakından takip edilecek. Bu çerçevede atılması gereken adımlar atılacak."
Toplantının özel bir gündeminin de 23 Temmuz'dan beri devam den terörle mücadele bağlamında sınır içinde ve sınır ötesinde yapılan operasyonlarla ilgili ihtiyaçlar olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Bu bağlamda önemli kararlar aldık, ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğümüz, MİT, Kara Kuvvetleri Komutanlığımız, Jandarma Genel Komutanlığımızın ihtiyaçlarının hiç kesintisiz ve hiç aksamadan sağlanması için gerekli talimatlar verildi. Bu konuda herhangi bir kaynak sıkıntısı yoktur" dedi.
17 ATAK HELİKOPTERİ DEVREYE GİRECEK
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 10 ATAK helikopterinin teslimatının geçen yıl yapıldığını anımsatarak, şöyle devam etti:"Şimdi 17 ATAK helikopteri devreye girecek. Terörle mücadelede ihtiyaç hissedilen diğer zırhlı araçları, tek tek ihtiyaç kalemlerini göz önüne alarak değerlendirdik. Hepsi hiçbir gecikmeye mahal olmaksızın karşılanacak. Özellikle şehirlerimizin, ilçelerimizin bu barikatlardan, mayınlardan temizlenmesi esnasında ihtiyaç hissedilen zırhlı araçlara da özel önem vereceğiz. İHA'ların sayılarının artması, teknolojilerinin geliştirilmesi anlamında da önemli mesafe kat edildi. İHA, bu terörle mücadelede ciddi katkılar sağlayan bir enstrüman. O bakımdan, İHA'ların daha da geliştirilmesi için yine memnun oldum. İHA'ların şu anki teknolojik donanımında artık yabancı herhangi bir desteğe ihtiyacımız yok. Bu önemli bir gelişme. Mayın tespit ve imha edilmesi konusunda yine gerekli teçhizat alımı, tedariki ve üretimi konusunda da değerlendirmeler yaptık."
TERÖRLE MÜCADELE BAĞLAMINDA OLAN İHTİYAÇLAR GÖZDEN GEÇİRİLDİ
MOBESE sistemlerinin yaygınlaşması ve teknik bir şekilde kullanılması konusunda da önemli kararlar aldıklarını bildiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Gördüğünüz gibi dışarından gelebilecek tehditle ilgili olarak acil alınması gereken tedbirler var, bunlarla ilgili tedarik yöntemi başta olmak üzere gerekli adımlar atıldı. İkincisi, sınır içi ve ötesinde süren terörle mücadele bağlamında olan ihtiyaçlar gözden geçirildi. Hiçbir teçhizat eksikliği olmaksızın bunlar karşılanacak. Üçüncüsü, savunma sanayisinin millileşmesi ve tümüyle yerli bir niteliğe mümkün olduğunca ulaşılabilmesi için yeni bir savunma sanayi konseptinin ve stratejisinin geliştirilmesi için gerekli adımlar atıldı. Türkiye kendi geleceğini teminat altına alacak savunma sanayinin altyapısına mutlaka kavuşacak."
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, Bölgesel Yolcu Uçağı Projesi'ne ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi:"Bölgesel Yolcu Uçağı Projesi, biliyorsunuz geçen sene ilan ettiğimiz sivil ve askeri kullanım anlamında Türkiye'nin kapasitesini artıracak bir proje. Bunun yerli üretimi hem belli menzillerde sivil uçuşları kolaylaştıracak ama aynı şekilde askeri amaçla da kullanılabilecek şekilde imkan sağlayacak. Bu konuda Türkiye'nin kapasitesini artıracak proje. Askeri amaçlı da kullanacak şekilde bir imkan sağlayacak. Bu konuda toplantıda son gelinen aşama hakkında Savunma Sanayi Müsteşarımızdan bilgi aldık. İlgili şirketlerle de görüşülüyor. Projede herhangi bir aksama yok. En uygun yöntemle bu projenin devamı için gerekli tedbirler alınıyor."
HDP'LİLERİN DOKUNULMAZLIK DOSYALARININ MECLİS'E SUNULMASI
Başbakan Davutoğlu, HDP'li 5 milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin Başbakanlık tezkeresinin Meclise sunulduğu hatırlatılarak, "Daha önce de fezlekeler sıkça gündeme getirilmişti ve hep dönem sonuna bırakılıyordu ama bu defa farklı bir kararlılık sezinliyoruz. Sizce sonuna kadar gidilecek mi bu sürecin ve bu süreç, sonuna kadar gidilecekse kriter ne olacak, kaç milletvekili bu işin içerisinde olacak?" şeklindeki soruya şu cevabı verdi:
"Daha önce de birçok vesileyle zikrettim, kürsü dokunulmazlığı demokrasinin olmazsa olmaz şartlarındandır ve Meclis kürsüsünde herkes fikrini açıkça ifade etme özgürlüğüne sahiptir ama bu kürsü, dokunulmazlığı istismar edilerek maşeri vicdanı, toplumumuzun temel değerlerini ve özellikle son dönemde terörle verilen mücadelede ortaya çıkan ortak vicdanı rahatsız eden ve teröristleri kutsayan, yapılan eylemleri mazur gören, 29 canımızı kaybettiğimiz bir saldırıdan sonra dahi bu tavrını sürdürenlerin tutumlarının dokunulmazlık içinde değerlendirilmesi mümkün değil. Bu çerçevede istişarelerimizi de sürdürüyoruz, Meclis Başkanımız ile de bu konuyu görüşeceğim ve bazı temaslarımız da olacak.
Önemli olan, Türkiye'de belli ilkelerin, belli değerlerin demokratik değerler olarak yerleşmesi. Hepimiz demokratik özgürlük alanlarını kullanma konusunda hiçbir sınır görmemeliyiz, kabul etmemeliyiz ama hepimiz demokrasinin de içinde yaşayacağı güvenlik ve huzur ortamının sağlanması, kamu düzeninin sağlanması ve terörle mücadele konusunda ortak bir tavırda buluşmalıyız. Ayrıca diğer partilerin tutumlarını da bu anlamda açık ve net görmek istiyorum, bunları değerlendireceğiz. AK Parti olarak kurullarımızda da gözden geçireceğiz ama öncelikle de Meclis Başkanımızla bu çerçevede bir görüşme yapmayı planlıyorum."